hesabın var mı? giriş yap

  • hükümlülerin çalıştırılması esası üzerine kurulmuş, dıştan korumayla görevli personeli bulunmayan ve firara karşı koruma önlemleri olmayan ceza infaz kurumlarıdır. an itibariyle türkiye'de, kapalı cezaevi yanında bulunanlar haricinde 28 tane vardır. cezasının büyük bölümünü iyi hal ile geçirmiş hükümlüler cezalarının kalan kısmı için buralara nakledilir ve yavaş yavaş sosyal hayata ve çalışma hayatına ısınmaları sağlanır. açık cezaevlerinde ahşap, seramik, takı, dokuma, tarım gibi bir çok işler yapılır ve satış ciroları bir çok şirketten iyidir. örneğin adıyaman açık cezaevinin 2007 yılı cirosu 2,3 milyon ytl, net karı ise 750 bin ytl'dir. hükümlülere maaş verildiği gibi, ssk primleri de ödenmektedir. amerikan filmlerinde görüldüğü gibi zorla çalıştırma kesinlikle yoktur. (bkz: angarya yasağı)

  • öldürücü anne repliklerinden biridir bu. evden uzak bi yerdesinizdir. misal benim gibi askerde olabilirsiniz, öğrenci olabilirsiniz. ankesörlü telefondan veyahut cep telefonundan bir fırsat bulup anne babayı bir arayayım dersiniz ve telefona sarılırsınız. "canım annem"ler "yavrum bitanem"ler gibi bir dizi özlem cümlesinin ardından tam iki lafın belini kıracakken anne denilen henüz çözülememiş insan modeli böyle bir çıkışı yapar.

    "dur bak sana kimi veriyorum"

    telefona şükran yenge, necla teyze ya da fahri enişte ayarında bir isim gelir. yakın bir akraba bilemediniz bir komşunuzudur. işte o telefon konuşmaları esnasında fark edersiniz ki konuşmanızın gerekli olduğu en son kişiylen konuşmaktasınızdır. anlam veremezsiniz. her seferinde kızsanız da yapabilecek bir şey yoktur.

  • bakir, çok güzel yemekler yapan, pantolonlarimi çift çizgi yapmayacak, anneme tapacak, evde benim hakimiyetimi kabullenecek, çocuklarımızı benim desteğim olmadan büyütecek, çalışmayacak ya da benden az kazanacak, naz kapris trip yapmayacak bir adam bulamazsam üç sene sonra olacağım kadın.

    edit: olduğum kadın.

    yıllardır geleduran mesajlar üzerine edit: işbu entry girildikten takribi 10-12 ay sonrası başlayan ve hala süregelen bir ilişkim mevcut. ancak kendisi bakir olmadığı için evlenmiyorum.
    şaka şaka adam şiddetle evliliğe karşı çıktı rıza baba.
    olsun iyiyiz iyi.

    yaş 34 editi: ayyynen devam hocam.

  • gecen hafta radikal iki'de cikan roportajinda "evde daha çok dean martin, frank sinatra, ofra haza dinleriz, gençler bilmiyor bu isimleri" demesiyle bana ufaktan bir dumur yasatmis, ama dumurun kralini okan bayulgen'in bir programinda okan'in hafif alayla sordugu
    "baba ya, bu dusunuyorum oyleyse varim lafindan ne anliyosun?" sorusuna
    "bunu descartes diye bir adam soylemis.. adam diyor ki tum nesnelerin varligindan suphe edebilirim ama suphe ettigimden suphe edemem.. suphe ede ede, suphe edemeyecegim bir hakikate ulasiyorum diyor.. yani suphe etmekle dusunen bir ben oldugunu kavriyorum.. sonra da diyor ki, dusunuyorum oyleyse varim" diye verdigi cevapla yasatmis sarkici.. muzik piyasasindakilerin %99'unun daha once descartes ismini duydugundan bile suphe ederim.. *

    fazla sarkisini bilmem ama gonul dagi'ni ve elveda meyhaneci'yi guzel okuyor.. ruhuna saglik baba..