ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sarayburnu'na demirleyen nato gemileri
-
"uzun yıllar sonra nato ve batı ile olan ilişkilerimizin düzelmesi"
bir kahkaha attiktan sonra yazarin entrylerine bir goz attim.
(bkz: #56670632) tayyip icin "dünya'nın en güçlü siyasi lideri." seklinde yazmis.
boyle de bir nesil var amk. daha dun pikacu izlerken bugun dunya, siyaset falan konularina kafa yormaya baslamis.
türk gencinin ömrünü mahveden üç şey
-
1. am
2. gam
3. zam
yaya geçidinin türkler için anlamı
-
otomobil surucusu olarak benim icin sudur: ne zaman yayanin gecmesi icin dursam arkamdan gelenlerin aldirmayip gazlayacagi ve yol verdigim yayayi ezebilecegi bir yerdir yaya gecidi. sirf bu yuzden cogu zaman yayaya yol vermiyorum. turkiye'de yaya gecidinde duran surucunun etrafinda kaza riski cok yuksektir. bunu hayatta kalmak icin mutlaka ogrenilmesi gereken bir gercek haline getiren zihniyete sicayim.
üsküdar'a giderken
-
son zamanlarda izlenilen en keyifli dizi. belli ki herkesin anlaması gibi bir düşünce içine girilmemiş. dolayısıyla yardıran bir reyting beklentisi de önceden hedef olarak koyulmamış olsa gerek. çok güldüm. çok gülen bir sürü insan olduğuna da eminim. bir de hiç gülmeyen ve bir bok anlamayan bir kesim var. o da dizinin kesiminden dolayı. öyle kesilmiş yani...
münevver karabulut
-
böyle saf, sürekli gülen çocuklar olur ya, münevver öyleydi işte. suratından gülücük eksik olmazdı.
tanıyan tanımayan herkes melek diyor ya hani, gerçekten melek gibiydi. bir tövbe tövbeee demesi vardı, sırf onu söyletmek için sınıfta saçma saçma şeyler söylerdim. he bir de sürekli saçlarıyla oynardı, bir parmağı sürekli saçlarının uçlarındaydı. elleri de minicikti. sonra hadi fal bakalım diye tuttururdu, meraklı melahat derler ya münü'ye uygun bir lakaptı bence. konuşmaya başlayınca yanaklarını sıkası gelirdi insanın. böyle bıcır bıcır... bir gün sınıfa elimde browni falan girdim sırada oturuyordu, pislik yapayım dedim. gittim yanına bak münü şimdi ne yapcam dedim, baktı, browniden koca bir parça ısırdım çiğnedim, o da meraklı gözlerle bakıyor, sonra açtım ağzımı ööö diye, bir ıyy diyerek kaçışı vardı kopmuştuk sınıftakilerle.
o kadar iyi niyetliydi ki, herkesi kendi gibi sanardı. kuşummm kuşumm diye ortalıklarda gezinirdi. parça parça bunları hatırlayıp, onu düşününce bir gülümseme yerleşiyor suratıma. unutmuyor insan sesini, gülüşünü. keşke diyoruz ama...
okuldaki son günü de dün gibi düşününce.
doğum günü için yer ayarlamaya gideceklerdi onunla birlikte. yine o parlak sarı ugg'larını giymişti. çok dalga geçerdim o ayakkabısıyla da. o gün geldi kuşum dedi sence pantolonumu ugg'ların içine sokayım mı yoksa üstünde mi kalsın. bende dalga geçtim yine kızım o ne ayakkabı ya çıkar bence komple diye. ya söyle hadi dedi. söyledim. meğer son kez dalga geçmişim münü'yle. hayatında ilk kez, sevgilisi dediği adamla doğum günü için yer ayarlamaya gidecekti. içi içine sığmıyordu, mutluydu, nişantaşında olacak, bir yer var diyip duruyordu. sürekli sırıtıyordu. sonra ders bitti. okuldan çıktık. o çıkışta bekliyordu, taksi geldi, binip gitti...
insanın aklının alamayacağı şeyler vardır ya hani, bu da onlar biri. böyle bir insana, böyle bir kader mi diyim ne diyeyim bilemiyorum... ama bildiğim tek bir şey var, onu tanıyan biri kesinlikle onu unutmayacak. hep gülücükleriyle hatırlayacak.
140 journos'un osmanlı torunu videosu
kadınların erkekte test ettiği şeyler
-
net öfkesini test ederim.
bir adam sinirliyken bile terbiyeliyse ailesi iyi eğitmiş demektir.
alınır.
geri kalan kriterler nasıl olsa halledilir.
her iki taraf için de geçerli bu.
edit: alındı.
mansur yavaş'ın rte'yi havalimanında karşılaması
-
orada ankara büyükşehir belediye başkanı olarak türkiye cumhuriyeti'nin en yetkili kişisini karşılamak amacıyla bulunmaktadır, sıkıntı yoktur. bundan sonrası siyaset değil hizmet amaçlı olacaktır. çünkü ankara halkını temsil ediyor.
daha 24 saat bile geçmedi başkan olalı hemen art niyetli olmayın.
moda'da bilgisayar bulan iki gence sesleniyoruz
-
"calmak" yerine "bulan" diyerek zarafetini konusturan yazar, kalbimi erittin. umarim bilgisayarini alan genc size ulasir.
canlı köpekbalığını yemek için dilimleyen insanlar
-
videonun çekildiği yer çin, video tagleri "china, chinese, fish, chop". yani japonların bundan haberi bile yok muhtemelen.
benim sorularım var:
1. okuma zorluğu mu var?
2. çin ve japonyayı aynı yer zannedecek kadar cahil misin?
3. alakasız bir konu ile bir savaştaki katliamı karşılaştıracak kadar gerizekalı mısın?
30 aralık 2017 evde alkol üretimine düzenleme
-
"evinde alkol üretenden zibilyon tane vergi alamadığımız için, insanları zorla sahte alkole iterek çeşitli sağlık sorunları yaşamasını istiyoruz" demenin farklı yolu.
sevgili edinme konusunda hiçbir şey yapmayan insan
-
işitme cihazı kullanan biri olarak kızların bu sıçtığım cihazı gördükten sonraki tavırlarından farkı sezinlediğim için uzun zaman oldu uğraşmıyorum..