hesabın var mı? giriş yap

  • hayatım 2007 yılından beri sürekli inişte...

    2007 yılında 24 yaşındaydım, o yaşta sahip olunabilecek en prestijli işlerden birinde çalışıyordum,sevdiğim adamla evliydim ve ondan hamile idim...önce düşük yaptım bebeğimi kaybettim,sonra eşim için işimden istifa etmek zorunda kaldım,en sonunda da eşimin boşanma talebi ile karşılaştım...27 yaşına geldiğimde ne bebeğim ne işim ne eşim kalmıştı özetle...yılmadım,küllerimden doğmak için abd'de yeni bir hayata başlama kararı aldım,yok denecek kadar ingilizce bilgimle 9 ay dil okuluna gittim,döndüğümde halen toefl'dan gerekli puanı alacak ingilizcem yoktu,yılmadım türkiye'de çalışmaya devam ettim,gerekli skoru ve dolayısıyla gerekli kabulü aldım istediğim üniversite'den ama 27 nisan günü abd vize talebim,bu anlattıklarımın "mantıklı olmadığı" gerekçesi ile reddedildi.(vize yetkilisi kadının ince ince sorduğu sorulara verdiğim cevaplar neticesinde son 5 yılı özetlemek zorunda kalmıştım.)
    yine de iflah olmaz bir iyimser olarak, bardağın dolu tarafını görmek istiyorum: belki de gerçek anlamda "yeni ve güzel bir hayat" için,bir topun sert bir zemine ne kadar hızla çarparsa o kadar yükseğe çıkacağı mantığından hareketle, her şeyi kaybetmeye ihtiyacım vardır kim bilir...

  • 19 yaşında daha. ankara üniversitesi hukuk fakültesinde okuyormuş. bir hastanenin koridorunda turlarken karşılaştık. gözlerinin içi gülüyordu, yüzünde de içten bir gülümseme. hastalardan birinin yakınıdır diye düşündüm önce. hastalığı yakıştıramayacağım kadar güzeldi çünkü. kemik iliği kanseri teşhisi konmuş önce. sonra akciğerlerinin bir kısmını almışlar, arkasından göğüslerinden birini. şimdi de beyninde çıkmış o illet. lüle lüle saçlarının peruk olduğunu o zaman anladım . halbuki ne çok yakıştığını düşünmüştüm, o dalgalı bal rengi saçların yeşil gözlerine. "olsun abla, bunu da aşarım inşallah" dedi. bu da geçecekmiş, hakim olacakmış zaten. "daha çok yolum var ölünmezde şimdi" diye ekledi. ölünmez evet.. mamak'ta köhne bir evde anası bekliyormuş onu. babadan kalma 300 lira maaşları da varmış hem. devlette yardım ediyor şükür okumama diye heyecanlı heyecanlı anlattı uzun uzun.

    "üzülme sende abla, geçecek nasılsa; hem ölünmezde şimdi dedik ya" derken kahkahaları çınlattı koridoru. kendimden utandım, bende güldüm. yemyeşil gözlerine çok yakışmıştı bal rengi saçları. perukmuş, olsun..

    edit: bırakıp gitmiş hayatı özlemcik. daha fazla dayanamamış bedeni yayılmış enfeksiyona. vizelerini de vermiş kuzum, ama kısmet işte.. daha ölünmez demiştik ama demekle olmuyor bazen demek.. allah yattığı yeri nur etsin..

  • az buçuk ufc izlemişliğim var. adam/kadın nasıl bayıltılır, boyundan kapma (choke) nereye kadar devam ettirilir ve ne zaman bırakılır gördüm-öğrendim...

    videodaki ermeni'nin yaptığı direkt olarak şeref yoksunluğudur. hakemin müdahale ettiği saniyede rakibini bırakması gerekiyordu. bu şekilde fazladan 2-3 saniye sıkması adamı öldürebilir ya da sakat bırakabilirdi. umarım gereğini yapıp, ermeni'nin lisansını iptal ederler...

  • kardeşi prenses, babası lord olan maraba. ama eşeklik bunda değil, obi van denen hıyarda. ulan zaten komşuymuşunuz. arada bi uğra, bi iki figür göster şu çocuğa. babasını daha el kadar yavruyken alıp yetiştirdiniz. işi kaptı iblis gibi oldu maşallah. bunu bıraktınız tozun toprağın arasında, oturdu bokuyla oynadı yirmisine kadar. e nooldu sonra ışın kılıcını gördu merteksandı, r2d2'dan kardeşinin hologramını buldu, bakıp 31 çekti. kazık kadar adam olduktan sonra da geçtiniz karşısına yok forcedu yok light sidedı yok dark sidedı bi saat kafa ütülediniz. bunun babası daha bıyıkları terlemeden galaksinin yarısını dolaştı. düdüklemedik kraliçe bırakmadı. bu garibimin taktınız kıçına r2d2yu, yolladınız 900 yaşındaki cücenin yanına . ağaç yaşken eğilir dememişler boşuna. 3 film bitti anca buldu kendini de adam oldu herif.

  • "kisi komplekslerini yok etmeye degil onlarla uyumlu olmaya mucadele etmelidir. dunyadaki davranislarini uygun sekilde yonlendiren onlardir."
    sigmund freud