ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
acemi asker komutan diyalogları
-
silah dağıtımı (g3 ve kasatura) yapılmıştır. biraz saf bir çocuk olan kemal' in kasaturası çaktırmadan alınıp saklanmıştır. kasaturanın yokluğunu farkeden kemal, etrafındakilere sormuş ama cevap alamamıştır.
kemal: (haykırarak) gomtanım! kılıncımı çalmışlar!
biz: puahaha.
uzman çavuş: gülmeyin lan ibneler, kim aldı senin kılıncını?
kemal: bilmiyom gomtanım.
uzman çavuş: verin lan adamın kılıncını!
sözlükçülerin karşılaştığı efsane yobazlıklar
-
10 yıl kadar önce; o zaman 80 yaşında annem. bastonuyla yürüyor her sabah. cübbeli genç bir kopil anneme yaklaşıyor.
-namazınızı kıldınız mı?
- (anneciğim gözleri görmüyor net, mahallenin hocası sanıyor) kıldım efendim.
(mütedeyyindir anacım, her sabah kılar-dı)
-neden başınızı örtmüyorsunuz?
- (annemde şafak atıyor tabii) bana bak!!!@!@!@!
baş örtmek ne zaman moda oldu? !?
bastonuyla da kovalıyor adamı...
sonradan öğreniyor o namazı soranın da genç bir delikanlı olduğunu, cübbe içinde adam sanıyor kendini gerzek...
ben danla bilic sorularınızı bekliyorum
-
ilerle ablacım. dükkanın önünü kapatma.
c. başkanının odtülü öğrencileri çaya davet etmesi
-
"kucaklayıcı devlet" oyununa sarıldıklarına göre demek ki saray'da işler hiç iyi gitmiyor.
edit : klasik "17 senedir senin yaşantında ne değişti bir söylesene , alkolün gece gezmelerin vs. neyine engel oldu bu iktidar ?" söylemli aymazlığı granitleşmiş vatandaşlarımızın da dikkatini çektiğine göre doğru mesajı veren entry olmuş, elinize sağlık.
zevk alınan ufak sapıklıklar
-
pudingin soğumuş pürüssüz yüzeyini öpmek.
hamas'ın yaptığını türkiye'de yapmak zorundayız
-
(bkz: islam çok güzel gelsene)
bakin degerli insanlar, gercek muslumanlar budur.
bunlarin eline guc gectiginde, inanmayanlarin emdigi sutu burnundan getirirler.
serdar ortaç şarkılarında geçen mükemmel sözler
-
'kırkından sonra amcam çeker halayı
amcamın zamanında halay mı vardı?'
bu hayatın anlamını sordurtur kişiye.
günün 18 saati çalışan otobüs bozulunca şaşırmak
-
akıl ve mantık yoksunu bir bünyenin metrobüsleri korumak adına uydurduğu saçmalık olsa gerek.
ulan dallama bu otobüsler günde 18 saat çalışmak ve binlerce insanı taşımak için dizayn edilmedi mi? yani görevleri bu... uçaklar da günde 14-18 saat uçuyor. hatta hiç durmadan 18 saat uçan uçaklar da var. çalışma şartları da ağır. kaç bin metreye çık, bilmem eksi kaç derece, basınç düşük, in çık in çık... e iyi o zaman onlar da bozulsun, en fazla düşerler ne olacak ki. böyle mantık olur mu?
günlerce, aylarca ve hatta yıllarca hem de oldukça ağır şartlar altında hiç durmadan çalışan makinalar var... ama çalışıyorlar... çünkü bu iş için dizayn edilmişler. doğru ekipmanı doğru işte doğru bir şekilde kullanınca arızalar da iyice azalacaktır. ama sen o iş için dizayn edilmemiş makinayı al getir, bozulunca da şartlar ağırdı, hiç durmadan çalışıyordu de... olacak iş mi?
dediğim gibi bu otobüslerin işi bu. günde 18 saat çalışıp binlerce yolcu taşımak... şartlar bu... ve otobüsler bu iş için dizayn ediliyor. ve onun için 2-3 milyon lira ediyorlar... sağlam olsun, dayanıklı olsun, bozulmasın, ekonomik olsun diye o kadar para veriliyor.
yahu ortadaki salaklık karşısında dilim tutuluyor... ne mantıksız insanlar var be!
hastanede yangın çıkar, yoğun bakımdaki hastalar ölür, sağlık bakanı çıkıp zaten öleceklerdi diye açıklama yapar. aynı mantık, daha da doğrusu aynı mantıksızlık...
vedat milor'un mansplaining ile suçlanması
-
pinar'in israrla ingilizce yazmasindan anladigim kadariyla kalitesiz bir insan, gerisi faso fiso.
anadolu sigorta'nın ryu'lu aduketli reklam filmi
-
https://www.youtube.com/watch?v=tc-5rt3tgzq
çığır açıcı..
arabam yok ama bu reklam için kasko yaptırabilirim anadolu sigortaya.