hesabın var mı? giriş yap

  • didem: hocam siz fethullah ile gorustunuz mu hic?
    ilber: gorustum tabiki ben herkesle gorusurum
    didem: nasil birisidir?
    ilber: gereksiz birisi

    5 dakika sonra:

    didem: hocam siz pensilvanya'da mi gorustunuz baska yerde mi?
    ilber: orda da gorustum burda da. bir donem herkes gorusuyordu ne var bunda?

    5 dakika sonra:

    didem: tam tarihi hatirliyor musunuz?
    ilber: bu bilginin sana tam olarak ne gibi faydasi olacak? cetelesini tutmadim. simdi adam burda yok diye kotuleyelim mi istiyorsunuz anlamadim ki?

    adam tarihsel olarak hasan sabbah, humeyni duzleminde fethullah'in hizmet hareketini karsilastiriyor spiker kizimiz ne zaman gorustunu? nerde gorustunuz? bidir bidir sorup duruyor. ilerleyen dakikalarda hoca cok sinirlenecek benden soylemesi.

  • bence otobüs durağının rızası var; hiç tepki vermiyor.

    edit; başlığı açan, benim entrymden (ç)alıntı yapmış ama olsun onu da beğenin.

    tanım; son kelimesinde "d" harfinin fazlalık olduğu başlık.

  • sıkıntıdan yaptığım haftasonu projesi. 2017 yılında yazılmış 300 bin başlık ve 3 milyon entry içerisinde kullanılan kelimelerin istatistikleridir.

    başlığa ya da yazara göre arama yapılıp detaylı istatistikler görüntülenebilir.

    http://eksiwords.surge.sh/

    teknik kısımla ilgili bişey sormak isteyen olursa yeşillendirebilir.

  • kapıyı açtığın anda soğuk havaya karışmış yeni mobilya kokusunu akla getirmiştir.
    90larda hemen herkesin evinde bu odadan olması ne tuhafmış. tuhaf ama bir o kadar da çocukluğunda yalnız olmadığını bildiğin o his ne güzelmiş.
    bir de boş oda vardı, kullanılmayan eşyaların depolandığı.
    bilmiyorum yine herkeste olan bir şey miydi ama, biz o boş odaya salıncak kurar, orada ip atlardık.

    (bkz: 90'larda çocuk olmak)

  • 6-7 sene once ılık bir yaz akşamında arkadaşımla birlikte arkadaşımın (yanımda olan kişi) evine giderken yaşanmıştır.
    kendime "x" vereyim, arkadaşıma "y", rakıyla imam nikahlı bakkal da "b" olsun.

    y-olum susadım ben şurdan bi su ısmarla (pet şişeyle su içenlere sosyetik dendiği zamanlar)

    (bakkala girilir)
    x: kolay gelsin bi küçük su verirmisiniz?
    b: rakı mı?
    x: küçük su abi
    b: küçük rakı?
    y: rakı mı içsek?
    b: votka da içebilirsiniz
    x: olum bu saatte rakı mı içilir
    y: bira alalım o zaman. bira ver sen bize abi
    b: ben olsam rakı içerdim, kaç şişe vereyim?
    x: ben bira içmem olum
    b: bak arkadaşın rakı içmek istiyo
    x: yok abi su almaya girdik de biz o yüzden
    b: o zaman sana su vereyim, arkadaşın rakı içmek istiyomuş
    y: yok abi bira istiyorum ben
    b: paranız mı yok, ne kadar varsa verin, üstü benden. delikanlı adamlarsınız, rakı için.

  • enkazı değil enkazın ardından hızla toparlanan ve geleceğe güvenle bakan, artık şehit haberi gelmeyen bir ülkeyi devraldı. aynı ülkeyi; doların rekorlar kırdığı, kimsenin (akp li yandaşlar hariç) gelecekten umudunun kalmadığı, binlerce gencimizi ve insanımızı terör sebebiyle şehit verdiğimiz, gerçek bir enkaza çevirdi. gerçek budur.

    edit: t a m a m

  • -- guncelleme --

    bu baslikta ilgili cok soru geliyor o yuzden yine bir guncelleme mesaji yazmak istedim:

    sorular:

    1) dlr-2 kalkti mi?

    - evet su anda gorunen kalkti, thy ile iu (ist univ) arasinda yeni bir sistem devreye girdi, ben 3 once girdigim icin inanin hicbir fikrim yok.

    2) dlr-1 devam ediyor mu?

    - evet ediyor, dlr-1'in kalkacagini kolay kolay sanmiyorum bunu da belirteyim, dlr-1 ile dlr-2 cok farkli sistemler.

    3) dlr-1'e nasil hazirlanirim?

    - bir kac websitesi ve youtube'da videolar mevcut; ancak ben basvururken hicbiri mevcut degildi, yani onlar olmadan da yapilabilinir; peki neler yapmistim ben?

    oncelikle bir ozel formulum var: cok calismak. evet tek formulum bu, 2-3 hafta sistemli bir sekilde calisirsaniz (ki ben bos degildim, cok yogun bir isim vardi oncesinde) cok rahat halledebilirsiniz, ozellikle moduller tamamen pratikle ilgili. hepsini tek tek hatirlamiyorum modullerin ama ozellikle -moduller haric- 4 ana dersi yazmak isterim:

    a) ingilizce: cok fazla bilinmeyen idiom var ama cikanlar da bir o kadar belli, ielts den 7 almistim ben ama ielts'ten 6 alan birisi cok rahat gececektir, sorulari dikkatli okuyun, gerekirse 2 kez okuyun, zamanla ilgili sikinti yasamazsiniz ancak ciddi dikkat vermeniz lazim, benim bos/bilemedigim 15 soru vardir oyle diyeyim.

