ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bir erkekle bir kız gerçekten arkadaş olabilir mi
-
"hiçbir erkek birlikte olmak istemeyeceği bir kızla yakın arkadaş olmak istemez." tespitiyle freud amcamızın yıllar önce cevapladığı sorudur.
aksini iddaa eden hatun kişilere de sorular hazırladım.
"çok yakın bir arkadaşınız olan soner'le film izliyorsunuz? soner bir anlık hatayla dudaklarınıza yapıştı ve sizi öpmeye başladı. tepkiniz ne olurdu?
cevabı biliyorum.
- evet tokat atardınız.
- ağzına sıçardınız.
- doğduğuna pişman ederdiniz dimi? *
pekii. '' bir anlık hatayla soner'in dudağına yapışan siz olursanız? soner tokatı nereye atar? ''
konu kapanmıştır.
en çok kompleksli insan barındıran meslek grubu
-
mimar.
adam 3+1 umraniyede daire ciziyor kendini sanatci zannediyor amk.
debedit: arkidaşlar o kadar yazdığım uzun uzun entari varkene siz gidip bunu debeye sokmuşsunuz olacak iş değil, lütfen gidip diger bilgi icerikli yazilarimi okuyun. şaka lan şaka yazdiklarim hepsi aynı amk, debe'de hep bundan şikayet etmek istemisimdir :)
ayrıca komplekssiz mimarlardan özur diliyorum uzerlerine alinmasinlar, ben de mimarim genelleme yapmadim :)
sahibinden.com'daki barok tarzı döşenmiş daire
ölü bedene dokunmak
-
babanı görmek ister misin? dediler.
istemem mi? babamdı o benim. sarılacaktım bile. boylu boyunca yatıyordu yatakta.
günlerdir başında beklediğimiz gibi. ama yüzünde acı çeken bir ifade yoktu sadece.huzurlu bir.. bir.. bir..
evet huzurlu bir gülümseme vardı sanki. sarıldım. dudaklarımı yavaşca yanağına dokundurdum.
soğuk bir mermeri öpmek gibiydi.
"baban öldü"den daha acı, daha soğuk, daha şok edici bir şeydi bu.
o zaman ölüm'ü anladım ben.
yıllar sonra, "anneni görmek ister misin?" dediklerinde yüksek sesle "hayır" deyişimdeki garipliği aşırı üzüntülü oluşuma bağladılar.
oysa ben soğuk mermere değil, anneme dokunmak isterdim.
anlatamazdım. anlatsam da faydası yoktu zaten.
lavaboya kusmak
-
eşimin yaptığı eylemdi. kızımıza hamileydi. allaam o ne kusmalar. arabayı filan yolda durdurup kaldırıma yapacak kadar. o kadar ani olurdu ki bu his, kusulacak yerin müsaitliği vs. hiç önemli olmazdı. banyoya koştuğunda da klozete yetişemezdi mecburen lavaboya.....
bir gün, yine o klozeti temizlerken farkettim, hiç rahatsız olmadığımı. sonra bu kusmalara sebep olan o küçük kız yüzüme kustu başka bir gün, kustu dediğim içtiği tüm sütü çıkardı şerefsiz. o zaman da hiç rahatsız olmadım. hatta gülmekten sütün bir kısmını çocuğa geri püskürttüydüm.
velhasıl hep öyle içilen, sıçılan, iğrenilen ortamlarda olmuyor bu iş diyip, aile bakanlığı kamu spotuna çeviririm mevzuyu.
iğne yaptığı kadına whatsapp'tan yazan adam
çeyrek altına yeni isim önerileri
-
çeyrek altının 800 tl'ye dayanması sonucu artık çeyrekliği kalmamıştır.
daha kuvvetli bir ismi hak etmektedir.
önerim; 15 temmuz demokrasi altını.
sen çok iyi birisin diyen kız
-
"kimse iyi dediği birine âşık olmaz... aşkın iyilikle ilgisi yoktur."
-ahmet ümit
rbmk
-
açılımı ''reactor bolshoy moshchnosty kanalny'' (high-power channel reactor) olan, çernobilde de kullanımış rus yapımı nükleer reaktör tipi.
