hesabın var mı? giriş yap

  • link

    --- spoiler ---

    kars’ta yıktırılan ‘insanlık anıtı’ için “ucube” diyen eski başbakan recep tayyip erdoğan, helkeltıraş mehmet aksoy’a hakaret ettiği gerekçesiyle 10 bin tl tazminata mahkum edildi.
    --- spoiler ---

    bu hukuk çıldırmış dostum.

    edit:başlık

  • otogara gidip, kalkış saati gelen otobüste uğurlayanı olmayan kişiyi aşağıdan belirlemek. herkes yakınına el sallarken o kimsesi olmayan kişinin gözünün içine baka baka ona el sallamak. çoğu kişi acaba bana mı el sallıyor diye önce kararsız kalıyor tepki vermekte, genelde mutlu olup karşılık veriyorlar. yalnız geçende bir dayı vardı aga, otobüsün camı olmasa o çektiği okkalı nah hareketiyle headshot yapıcaktı bana. amın feryadı niye kızdı bu kadar anlamadım. dostça bir uğurlamaydı sadece.

  • karşı cins ile bir ulaşım aracında yan yana oturduğunuzda, özellikle heyecan dalgaları nabzınızda değişim yaratıyorsa, yanınızdaki insan da duruşuyla ve o derin sessizliğiyle aslında çok şeyler anlatıyorsa konuşmak orada büyüyü bozabiliyor. hatta küçük bir söz ihtimali bile ateş gibi yakacaktır da her iki sebeple de devinimsiz, aracın hareketine saygı duruşunda bulunuyor insan.

    bir kaç kere yanımdaki insanla sessizlik alfabesi ile konuştuğumu hissettim. evet, hiç şüphem yok, aynı anda birbirimizi düşünüyorduk. ancak bir adım ötesi yoktu. ya da kaf dağının ötesinde belki benden bir adım ya da ordan bir çığ gibi, bir gün dönümünde, dönülmez talihin kavşağında buluşulacaktı.

    hiç tanımadığın insanla yol üstünde komşuculuk oynarken bazen okların hedefinde olabiliyorsun. ve derince bir sessizlik, duyuların ötesinde bir samimiyete kapı aralayabiliyor.

  • ateşli silahlarda namlu ağzında ulaşan ses, gaz ve ışığı engelleyen, namluya takılan aksesuarlara verilen genel isimdir.

    nasıl çalıştığına bakacak olursak; mermi patladığında, mermi ucundaki çekirdek oluşan basınçla dışarıya doğru itilir namludan çıkarken de arkasında bir ses ve gaz ve ışık bulutu oluşturur. işte ateşlemede oluşan bu ses, gaz ve ışık bulutu namluya takılan veaparat içerisinde bulunan odacıklara hapsedilir. sonuç olarak oluşan ses, gaz ve ışık bulutunun oluşmasını engellenir ve azaltır.tık

    maxim silah mucidi hiram stevens maxim'in oğlu ve amerikalı mucit hiram percy maxim, otomobillere ve motorlara tutkuyla bağlı bir mucitti . hatta gazla çalışan bir bisikletin patentini aldı ve hartford, connecticut'ta inşa edilen ilk otomobilin tasarımına yardım etti. tutkuyla bağlı olduğu bu makineler çok fazla ses üretiyordu. bundan dolayı ilk olarak araba ve motorlarda oluşan sesin azaltmasına yarayan egzoz sistemleri için susturucu cihazlar geliştirmeye başladı.

    fakat maxim'in ailesinin ateşli silahlar üzerine bir geçmişi ve tecrübesi bulunuyordu ve babası hiram stevens maxim, maxim gun adlı taşınabilir, tam otomatik bir makineli tüfek icat etmişti, amcası hudson maxim ise, ilk dumansız barutu icat etmişti. bundan dolayıdır ki maxim'de 1902 yılında, bir zamanlar arabalar için tasarladığı susturuculardan yararlanarak benzer teknoloji tasarladı ve piyasada bulunan ilk ateşli silah susturucusunu üretti. 1909 tarihinde de birlikte maxim silencer'ı kurdu ve tescilli boru şeklindeki cihazın patentini aldı.1

    tasarladığı bu susturucu yukarıda da görüldüğü üzere ilk olarak avcılar için malzemeleri kataloglarında ilan edildi. fakat bir müddet sonra otomatik tüfekler, tek atışlık tüfekler, tek atışlık hedef tabancaları ve hatta büyük kalibreli winchester ve remington tüfekler için yapıldı. bunun üzerine bir çok patent daha alındı 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10

    tabii ki bu işlerin biraz daha gelişmesi için en iyi şey savaş ortamının çıkmasıdır. 2. dünya savaşı başladığında gelişimi durmuş olan susturucular tekradan gün yüzüne çıktı. özel operasyonların da etkisiyle askeri alana nüfuz etmeye başladı. welrod, special operations executive tarafından üretilen welrod mkııtık, james bond filmlerindeki teçhizatları andıran bu silah 1940'ta işgal altındaki avrupa'daki direniş hareketlerine ve gizli operasyonlara yardımcı olmak için tasarlanmıştır. etkileri hiç azımsanmayacak bu eklentiler modern orduların ve özel kuvvetlerin envanterinde bulunmaktadır. (bkz: silah/@zagalar)

    kaynak:1,2,3,4

  • jaguar tarafından 1961-1975 yılları arasında üretilen bir "spor" otomobil modeli.

    tabi günümüzde artık "klasik" diye tabir edilmesi de pekala mümkün. jaguar d-type isimli model, le mans 24 saat'i (tahmin edebileceğiniz gibi le mans'da yapılıyor ve dünyanın en ünlü spor otomobil dayanıklılık yarışlarından biri) üç yıl üst üste kazanarak sağlam bir başarı elde ediyor ve potansiyeli fark eden jaguar da bu yarış otomobilini baz alarak sıradan insanların da kullanabileceği yeni bir spor araç tasarlıyorlar, bu da mevzubahis e-type oluyor.

    60'lar gibi arabaların arka aksları ve fren kısmında sorun yaşadığı bir dönemde e-type deyim yerindeyse ortamlara fırtına gibi giriyor: 100 km'ye 7 saniyede çıkması mı dersiniz, 241 km max hızı mı dersiniz yoksa monokok konstrüksiyon, disk frenler, rak ve pinyon direksiyon gibi o dönem için müthiş başka özellikler mi... yardırıyor kısaca. tasarım olarak benim de en sevdiğim spor/klasik arabadır.

    soyadından anlayabileceğiniz gibi ferrari'nin kurucusu enzo ferrari e-type için "şimdiye kadarki en güzel araba" demiştir, bu adamın sözü üzerine söz var mı bu dünyada?

    mart 2008'te de the daily telegraph "tüm zamanların en güzel 100 otomobili" listesinde birinci sırayı kapmış kendisi.

    bir gün ege sahilinde keyifli keyifli sürmek dileğiyle (süremedi).

  • eylemci gençlerden biri ntv mikrofonlarına "biz tatmin olmadık, onlar kendilerini nasıl tatmin ediyorlar?" diyerek, çok haklı ve manidar bir soru sormuştur.