hesabın var mı? giriş yap

  • alenen ve göstere göstere sınav sisteminin içine torpil ve ayrımcılık yerleştirilirken, hala bu yeni sistemi oldukça "güvenilir" ve "emeğinin karşılığını sonunda alabileceği güzel bir sistem" olarak gören mallar, allah'a olan inancımı arttırıyor.

    gerçekten abi, bu kadar büyük bir beyinsizlik, böylesine bir gerizekalılık, bu muazzam aptallık kendi kendine oluşmuş olamaz.

  • başlık: cuma namazında hoca yine tek forvet

    entry: kadrolar açıklanmış. kendi camimizde bile böyle defansif bi anlayışla nereye kadar gideriz bilmiyorum. hoca ileride yalnız kalıyor. orta saha ve defansta gereksiz bir kalabalık var.

    sadece başlığa bakarak bile dakikalarca güldüm.

  • ölmek bu kadar basit olmamalı ya. aracının gerekli bakımlarını düzenli olarak yaptırmayan bir denyo yüzünden ölüyorsun ve bu herif tek taksirle öldürmekten yargılanıyor. sadece kendisi ölmesi gerekirken, inatla aracı sağa kırmıyor ve arabaların üzerinden geçip gidiyor. belki bi sevdiğini ziyarete gidiyorsun o sırada ya da bir yere yetişmeye çalışıyorsun. aklından geçer mi bir vasıfsız tırcının arkandan gelip seni iki büklüm edeceği? hadi genetik faktörler yüzünden ölürsün, kötü alışlanlıklar yüzünden ölürsün, kendin ölmek istersin ölürsün ama bu nedir ya.

    bilmiyorum böyle pisi pisine ölümler bana gerçek gibi gelmiyor. maganda kurşunu, böyle trafik kazaları, bi ruh hastası tarafından bıçaklanmak ya da vurulmak.. bilmiyorum bu gibi durumlarda sanki yeniden spawn olacağız da, town olarak da dünyaya ilk geldiğimiz yerde tekrar belireceğiz gibi hissediyorum. ama hayatın ta kendisi işte bu pisi pisine ölümler.

    bir yolda, köşe başında beklerken bir tırcı gelip sizi biçiyor. harbiden çok kötü bir son. eminim ki bu tır araç muayenesi denen garabetten sorunsuz olarak geçmiştir.

  • abi asil bati'da cok kotu usa farkli mi canim tayfasi gelmis midir bakayim dedim: tabii ki gelmis.

    lan oglum sizin beyniniz nasil boylesine yikandi? ne aynisi ne boylesi. tabii ki bati'da da sorunlar var, her sey mukemmel degil ama bunla nasil karsilastiriyorsunuz? lan tuttugunu goturuyor anlamadan dinlemeden, siz nasil bir davarsiniz birader? fasist oglum bu adamlar, neyini gormuyorsunuz?

    ha bati cok kotu, her seyin en kotusu batida. zaten polis almadi onlari aslinda bu yoldaslara birer salep ismarlayip birakacak. havalar soguk. yoksa guclu ve sanli rusya'da yanlis bir sey olmaz.

    hayir bir de bu davarlarin icinde kendini anti-erdoganci ilan edenler de var. bati dusmanligiyla davarlik arasindaki cizgi tamamen kaybolmus turkiye'de. herkes perincek tornasindan gecmis. keske bati dusmani kalsalarmis ama yok. sagcisi solcusu davar olmus, eli kanli fasitlerin kopegi olmus.

  • türkiye'de büyücüler varmış da bir zamanlar bunları toplayıp idam etmişler gibi historic bir şey sandım ilk okuduğumda, ya da komikli şakalı harry potter göndermeli bir şeyler bekledim. başlığa girince kanım dondu.

    gündemde yer alması ve ciddi yaptırımlarla komple engellenmesi gereken bir durum.

    edit:

    türkiye'de ki büyücü katliamı/#117457061 entry'niz türkiye'deki büyücü katliamı başlığına taşındı
    -yok, hala olmadı

    türkiye'deki büyücü katliamı/#117457061 entry'niz türkiye'deki büyücülerin yaptığı katliam başlığına taşındı
    -sonunda *

  • "orakl"ların yaşadıkları veya geçerli oldukları dönem mö 700 ile ms 300 arasındaydı. sözcüğün üç anlamı vardır ya da üç şeyi tanımlar; birinci anlamda "orakl" tanrıların konuştuğu kişidir, ikinci anlamda geçerli yani güncel olan tapınak veya çekinilen, saygı duyulan tanrıdır, üçüncü anlamda ise tanrı tarafından kahin aracılığı ile verilen cevaptır. batı anadolu'nun yani iyonya'nın bağrında bulunan söke yakınlarındaki didim apollo tapınağı 1700 öncesine kadar yaklaşık ikibin yıllık bir "orakl" merkeziydi. antik dünya'dan günümüze gelen bu baş döndürücü tapınak, geçmişe terk ettiğimiz ve unuttuğumuz görkemin ve de gizemin muhteşem bir örneği olarak gözlerimizin önünde hala durmaktadır.

