hesabın var mı? giriş yap

  • bu uygulama denizi temizlemek ya da kökten bir çözüm bulmak için yapılmıyor. şu anda özellikle deniz tabanının dışarısıyla bağlantısı kesildiği için doğal olarak oksijen miktarı da ciddi oranda azalmış durumda. bu yüzden deniz dibine oksijen verilerek canlıların ayakta kalabilmeleri sağlanıyor. bakan da almış eline bir cihaz denize indiriyor -ki senin neyine? o da ayrı mesele.
    keşke burada boş boş yazmak yerine, bu tür uygulamaların nerelerde ne için yapıldığını teknik olarak açıklayacak ve ne derece işe yarayabileceğini tartışacak insanlar olsa.

  • hergün televizyonda halka açıklama yapan ukrayna başkanı bugünkü konuşmasında çarpıcı açıklamalar yaptı.
    satır başları:
    ben dahil herhangi bir politikacı, eski politikacı, iş adamı ya da üst düzey devlet adamı vip işlemi görmeyecek. herhangi bir özel hastanenin vip işlemi yaparak birisini kabul ettiğini öğrenirsek hastaneyi kapatacağız. sizler de sıradan insanlarla aynı hizmeti alacaksınız. aynı hastanelere gideceksiniz. ayrıca tedavi için isviçre'ye, israil'e gidemeyeceksiniz. belki sonunda bu ülkeyi 28 yılda (sovyetlerden ayrıldıkları zamandan bahsediyor) nasıl bu hale getirdiğinizi anlarsınız.
    çin ile çok sıkı işbirliği yapıyoruz. bize test ve korunma malzemesi konusunda çok yardımları oluyor.
    taksi şoförlerine ayrıca teşekkür ediyorum. bu dönemde sağlık personelini hastanelere ve evlerine ücretsiz taşıyorlar.
    sıkıyönetim kurallarını bozanlar hapisle cezalandırılacaktır.
    yemek ve ilaçları yüksek fiyatla satanlar hapisle cezalandırılacak.
    üniversite öğrencilerini dışarı atanlara hapis cezası verilecek.
    vergiler salgın geçene kadar kaldırıldı.
    elektrik ve su fiyatları yarıdan fazla düşüldü.
    yaşlılara yiyecek yardımı. (bu zengin bir işadamının yardımı)
    tüm hastane hizmetleri ücretsiz verilecek.
    instagram linki

  • yaşlandıkça cimri olanmış.

    "şimdi ucuz kıyafetler giyiyorum, zara, h&m, forever 21, bershka...
    bazen massimo dutti bile pahalı geliyor.
    “altı üstü askılı bir elbise için o para değmez!” diyorum.
    parayı, iyi çantaya ve iyi ayakkabıya harcamayı tercih ediyorum.
    geçenlerde istanbul’da network bile pahalı geldi, anlayın halimi!
    e yaşlanıyorum ya, biraz da cimri oluyorum."

    massimo dutti ve hatta network bile pahalı gelmiş düşünün, gözlerim doldu şu an.

  • son 3 senedir paylaştığım verileri 2023 sonuçları ile güncelleyeyim:
    2020: türkiye'nin internet hızında 117. olması
    2021: türkiye'nin internet hızında 124.lüğe gerilemesi
    2022: türkiye'nin 2022'de internet hızında 119. olması
    2023: bir ileri bir geri gidişimiz bu yıl da sürmüş ve 8 sıra kaybetmişiz.

    cable.co.uk'in her yıl düzenli olarak yayınladığı çalışma bu yıl, 220 ülkede, 300 milyon (300.794.011) farklı ip'den yapılan, 1.29 milyar (1.291.102.926) hız testi değerlendirerek oluşturmuş.

    2022'de olduğu gibi 2023'de de 220 ülkeden veriler alınmış. 2022'deki yükselişimizde 224 yerine 220 ülke verileri kullanılması da etkiliyken, bu sene ülke sayısında bir fark bulunmuyor. bu nedenle net olarak geçen yıla göre 8 sıra kaybettiğimizi söyleyebiliriz.

    global internet hızı ortalaması, 2017 yılında 7,40 mbps, 2018 yılında 9,10mbps, 2019 yılında 11,03 mbps, 2020 yılında 24,83 mbps, 2021 yılında 29,79 mbps, 2022 yılında 34,79 mbps olurken, bu sene %31 artışla 45,60 mbps'ye ulaşmış. türkiye'nin 2023 yılında 16 mbps olan ortalama internet hızı ise %55 artışla 24,84 mbps'ye yükselmiş.

    en hızlı 5 ülkedeki ortalama internet hızı, en yavaş ortalamaya sahip 5 ülkeye göre 107 kat daha yüksek çıkmış. 2021'de bu ortalama 202 kat, 2022'de ise 229 kat yüksekti. son 5 ülkede, kağıt üzerinde ciddi hız artışı görülmüş olsa da bu 5 ülkenin ortalama internet hızının 2.20 mbps olduğunu da belirtelim.

    listedeki ilk 10 ülke:

    1) jersey: 264,52 mbps
    2) lihtenştayn: 246,76 mbps
    3) makau: 231,40 mbps
    4) izlanda: 229,35 mbps
    5) cebelitarık: 206,27 mbps
    6) andorra: 190,40 mbps
    7) lüksemburg: 162,21 mbps
    8) tayvan: 153,51 mbps
    9) fransa: 152,45 mbps
    10) hollanda: 142,49 mbps

    türkiye ve alt ve üstünde bulunan 5'er ülke:

