hesabın var mı? giriş yap

  • kısa vadede doğru, uzun vadede yanlış çıkarım.

    (bkz: doğal kaynakların laneti)
    (bkz: resource curse)

    petrolün her şey olduğu bir dünyada* tüm petrol zengini ülkelerin kalkınmış memleketler olması gerekirken neredeyse hepsi dibe vurmuş durumda. çoğunda iyi kötü bir demokrasi geleneği yok, kurumları işlemiyor, ekonomileri iflas halinde ve toplumsal yaşamları iç savaşlarla devam ediyor. neden böyle oldu?

    tam da petrolün her şey olmasından dolayı. bu ülkelerin sadece petrol satarak kazandıkları para, ülkelerindeki her şeyi çekip çevirmek için yeter hatta artar durumdaydı. haliyle ikinci bir iş kolu yaratıp başka bir konuda comparative advantage kazanma çabasına girişmediler. petrolü olmayan ülkeler hem tarım, hem endüstri hem de hizmet sektöründe ilerleme sağlamak için plan üstüne plan, reform üstüne reform yaparken bu ülkeler petrolden gelen parayı yeterli gördüler.

    üstüne, petrolün geliriyle devasa refah sistemleri* kurdular. elektrik, su, ulaşım, barınma gibi birçok alanı bedava hale getirdikleri yetmedi, üstüne vatandaşlarına maaş bağladılar. millet çalışma isteğini kaybedince komşu devletlerden işçi getirdiler. petrolü olmayan ülkelerde insanlar hırsla çalışmak, rekabete girişmek ve daha fazlası için yatırım yapmak zorunda kalırken bu ülkelerin insanları petrolden gelen parayla yan gelip yattılar.

    sonuçta ne elde ettiler? gelişmemiş bir ekonomi, memnuniyetsiz ve kalabalık bir yabancı işçi ordusu, üretmesini bilmeyen tembel bir ulus ve dağıttıkları parayla bu ulusun rızasını satın alan yozlaşmış diktatörler/krallar.

    dış görünüş de petrol gibi her kapıyı açan bir doğal kaynak, değil mi? doğuştan gelen avantajların uzun vadede nasıl dezavantaja dönüşebileceğine bir de buradan bakın.

  • benim gibi kurumsal firmada çalışanlar ve devlet memurlarının tuzu kuru, maaşlarımızı çatır çatır alacağız. özel sektörde çalışıp patronun insafına kalanların ne halleri varsa görsün, sunta kemirsin denmiştir.

  • bir kaç gün içerisinde karakola giderek ilk adımını atmayı planladığım kampanyadır.

    şöyle diyeceğim:

    "karakolunuzun görev alanında bulunan mahallede ikamet etmekteyim. bir kaç gündür gece 2-3 sularında ellerine davul almış motosikletli ve kamyonetli şahıslar bu davulları çalmak suretiyle mahallede dolaşmakta ve huzur ve sükunumu ihlal etmektedirler. bu şahısların tespit edilerek haklarında kabahatler kanunu, çevre kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca adlı işlem yapılmasın talep ederim".

    peşin not: anne-babamın da doğruladığı üzere ilk orucumu 6 yaşında tuttum. son 20 yıldır zaruret hali hariç bir ramazan orucunu bile kaçırmadım. hatta teravih namazını hatimli kıldıran camiler'in müdavimiyim. şuan size oruçlu olarak sesleniyorum.

    gelin özeleştiri yapalım. oruç tutmayanlara "inanmıyorsun bari saygı duy" demek kolay. senin oruç tutmayanlara saygın var mı? hatta oruç tutanlara saygın var mı? gecenin vaktinde istisnasız herkesi rahatsız ediyorlar ve buna karşı çıkmayı bırak, destek oluyorsun. çocuğu olan var, hastası olan var. benim gibi yemeğini yeyip yatan, sahura kalkmak istemeyen var. nasıl bir hoşgörü dini bu? gerçek islam bu değil. vallahi de billahi de bu değil. bak bu sefer gerçekten de değil.

    bu zulümdür, eziyettir, dinde yeri yoktur. ve ben inanıyorum ki allah bunun hesabını hepimizden soracaktır. buna bir son verilsin; oruç tutan müslümanlar tarafından.

  • ne zaman uyuduğu belli olmayan biyonik bakkaldır.

    20 seneden beri gözlemlerim.

    bir fiil, 365 gün bu şekilde çalışır.

    arasıra, bazı bazı, oturdğu yerde uyukladığını gördüysemde, biri içeri girer girmez doğrulur.

    ulan ben kafayı yicem, beni uykususuz bıraktı. sabah kalkıyorum bunun için bakıyorum. orada akşam uzatıyorum kafamı, bazı zaman 3'leri buluyor kapatması.

    bir insan günde 2.5 saat uykuyla 20 seneden beri yaşar mı?

    enyştayn mı bu amk.?

    2 tane çocuğu var bide. ne ara o çocukları yaptı anlamış değilim.

    edit; bir fiil değil bilfiilimiş..

    yeter ulan debe editi; anladık bir fiil deil. siz büyük resme bakın? kimden ulan bu çocuklar?

    debe editi; hepbirlikte bir fiil bi el atalım

    (bkz: taşlıdere ilköğretim okulu yardım kampanyası)

  • onlarca kişinin öldüğü trafik kazalarında bile firma ismini sansürleyen, en ufak bir ipucu vermeyen malum medyanın bu olayda sergilediği ekstra afişe çabası akıl sahipleri için ibretlerle doludur.

  • bundan 20 yıl önce bunun gibi yaratıklar alenen öğrenci dövebiliyorlardı. öfke kontrol sorunun varsa sktir git başka iş yap.

  • manyaklık..bu konuda en iyi sözü arthur schopenhauer 200 sene önce söylemiştir : "dünya, 15 yaşından küçük çocuklara din dersi vermeyecek kadar dürüst olursa, belki o zaman ona umut besleyebiliriz."