  • bir kadinin omru boyunca karsilasabilecegi en buyuk hesaplasmalardan biridir muhtemelen kendisini istemeyen bir adamin aslinda iyi biri oldugunu kabullenmek.

    asik oldugu erkegin hicbir zaman kendisini istememis oldugunu ya da artik istemedigini ogrenen kadinin kabullenme sureci uzundur. elisabeth kubler-ross'un tanimladigi 5 stages of grief yani sevdigini kaybeden insanin gectigi 5 asamanin tamamini gecer kadin. yani

    - inkar* --> "olamaz boyle bir sey. o beni hala seviyor. benden vazgecemez."
    - ofke* --> "allaan salaa! ben fazlaydim ona. cok fazlaydim. degerimi bilemedi."
    - pazarlik* --> "belki de yeterince anlayisli olamadim ona. daha anlayisli olacagimi soylesem kesinlikle yeniden beni ister."
    - depresyon* --> "ben onsuz ne yaparim?"
    - kabul* --> "ne yapalim. beni sevmiyor."

    bu asamalarin bazen bir ikisini atlar kadin. ya da bazi asamalari hizlica gecer. bu asamalarin hangi hizda gecilecegi, kaybedilenin yoklugunun ne kadar belirgin olduguyla baglantilidir genelde. nihayetinde bittigini, adamin onu istemedigini kabul eder.

    adamla kadinin karsilasmalari ya da kadinla adamin cevresinin karsilasmalari mumkun degilse, kadin artik pacayi kurtarmistir. mutlu mesut devam edebilir hayatina. arada hatirlayip uzulse de daha fazla hirpalanmaz artik. adam hakkinda kafa yormaz, kendini suclamaz, adami suclamaz. oldu da bitti masallah...

    butun bu asamalari gecip rahata kavustuktan sonra bazen hayat kadini rahat birakmaz.

    bir gun bir arkadasi ile bir cafede oturup kahve icerken, yanindaki arkadasinin bir arkadasi gelir masaya mesela. laf doner dolanir adama gelir. kadinin adamin tanidigini bilmeksizin bu arkadasin arkadasi adamdan bahsetmeye baslar. ne kadar iyi kalpli, ne kadar sevecen, ne kadar duygusal,... oldugundan. adamla yasadiklari guzel anilardan ornekler verir ustune. kadin susar.

    bir kac gun sonra baska bir ortamda yine kadinin adamla yasadigi maceradan habersiz insanlar adamin bahsini acar. yine o mukemmel adam, yine o dunya sekeri, dunya zekisi, dunya yeteneklisi, dunya duygusali adam... kadin yine susar.

    kadin, kendisini uzen, kendisinin kalbini paramparca eden adamin aslinda kendisini taniyanlarin bahsetmekten hoslandiklari o mukemmel adam oldugunu duydukca daha da uzulur.

    herkese karsi anlayisli, herkese karsi vicdanli, herkese karsi yardimsever olan adamin dunyada canini yaktigi, uzdugu, kirdigi tek insanin kendisi oldugunun ayirdina varir sonunda. diger insanlardan ne eksigi oldugunu dusunur. dusunur de bulamaz. herkes dr. jeckyll ile karsilasmistir da mr. hyde'la karsilasmis tek insan kendisidir yeryuzunde.

    kendisine yasattigi onca acidan sonra onun aslinda "iyi" biri oldugunu kabullenmesi gerekir. o bes asamadan bir tur daha gecer. ama bu sefer kaybettigi adam degildir aslinda da kendine olan guvenidir. nihayetinde yasadiklarinin ana fikrini bulur, ki bu da cogu zaman "ben sevilecek kadin degilim." olur.

    not: bu entryye katkilarindan dolayi alright isimli sarkisi icin zap mama'ya, i'm a fool to want you yorumu icin lisa ekdahl'a, yazarken ictigim bir paket parliament sigarasini philip morris products s.a.'nin verdigi lisans kapsaminda ureten philsa as'ye ve tabii ki adama* tesekkuru borc bilirim.

  • kayıp yazar olduğum günlerde, tuvalette oturmuş çamaşır makinesinin üzerindeki orkid paketinin üzerindeki yazıları okurken aklıma geldi.

    prehistorik dönem kadınlarının regl çilesi, insanları hayatlarından soğutan çok beter bir şey olmalı. isa'nın çilesinden eski, kanlı, sancılı ve zorlu bir süreç... bu çile, doğal seleksiyonun insan ırkını mükemmelleştirmesi için de bir adımdır bence.

    düşünsene, mağaralarda yaşıyorsun... hijyenik ped diye bir olay yok. onu geçtim hijyenik hiçbişey yok zaten. mikrop kapmaya müsaitsin. kan kokuyorsun, vahşi hayvanları bulunduğun bölgeye çekiyorsun...

    hadi hepsini geçtim... majezik yok lan!!! majezik olmadan olur mu? olmaz! çikolata yok, sıcak su torbası yok...

    iyi ki bu dönemde doğmuşum.

  • tam olarak neler oluyor bilmek zor. mecbur kullanıyoruz işte.

    silip bip'e geçen arkadaşlar vardı. oraya yazacağınıza cimer'e yazın direkt. daha az kişi görür.