    122) bonaire: 26,27 mbps
    123) guam: 25,75 mbps
    124) hırvatistan: 25,72 mbps
    125) arnavutluk: 25,36 mbps
    126) nikaragua: 25,28 mbps
    *127) türkiye: 24,84 mbps
    128) el salvador: 23,56 mbps
    129) guatemala: 23,26 mbps
    130) amerikan samoası: 22,01 mbps
    131) özbekistan: 21,67 mbps
    132) sri lanka: 21,23 mbps

    listedeki son 10 ülke:

    211) burundi: 3,70 mbps
    212) etiyopya: 3,54 mbps
    213) kamerun: 3,16 mbps
    214) tacikistan: 2,98 mbps
    215) wallis ve futuna: 2,72 mbps
    216) ekvator ginesi: 2,70 mbps
    217) doğu timor: 2,50 mbps
    218) suriye: 2,30 mbps
    219) yemen: 1,79 mbps
    220) afganistan: 1,71 mbps

    kaynak: cable.co.uk

    her yıl olduğu gibi bu yıl da boş geçmeyeyim: bu sonuçta, türk telekom ile beraber peşkeş çekilen ana iletişim kablolarının da etkisi mevcuttur. olması gereken bunların ve mevcut şehir içerisindeki altyapı ağının devlet kontrolünde bırakılması, geliştirilmesi ve firmalardan lisans ücreti alınarak rekabet ortamı yaratılmasıydı... türkiye'yi internete bağlayan sualtı iletişim kabloları

  • aman beşiktaş ve fenerbahçe taraftarları, burada lütfen ''omurgasız, bilmem ne'' diye yazmayalım. yarın öbür gün kendi takımlarımız huzura çıkınca kıvırtmayı beceremeyiz çünkü. maalesef ülkede işler böyle yürüyor, bunun galatasaray'ı, beşiktaş'ı, fenerbahçe'si yok.

    not: beşiktaş.

  • lisedeyken sen yeterince çalışmıyosun diye beni dışlayan, boğaziçi istediği halde adana'da okuyan ve 2 yıldır hala düğün fotosu paylaşan arkadaşın koçişli herhangi bir postunun altına boğaziçi diploması fotosu ve ahahahahha yazmak. yapamıyorum.

  • fenerbahçe'nin son maçı* kazanamaması ilahi adalet olabilir mi? sorusuna "dünyada kötü giden bu kadar çok şey varken tanrı'nın bir maçla uğraşacağını sanmıyorum" demiş topçu.

  • witcher, orta çağ fantazyası türünde en sevdiğim yaratı. ama aynı olumlu duyguları, yaratıcısı andrzej sapkowski için paylaşamıyorum. kendisi hakkındaki izlenimim, hayatla ve kendisiyle barışık olmayan, iki yüzlü huysuz bir adam olduğu yönünde. eserler ve yaratıcılarını ayrı değerlendirmek gerek...
    eserin oyun haklarını tamamen yasal ve sorunsuz olarak satın alan genç ve hevesli oyun yapımcılarına demediğini bırakmamıştır. ki o gençler witcher oyunlarını sapkowski'nin romanlarına bir aşk mektubu gibi yazmış, oyunların başarısı üzerine yapmalarına gerek olmadığı halde sapkowski'ye fazladan para vermeyi teklif etmişlerdir. sapkowski bunu önce reddetmiş, sonra dava açarak para istemiştir. gençler gene efendiliklerini bozmamış ve ödeme yapmaktan mutlu olacaklarını dile getirmişlerdir.
    george r. r. martin gibi pozitif, fanlarıyla arası iyi, dizi olsun oyun olsun eserinin her türlü multimedya uyarlamasına tam destek veren kafa bir adam olması şart değil. ama bari alan moore gibi sarsılmaz bir duruşa sahip olsun. moore, eserlerinin film uyarlamalarıyla çok güzel para kazanabilecekken sklemez bir tavırla bu uyarlamalardan gelecek parayı reddetmiş ve isminin filmlere eklenmesini yasaklamıştır. tutumunu fazla agresif bulsam da kararlılığı ve idealizmi için saygı duyuyorum.
    oysa ki sapkowski, iyi para aldığı boktan witcher netflix dizi uyarlaması için methiyeler düzmekten geri kalmamıştır. o zaman cd projekt red'in günahı neydi? tek sorun sapkowski'nin zamanında oyun haklarını ucuza satması ve ödemeyi satışlardan elde edilecek kara göre değil tek seferde sabit tutar olarak istemesiydi. ki ekonomist bu adam güya.
    eserine bu derece tutku ve sadakatle yaklaşacak uyarlamalar her yazarın rüyasıyken, sapkowski geçmişteki tamamen kendi hatası olan kararın gölgesinde yaşayan aksi bir ihtiyar olmayı tercih etmiş, her daim parayı ön planda tutmuş, eserinin onore edilmesini hiç umursamamış ve bu tutumuyla kendi saygınlığına kalıcı bir zarar vermiştir.

    edit: parası mı bitti, hevesi mi geçti bilinmez, artık netflix dizisine de sallamaya başlamıştır. *