hesabın var mı? giriş yap

  • kaizen, sürekli gelişim anlamına gelen bir sözcüktür. japon sanayiinin gelişimi ile adı duyulur olmasına karşın bir üretim stratejesi ya da kalite felsefesi değildir. kaizen, bir yaşam felsefesidir. özünde var olan ilke; insanın büyük değişiklikleri yapmadan, sürekli olacak biçimde ufak adımlar atarak çok büyük gelişimleri korkusuz ve geri dönüşsüz biçimde başarabileceği vurgusudur.

    insan büyük değişimlere karar verdiğinde ve bu değişimi başlattığında korku ve endişeler nedeniyle başarısızlığa uğrar, sonrasında ise kendine güvenini kaybeder. işte tam bu noktada kaizen felsefesi devreye girer ve insanın önüne bir seçenek koyar. kocaman bir sıçramanın riski çok büyüktür, bunun yerine küçük değişikliklerle aynı mesafeye başarısızlık ihtimalini ortadan kaldırarak ulaşabileceğini söyler. bir dağın zirvesine doğru ilerleyen sarp kayalıklı ve uçurumlu bir yolu tercih etmektense, dağın eteklerinden dolaşarak zirveye kolayca ulaşılabileceğini söyler. ilginç olan nokta ise büyük değişimlerle kendini yenilemek ve kaizenle ilerlemek arasında zaman farkı yoktur. hatta bir noktadan sonra kaizen düşüncesi, sıçramaya dayalı gelişmeleri de aşıp; zerrelerin yanyana gelerek büyük rakamları nasıl alt ettiğini gösterir, başarıya giden sürecin daha da kısa olmasını sağlar.

    japon pazarı adıyla kalitesiz ürünler satan ülkemizdeki bazı mağazalar, bir zamanların japon ürünlerine ülkemizdeki bakış açısını yansıtması bakımından manidar. oysa bugün japonlar kalitenin ve dürüst çalışmanın sembolü konumunda. tabii bu hususta, japon mucizesinin mimarı, dr edward deming'in de hakkını teslim etmek gerek.

  • "korona virüs çıktığından beri bir kere bile test yaptırmadım.halen de yapmış değilim.bu virüsün fazlaca abartıldığını; influenza'dan farklı olmadığını düşündüm"

    annesinin durumunun ağırlaşmasına ve iki defa hastaneye gitmek zorunda kalmasına rağmen halen şu zihniyette olmak gerçekten araştırma konusu olmalı.

    diyabet hastası ve muhtemelen yaşı ilerlemiş olan annen belki de şuan aşı sayesinde hayatta.

  • an ıtıbarıyle kızılayın başlattığı kampanya.

    deprem anında devletın yardım etmesı lazımken mılletten sms ıle para ıstemek rezıllıktır.

    elazığ ıçın 100 mılyon tl toplanmıştı . ne oldu o paralara objektıf bır şekılde açıklayın ondan sonra milletten bağış isteyin.

  • ''futbolcuların saha içinde neler yaşadığını kimse bilmiyor. oraya çıkışımızı, maç içerisinde neler yaşadığımızı, stresi, her şeyi...'' demiş paşam!

    çok yanlış anlamışız biz seni! şu açıklamayı görünce vallahi içim acıdı lan!

    belçika güzeliyle evlen, lamborghini'ye bin, zikin taşağına denk gez, muhabirleri evinden aldır, sahada ve saha dışında her türlü çirkefliği yap, takımına, takım arkadaşlarına ve taraftarına saygı duyma sonra çık 'neler yaşadığımı bilmiyorsunuz' de!

    gerçi suç sende değil! şu karaktersizliğine rağmen sana forma verip arkanda duranda... müptezel seni...

    edit: dünün en beğenilen entry'leri'nden volkan'a sevgilerle...

  • başlık: kız arkadaşım 4 yıldır mesaj atmıyor

    1. az işim var ben sana mesaj atarım demişti
    bugün tam 4 yıl oldu artık şüphelenmeye başladım
    acaba ne yapıyor ki merak ettim
    ne işi var bu kadar ya

    mesaj atsam mı?
    yanlış anlar mı?
    ona güvenmediğimi düşünür

    of of

  • aslında bilmeseniz çok da şey kaybetmeyeceğinizdir çünkü galaksimizin adı galaksidir.

    galaksi eski yunanca'da sütlü demek (galakt, glakt gibi kelimelerle laktoz, laktik asit gibi terimlerin nereden geldiğini görebiliriz)

    romalılar galaxias kyklos (süt çemberi) şeklinde almıştır. latincesi de via lactea yani süt yoludur. aynı sebepten ingilizce'de de milky way (sütlü yol) denir.

    peki türkler neden samanyolu demiştir? çünkü farsçada 'kahkaşan' saman kubbesi demek olduğu için. çoğu asya ve afrika ülkesi saman çemberi, saman yolu der. en eski kaynak bir ermeni miti olan saman hırsızının samanları çalarken gökyüzüne saçtığı inancıdır.

    kuzey ülkelerinin bazılarında 'kış yolu' denir. uzak asya'da 'gümüş dere' denir vs.

    dolayısıyla 'bizim' türklerin galaksi adıyla norveç galaksisinin adı aynı değildir. galaksimiz derkenki 'biz' insanlık olarak galaksimizin adı anlamında sorulmadığı için doğru soru: "bizde galaksiye ne isim verilmiştir?" olmalıdır. diğer türlü computer'ımızın adı nedir gibi bir soruya bilgisayar cevabı vermek gibi oluyor.

    neyse, bana niye denk gelmiyor bu sokak röportajları ağzının payını vermek istiyorum herkesin.

  • türkçe meali: paranın çoğuna süleyman ve çetesi çöktü, bana bıraktıkları birkaç yüzbin dolar da suyunu çekti. kendileriyle anlaştım, teslim olursam en az cezayı alacağımı taahhüt ettiler. ben de kabul ettim.

  • arkadaş:
    "yaşıyor musun nerelerdesin? hakanlar size geldi mi? x'e gidecek misiniz? sınavlar açıklanmış haberin var mı? ben geçmiş miyim? haftaya gelecek misiniz okula?"

    fragile:
    "evet,evet,hayır,evet,hayır,hayır"