ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bağırsak kanseri
-
kurtulanlar arasına adımı yazdırmama az bir vakit kalan illet hastalık
gururla ve sevinçle edit: tahlil sonuçları geldi. kurtuldum!!!
(ama diyete bir süre daha devam etmem gerekiyormuş)
11 yıl sonra gelen edit: lan her şey düzeldi, iyi gidiyor falan derken bu meret bu sefer belden aşağı vurdu. sağ testisi aldırdık. hasta yatağımdan bildiriyorum.
büdüt: en beğenilen entrim bu ya, kaderime mi küssem, ssg'ye mi sövsem bilemedim.
suudların türk malı boykotu
-
saç ekim merkezleri yasta.
türklere sorulan salak sorular
-
-pippa bacca’ya sizin ülkenizde tecavüz edip öldürmüşlerdi değil mi?
+(hask!) münferit.. ee, müynferayt… (ne biçim soru lan bu)
-peki , türkiye’de birden fazla karısı olan insanlar varmış doğru mu?
+hee gülüm hee. benim de 2 karım var zaten. (lan olmadı galiba)
-peki, türkiye’de oruç tutmuyor diye insanlar dövülebiliyormuş doğru mu?
+yok dövmüyorlar, direkt yatırıp zkiyorlar. (eheheuheühühühü…bu ne ya?)
-türkler bizleri salak kendilerini çok zeki olarak görüyorlarmış doğru mu?
+sen nerden çıktın mına koyim ya… kimsin lean sen?
-napıcan kim olduğumu cevap versene sikitoş…
+sikitoş mu? türk müsün lan yoksa sen?
-eheheh. tamam lan tamam. ehehee. türküm tabi.. ehehee. deveyi soramadan koptum lan.. ehehe..
+yavşaa bak, gülüyo bi de. çok komik.
kitap okumuyorum eksikliğini hissetmiyorum
-
doğrudur. eksikliğini dahi hissedemez.
çobanı öldüren koç videosu
-
acı bir ölümle ölmüş çoban içeren video.
ancak çoban en yapmaması gereken şeyi yapmış ve her seferinde başını yukarı kaldırmıştır.
benim uzaktan bir akrabam da çok güçlü bir koçun saldırısına uğramış ancak ondan kurtulmuştu. ben de o anlattığı zaman öğrenmiştim, koç saldırısından kaçma şansı yoksa yapılacak en iyi iş dümdüz yere yatıp başı korumakmış. çünkü koç başını yere çok yaklaştıramaz, eğebildiği kadar eğip vursa da ayakta olduğu kadar güçlü vuramazmış. bu da kaçmak ya da bir şekilde kurtulmak için şans tanırmış.
videoda da aynı durumu görüyoruz. adam yerdeyken koç saldırsa da ya kafaya vuramıyor ya da sağlam vuramıyor ama ne zaman doğrulsa doğrudan başına vuruyor.
zampara seyfettin
-
zampara seyfettin, doksanlar neslinin unutulmaz filmlerinden biridir. yaza girmeye yakın, televizyon ekranlarında bu filmi defalarca kez izlemişizdir. kazık kadar olmama rağmen geçenlerde oturup filmi bir kez daha seyrettim ve çocukluğumda olduğu gibi yine fütursuzca eğlendim.
doksanlarda malumunuz türk sineması çok zor yıllar geçirdi. "yeşilçam öldü, yaşasın yeni türk sineması" sloganları altında hiç de kolay bir doğum anı yaşamadık. doğum oldukça sancılı geçti. ve bu sancılı dönemde yapımcılar, pahalı filmler çekip filmlerinin gişede batışını izlemek yerine ucuz televizyon filmleri çekmeye yöneldiler. masraftan kısabildikleri kadar kısıp çektikleri bu filmleri, sinema salonları yerine televizyon ekranlarında seyre sundular.
