hesabın var mı? giriş yap

  • bana bir anımı hatırlattı. zamanın birinde bir restoranta gittik. menüde fiyat yazmıyor. ben de o ne kadar bu ne kadar soruyorum. garson bir süre sonra;
    "beyefendi burası tahtakale değil ama" dedi :)

    ben de sen kimsin terbiyesiz herif ben senin maaşın kadar her ay hesap ödüyorum. sen buraya fiyatları yazmayınca ben sormaktan mı çekineceğim? ya buraya fiyatları yazacaksın ya da tek tek tek cevap vereceksin sorduklarıma dedim.

    adam gitti sonra müdürü geldi. kusura bakmayın hatalı davranmışlar, ben yardımcı olayım dedi. ben de gerek yok menünün fotoğrafıyla birlikte yarın sizi şikayet ediyorum. ürünlerinin fiyatını görülebilir şekilde belirtmek yasal zorunluluktur dedim ve gittim. sonra üşenmedim gerçekten şikayet de ettim.

    demem o ki gençler hangi mekana giderseniz gidin. sipariş vermeden önce menü isteyin. yoksa fiyatları tek tek saydırın. bu ayıp değildir. eziklik hiç değildir.

    rahat olun.

    edit: arkadaslar yukarıdaki hikayede geçen kelimeleri birebir aktardım. ne garip insan sürekli değişiyor, olgunlaşıyor ve kendine kızabiliyor. ibareyi değiştirmek istedim o yüzden editliyorum.

    bana o lafı eden garson arkadaşa "senin maaşın kadar her ay hesap ödüyorum" demem tamamen görgüsüzlüktür ve ayıptır. şu an aynı olayı yaşasam bu kelimeleri kullanmazdım. bilmenizi isterim.

  • savunmasını okuduğumda hunharca güldüğüm bir adet halk şoförünün yaptığı tacizdir.

    --- savunma ---

    ''o gün otobüs kalabalıktı''
    --- savunma ---

    hangi gün boş ki amk?

  • ---bir erkeğe aşık oldum ama onunla nasıl sevgili olurum bilemiyorum.
    siri: işlemci çekirdeğim sıcacık oldu.

    vay edepsiz!

  • ilk kez 1956 yılında, dodie smith tarafından kaleme alınan the hundred and one dalmatians romanında karşımıza çıkan ve kitabın disney uyarlamalarıyla dünyada hatırı sayılır bir hayran kitlesine ulaşan kötü karakter.

    ismi, cruel (gaddar,zalim) ve devil(şeytan) kelimelerinden türetilmiştir. hatta filmlerin başka dillere uyarlamalarında karakterin isminin anlam bütünlüğü korunsun diye adında ufak değişiklikler yapılmıştır, örneğin, italyancada "crudelia de mon" fransızcada "cruella d'enfer" olarak karşımıza çıkmaktadır kendisi.

    cruella, ilk ismini asla öğrenemediğimiz ve mesleği "kürkçülük" olan bir kocaya sahiptir; hatta cruella'nın adamcağızla evlenmesinin aşkla hiç bir ilgisinin olmadığı ve tamamen adamın mesleğine duyduğu hayranlıktan kaynaklandığı rivayet edilir. kötülüğün yiyip bitirdiği uzun ve sıska vücudu, siyah ve beyaz renklerine olan saplantılı düşkünlüğü ve kürk sevdasıyla tanınan cruella, aynı zamanda kocasına kendi soy adını verecek kadar da dominanttır. ultimate disney's top 30 villains countdown sıralamasında kendisine 6. sırada yer bulmuştur.

    disney yapımı çizgi dizisinin türkçe seslendirmesi şahane olup cruella'nın kendime not repliğiyle elindeki kayıt cihazına konuşması tek kelimeyle ikoniktir. hayallerimde, kankası olduğuna yemin edebileceğim ursula ile (bkz: little mermaid) muhteşem kısır partileri verip hot tube içinde hayatın ve kötülüğün tadını çıkarırlar. jakuzide gevşerken, bir yandan da omuzlarına masaj yapan latin erkek güzellerini, tecrübeli cougar gözleriyle süzmeyi de ihmal etmezler...

  • ingilizler büyük ihtimalle bizim yeni tl işaretini euro işaretine benzettiler ve bizim gazetelerde çıkan 17 milyon tl'yi 17 milyon euro olarak çevirdiler.

  • bir türk boksör çıkıp "ben sizin savaşınızda yer almak istemiyorum, askere de gitmeyeceğim" diyip vicdani ret hakkını arasa hayatını karartacak tipler olarak muhammed ali'nin dik duruşunu öve öve bitiremezler.

  • cübbeli’nin yakın zamanda imam hatipleri eleştirmesi jakuzi medyası tarafından tepkiyle karşılanmıştı. “çocuklarınızı imam hatip’e vermeyin” diyen cübbeli, yeni şafak başta olmak üzere yandaş gazeteler tarafından hedef alınmıştı. bunun yanı sıra akp taraftarlarının da ağır eleştirilerine uğrayan cübbeli isyan etti.

    --- spoiler ---

    ben dinin, imanın gereklerini söylüyorum, mahmut hoca’yı savunuyorum, saldırılara maruz kalıyorum. söylediğimin hangisi yalan, hangisi inanca aykırı? sorsan yüzde 99’u müslüman diyorlar, toplumun yüzde 17’si ateist olmuş, ne kadar deist var bilmiyoruz, ama hataları dile getirdiğim için beni hedef alıyorlar.

    bir zamanlar atatürk’ü savunduğum için de hedef olmuştum. ben atatürk dönemi diyaneti’ni istiyorum. onun döneminde diyanet, maturidi çizgisindeydi. ya şimdiki ilahiyatçılar? bir kısmı vehhabi, bir kısmı ehli sünnet dışı başka ekollerden. bunları söylemeyelim mi?

    inanın artık tarikatları, cemaatleri savunamaz oldum. liyakat yok, koltuklara oturmuşlar. dernek diye, vakıf diye holdingleşmişler. ben bedel ödedim, fetö de beni hedef aldı, hapse attı. ya bunlar? bugün beni hedef alan yeni şafakçılar o vakit fetö’nün izindeydi
    --- spoiler ---

    kaynak