(bkz: çernobil faciası)
genel değerlendirme:
işletme yönünden karmaşık olup operatöre fazla iş düşer. nominal çalışma gücünün % 20 ve altındaki değerlerde kararsızlık ve kontrol edilme zorlukları vardır. kontrol çubukları hız ve reaktivite yönünden tüm kaza senaryolarını önleyebilecek şekilde tasarımlanmamıştır. bilgisayardan gelen bilgileri kullanıp değerlendiren ve insan müdahalesini en aza indiren bir otomatik reaktivite kontrol sistemi yoktur. rusların güvenlik felsefesinde insan faktörü, otomasyona nazaran daha ön plana alınmıştır. bu durum, insan-makina etkileşmesini arttırmakta ve buna bağlı olarak insani hataların fazlalaşmasına yol açmaktadır.
kaynak : türkiye atom enerjisi kurumu
bulunduğu ülkeler:
11 adet rusya - aktif
1 adet litvanya - aktif
1 adet ukrayna - kapandı
yıldırım demirören'in kızına aldığı araba
-
o değil de adamın kızı kendisine, kendisinden daha çok benziyor.
sarunas jasikevicius
-
fenerbahçe beko'nun çok yüksek ihtimalle yeni koçudur.
saras oyunculuğundan beri çok sevdiğim ve hocalığının da çok başarılı olacağına inandığım bir isimdi. artıları ve eksilerine bakacak olursak;
önce artıları değerlendirirsek, her ne kadar barcelona macerası fiyaskoyla bitse de elit koç seviyesinde değerlendirilebilecek bir koç ve şu kısıtlı piyasada gidilebilecek en yüksek profilli isim kendisi. camiayı çok yakın tanıyan, kulübün ekmeğini yemiş ve alışma zorluğu yaşamayacak biri. stil olarak zeljko obradovic ekolünden gelme, oyunun her anına hükmetmeyi ve her anını planlamayı seven bir koç. düşük bütçeli ve yüksek bütçeli takımlarla f4 görmüş, büyük bütçeliyi pek yönetemese de düşük bütçeli, komutanının her dediğini dinleyen asker zihniyetli oyuncularla oldukça başarılı olmuş bir isim. büyük bütçeli dönemindeki hatalarından ders aldıysa, sıkıntılı taraflarını yontabilirse verim verebilir. özellikle zalgris dönemindeki havasını yakalarsa avrupa basketbolunda gerçekten ikinci obra dönemi başlayabilir.
eksileriyse her ne kadar kağıt üstünde başarılı sayılabilecek gibi görünse de beklentinin çok altında kalan barcelona kariyeri. barcelona 'ya giderken bize de ucundan laf çakıp başka hiçbir takım söz konusu bile olmadı sadece burayı düşündüm diye koşa koşa gidiyordu, en sonunda sertaç'ı vesely'nin önünde oynatmak gibi saçmalıklar içine girdiği zamanlarda kovuldu. barcelona'nın o dönemki muhteşem kadrosuna rağmen her zaman beklenti altında ezildi, hiçbir hedefe tam manasıyla varamadı. formsuzluğunun yanında çoğu oyuncuyla kanlı bıçaklı hale geldi, sahaya istediği oyunu bir türlü yansıtamadığından saha kenarında bağırıp çağıran, obra özentisi vasat muamelesi gördü. kanlı bıçaklı olduğu iki oyuncu da şu anda fenerbahçe beko kadrosunda bulunuyor, bu durum başlı başına bir facia yaratacak düzeyde. derya ve sertaç'ın bulunduğu yönetimden de başka bir saçmalık beklenmezdi.
artıları ve eksileri şu anda ne olacağına dair hiçbir ışık sunmuyor, bu hikaye çok iyi de bitebilir çok kötü de. sadece tek kesin olan şey yönetimin değişip farklı bir yapılanmayla devam edilmesi halinde saras'ın da bir şeyler yapabileceğine dair çok daha büyük umutların olacak olması.