bu minvalde çekilen ve ismini anabileceğimiz birkaç film olmakla birlikte "zampara seyfettin" filminin yeri her zaman ayrıdır. tam bir çöp film olmasına rağmen nasıl olur da bu denli sevildi insan gerçekten hayret ediyor. senaryo deseniz kötü, kurgu deseniz yalapşap, oyunculuklar osman cavcı dışında dökülüyor. gerçi dilek pamirtan'ın da hakkını yememek lazım. o da elinden geleni yapmaya çalışmış. ancak kalan oyuncular için aynı şeyi söylemek mümkün değil. filmi izlerken bilerek kötü oynadıklarını düşünmeden edemiyorsunuz. çünkü bilerek ve isteyerek bu denli kötü oynayabilirsiniz anca. yönetmen ünal küpeli, cavcı ve pamirtan dışındakilere "ne kadar kötü oynayabiliyorsanız oynayın" demiş sanki.
fakat mucizevi şekilde bunca ucuzluğun, basitliğin ve kalitesizliğin içinden harika bir film ortaya çıkmayı başarıyor. bunun birkaç sebebi var aslında. birincisi, başta da dediğim gibi osman cavcı'nın canlandırdığı "acıbademli seyfi" karakterinin muhteşem keyifli bir karakter olması. bu karakterin güzelliğinde, cavcı'nın payı yadsınamaz zaten. karşısında dökülüp giden oyunculara rağmen tüm ciddiyetiyle ele almış karakterini. ve cavcı, her haliyle sempatik, ara sıra itici ama itici olduğunda bile sevimli, temiz kalpli ve her daim yanınızda olmasını isteyeceğimiz saflıkta bir karakter sunmuş bize. yani filmin en büyük artısı, acıbademli seyfi karakterinin ta kendisi.
bunun dışında filmin oldukça akıcı bir kurgusu var. hatta ders niteliğinde bir akıcılıkta ilerliyor film. gereksiz detaylarda boğulmadan bam bam konuya giriyor ve başladığı gibi ilerleyip gidiyor. filmde izleyeni boğmayacak düzeyde sürekli bir hareket var. zaten kısa olan süresi boyunca filmden bir saniye bile sıkılmıyorsunuz.
ve filmin hala seviliyor olmasının en büyük sebebi de bize çocukluğumuzu hatırlatıyor oluşu. daha filmin jeneriği akar akmaz ve grup vitamin'in bu filmle iyice özdeşleşen zonta isimli şarkısı çalmaya başlar başlamaz aklımıza, okulların kapanmasını iple çektiğimiz ve yaz tatiline girmeyi heyecanla beklediğimiz o güzel günler düşüveriyor.
yazlığa gidiyor zonta
dondurması elinde
çorap üstü sandaletler
...
7002 bitcoin yüklü cüzdanın şifresini unutan adam
-
mermer merve mermer merve mermer merve yi denemediyse denemesi gereken kişidir.
14 şubat 2021 13 vatandaşımızın şehit olması
-
tercümesi "esirleri kurtarmaya gittik, kurtaramadık. üstüne rütbeli personel kaybettik ama başarılı olduk." olan açıklamadır.
gerçekten çok başarılı olmuşsunuz, tebrikler. keşke bu büyük başarıyı çarşamba günü müjdeleseydiniz.
12 kasım 2021 metropoll anketi
-
yine akp'nin bu kadar alması mümkün değil diyenler gelecektir ama bence normal sonuçlar.
bu düzenden nemalananları, akp sayesinde torpille işe girenleri, iş alanları, zır cahil çomarları toplayınca bu çıkıyor.
komşunun getirdiği aşureyi çöpe dökmek
-
işte komşu ne bilsin, karşıdaki kişiyi insan sanıp veriyorlar.
bizim ülkede iyilik yaparsın arkandan enayi derler, salak derler, gelip burada veya çeşitli yerlerde dalga geçer laf söylerler.
yakında iyilik içeren bir tane bile geleneğimiz kalmaz. gelenek dışı da iyilik kalmaz. siz iyi niyetli insanları salak yerine koyarsanız günün sonunda kimseden destek bulamayınca kimin salak olduğunu anlarsınız.
sadece ideal bir dünyada girilebilecek diyaloglar
-
- alo, ben kredikartımı iptal ettirmek istiyorum.
+ siz söylerken ettik bile.