hesabın var mı? giriş yap

  • ince bağırsağın fırçamsı kenarında bulunan laktaz enzimi insandaki en hassas enzimlerden biridir, kısa süreli malnütrisyon durumlarında ve orta süreli ishallerden sonra bile geçici süreliğine kaybolabilir. çaresi düşük başlayıp artan miktarlarda laktoz alarak hücreleri bu enzimi üretmeye zorlamaktır.

    eğer bağırsak bu enzime ihtiyacı olmadığını farkederse üretmez. yani diyetinizden gereksiz yere laktozu çıkartırsanız ileride sindirme kabiliyetinizi köreltir.

    tabi bu yazdıklarım tamamen sağlıklı bireyler için geçerli. genetik yapınız laktaz enzimi üretemiyorsa yapacak bir şey yok. o zaman mantıklı olan diyetinizden laktozu çıkartmaktır.

  • istanbul'daki bir devlet üniversitesinin fen edebiyat fakültesindeki bir bölümde 2. sınıf öğrencisi olan bir arkadaşım var. çok güzel bir kız. hani şanslı genlerle doğmuş olanlardan. ingilizcesi orta, bilgisayar bilgisi word, powerpoint, excel den ibaret onlar da orta. kendisi şu an çok ünlü bir restorantta çalışıyor. rezervasyonları alıp, oturma planını hazırlayıp akşam gelen müşterileri güler yüzle karşılıyor. pazar günleri hariç her gün, günde 7 saat çalışıyor. aylık kazancı 2500 tl maaş + ssk + yol ve yemek + her ay bahşiş oranına göre 250-750 arası tip.

    başka bir arkadaşım - gene çok güzel bir tanesi- bu yaz ünlü bir viski firmasının tanıtımını yaptı. firma sofistike olmasını istediği için dekolte ve mini giymesi yasaktı. daha çok bordo, lacivert tonlarında diz altı, dar elbiseler ya da siyah uzun dar elbiseler giymesi istendi. pazartesi hariç her gün gece saat 11 ile 3 arası baya ünlü bir gece klübünde viski standının önünde durarak günde 150, ayda 3600 tl kazandı. konuştuğumuzda son 4 ayda 15000 tl gibi bir miktar kazandığını söyledi.

    haziran ayında başka bir arkadaşım ve sevgilisi itü inşaat mühendisliğinden mezun oldu. kız ortalama güzellikte, 3.2 gibi ortalama yapmış ve çok iyi seviyede ingilizce ve almanca biliyor. oğlan taşşaklı bir liseden mezun, aynı kız gibi iyi bir ortalamayla ve onun gibi 2 yabancı dille mezun. kız başlangıç olarak 2000 tl maaşla büyük bir şirkette çalışmaya başladı. oğlan 2200 maaşla daha küçük ama piyasaya göre daha fazla maaş veren bir yerde iş buldu.

    bundan sonrası için yorumu size bırakıyorum.

  • muharrem ince’den nagehan alçı’ya:
    “tayyip erdoğan’ı bana savunma, o kendisini savunabilecek biri”

    ya muharrem ince senin benim bu ülkeye dair umutlarımı yeşertmeye ne hakkın var?????

  • birtakım bilgiler;

    nakkaş, resim ve süsleme yapan kişi, ressam mânâlarına gelir.

    osmanlı imparatorluğu'nda daha ziyade minyatür çizen kişilere verilen bir isimdir.

    osmanlı'da minyatür sanatının etkilendiği yer sanıldığı gibi arap sanatı değil; uygur türklerinin oluşturduğu ekoldür.
    uygur türklerinden selçuklulara, buradan da osmanlılara geçmiştir bu tarz.

    dünyanın gelmiş geçmiş en yetenekli nakkaşı olarak bihzâd kabul edilir. efsaneye göre çaldıran savaşı öncesinde şah ismail, bihzâd'ı bir mağaraya saklamış; yavuz sultan selim karşısında aldığı yenilgi sonrası savaş meydanından uzaklaşınca ilk olarak tekrar bu mağaraya gelmiş ve bihzâd'ın hayatta olduğunu görünce ağlayarak allah'a şükretmiştir.