    b) mat: oss 1&2 tarzi konu anlatimli kitap alip bastan asagi calismistim, ozellikle univ ve mat i birakali yillar olduysa (benim gibi) cok iyi bir tazeleme oluyor, tavsiye ederim.

    c) fizik: vimana satin alin direk, sorular vimana'dan. ha ben satin almadim yine konu anlatimli fizik ve howstuffworks.com uzerinden tum konulari ogrendim, yani biraz fizik ogrenmek goz cikarmaz; ancak vaktiniz yok ise vimana satin alin.

    d) mic: bu da tamamen pratik aslinda herkes korkuyor vb de sikinti yok, joytick (logitech) kesinlikle alin, almadan olmaz bunda oyle diyeyim.

    -- sorulara devam --

    4) yasim 83 basvurabilir miyim?

    - evet yeni ilanda yas 1983 e kadar indi, basvurabilirsiniz demek.

    5) egitim ne kadar suruyor?

    - ortalama 2 yil sonunda sag koltuk sizin.

    6) elenir miyim, elenirsem tazminat oder miyim?

    - oyle bir sey benim donemimde hic denk gelmedi; baska bir ornek var ama ozel o yuzden yazmayacagim. elenmek diye bir sey yok, thy size olabildigince sahip cikmak adina her seyi yapiyor, eger illa olmuyorsa da tazminat odemiyorsunuz, sirket bunun pesine dusmuyor o konuda rahat cunku insanlar da oyle bir stres olursa sanirim kimse kolay kolay basvuramaz; ancak siz kurallara aykiri bir durum sergilediniz (atiyorum uc bir ornek, ucusa alkollu vb gittiniz) o zaman vay halinize, benim de gozume gozukmeyin oyle diyeyim.

    7) egitim ucreti ne kadar?

    - 100€ k idi ben girerken simdi 140€ k olmus.

    8) egitimdeyken herhangi bir maas aliyor muyuz?

    - 2 asgari ucret aliyorsunuz.

    9) turkiye'de egitim yerleri neresi?

    - thy'nin en buyuk egitim ussu, aydin'da kendine ait thy akademi; ancak istanbul'da afa, ayjet ve eskisehir'de anadolu univ'de egitim yerleri arasinda.

    10) yurtdisinda egitim yerleri neresi?

    - su an icin yurtdisinda hicbir filo yok, yakin zamanda da olmayacak diye biliyorum.

    11) egitim yerini biz mi seciyoruz?

    - malesef; ancak sanirim istanbul'da ikamet ediyorsaniz, evliyseniz vb istanbul'daki kurumlarda egitim almak icin bir onceliginiz olabiliyor.

    baska sorunuz var ise sorabilirsiniz yalniz ucus vb programlar yogun olabiliyor gec donus olabilir ama muhakkak donus yaparim.

    not: maas ile ilgili sorulara prensip olarak cevap vermiyorum lutfen sormayin, zaten her yer de yaziyor 3-5 ayni iste.

  • aslında bir süreç var. 17-25 aralık'ta rezillikleri çıktı, açık açık "ne istediniz de vermedik, kandırıldık" dediler ve ihanetin itirafını ettiler. ama buna rağmen sürekli aynı kafada devam eden birileri tarafından destek almaya devam ettiler. böyle bir olay normal bir ülkede olsa o gün iktidarda kim varsa devam edemeyip orada biterdi. tabi zaman geçtikçe soma oldu, çözüm süreci oldu tek adam referandumu oldu... en son 24 haziran 2018'de toplum endüstri yerine keki seçti ya, cumhuriyet yerine siyasal islam otokrasisini seçti ya işte o zaman iyice anlaşıldı ki bu toplum umutsuz vaka. kendisini yapılan proleterya muamelesini sorgulamayıp çoluğuna çocuğuna bakacak parası olmadığı halde hala "ben onun g*tünün kılıyım" diye gezen insan basitliğini gördük ya işte orada ülkecek kaybettik aslında. bu tarihten sonra çöküntüler ve rezaletler devam etti tabi ama her seferinde daha az şaşırır olduk. rezillik bizim yaşantımızın normal bir kavramı haline geldi.

  • (bkz: kar)

    odaya girdiği zaman oleyy diye sevinçle koşup babamın omzundan karları alırdım. uzun bir palto giyerdi. zaten sürekli onu giyerdi. sonra avcunu açar ellerine suyunu damlatırdım. annem "yapma şunu silkelen de öyle gel" diye babama kızsa da o hiç annemi dinlemezdi. ne zaman kar yağsa babamla bu oyunu oynardık. işten yorgun gelse bile o uzun paltosuyla dağ gibi karşımda dururdu. karları alınca da sobanın yanındaki sandalyeye oturup avucunu açardı. ilk zamanları sobaya damlatıyordum ama cıbs cıbs diye annemin kafasını çok şişirdigim için babam sonradan hep ellerini açtı. "karışma hanım o gülünce benim yorgunluğum gidiyor" derdi.

    lan yaşım 30'u geçti. halen dertli olup çıkmaza girdiğim zaman kar yağınca doğru babamın yanına giderim. alırım toprağının üstündeki karları tek tek mezarına damlatırım. ruhuma çok iyi geliyor, umarım ona da geliyordur.