    yavuz sultan selim dönemine kadar türk - islâm tarzında çizilen minyatürler; yavuz'un fethettiği arap topraklarından getirdiği arap nakkaşlar sebebiyle arap ekolünün ağırlık kazandığı bir döneme girmiştir.

    nakkaşların kaldıkları ve çizimlerini yaptıkları yerlere nakkaşhâne denir.
    topkapı sarayı'nın birinci avlusu ile arslanhâne binasının bitişiğinde nakkaşhâneler bulunduğu gibi, çarşıdaki çeşitli yerler de nakkaşlar için han şeklinde düzenlenmiştir.

    nakkaşlar arasında da usta - kalfa - çırak ayrımı bulunuyordu diğer bütün zanaatkârlar arasında olduğu gibi.
    nakkaşların başlarındaki kişiye " sernakkaşân " denirdi.

    nakkaşlar, ordu ile birlikte seferlere de çıkar ve çizimlerini buralarda da yaparlardı. üç ayda bir maaş alırlardı.

    orhan pamuk'un " benim adım kırmızı " adlı romanında da ismi geçen nakkaş osman, 16. yy.'da gerçekten yaşamış bir başnakkaştır.

    nakkaşlar uzun yıllar boyunca minyatür sanatıyla ilgilendiklerinden yaşlandıklarında gözleri neredeyse tamamen bozulmuş olurdu.

    evliyâ çelebi'ye göre 17. yy.'da istanbul'da 40 ayrı dükkana sahip olan nakkaşların 4 adet de loncaları bulunmaktadır.

    ikinci mahmud'un yeniçeri ocağını ortadan kaldırdığı vak'a-i hayriyye sonrası nakkaşhâneler de topyekün kaldırılmıştır.

    bu tarihten sonra avrupa'dan ressamların istanbul'a getirildiği görülür.

  • einstein bir gün bakkala girmiş o zamanlar einstein, kamyoncu sigarası olarak bilinen uzun marlboro içiyormuş. marlboro'nun fiyatı ise beş dolar elli centmiş. einstein, bakkalın 9 yaşındaki çırağına 10 dolar uzatmış. bakkalın çırağı ona;

    - "dayı, elli centin daha var mı?" demiş...

    einstein çocuğa;

    -"ne elli centi yiğenim? ben sana 10 dolar verdim." demiş...

    çocuk;

    -" dayı elli cent daha ver de, sana 5 dolar para üstü vereyim. boşuna bozukluk taşıma sen." demiş...

    einstein'ın gözleri dolmuş ve;

    -"sen bir dahisin ufaklık. paranın üstü kalsın, senin olsun. "demiş ...

    o çocuk kim miymiş? o çocuk yazları oxford'dan, amerika'da bulunan amcasını ziyarete gelen ve amcasının dükkanında çıraklık yapan stephen hawking'in ta kendisi...

  • evrensel hukuk normlarının ayaklar altına alındığı bir ülkede, polis terörünü görmezden gelerek, hak arama mücadelesi veren onurlu insanlara yönelik komplo ve iftira peşinde koşan tüm faşizm aygıtlarına verilen tarihi ayardır.

    --- alıntı ---

    gezi parkı eylemlerinde tutuklanan erdal kozan'dan hakime bir soru :

    -arama kararında 9 örgüt var. hangi örgüt üyesi olduğumuz belirtilmemiş; örgütü siz mi seçiyorsunuz yoksa biz mi beğeniyoruz?

    --- alıntı ---

  • yanındakiler muck muck yaparken, elele gözgöze birbirini mest ederken tavana ya da yerdeki çimlere dünyanın en ilginç şeyiymiş gibi bakma sanatını geliştirme hadisesi...kaçma isteği uyandıran durum, bazen yan masadan arkadaş edinmeye kadar varan dış kapı dış mandal olayı