ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
zevk alınan ufak sapıklıklar
-
elimi yıkadıktan sonra küçük su damlacıklarını kızgın tavaya savurmak. cıs cıs sesleri eşliğinde dans edip kendinden geçmek. evet.
10 yaşındaki öğrencisini isteyen öğretmen
-
akp dönemi öğretmenidir. ne eksik ne fazla.
burak yılmaz
-
gol sonrasi sevinci cok itici. evet. deplasmanda rakibi susturuyor ve ronaldo'nun hareketini aynen kopyaliyor.
gozlerimiz 4-5 gol gerideyken deplasmanda gol atip rakibe sus isareti yapan pembe yanakli kezban tuncay sanli'yi ariyor.
anne oğul diyalogları
-
istisnasız her haftasonu canım anamla mezarının başında yaptığımız sohbetlerdir. yalnız ben konuşurum anam sadece dinler oğluna cevap vermez.
nazlı ılıcak
-
kendisi annem olsa huzurevine bırakır kaçardım.
türkiye insanının çirkin olduğu gerçeği
-
güzellik kavramı göreceli olmakla beraber, genetik miras güzel olmaya yetmez. başka şartlar da gerekir. (genellemeler bütün kötülüklerin annesidir)
maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi'ne göre insan ihtiyaçları temel ihtiyaçlar ve üst düzey ihtiyaçlar olarak ikiye ayrılır.
temel ihtiyaçlar;
1. temel ihtiyaçlar (yeme, içme, şu)
2. güvenlik ihtiyaçları (barınma, tehlikeden korunma)
3. ait olma, sevme, sevilme ihtiyacı (kız arkadaş, bir gruba girme, statü kazanma)
4. saygı, saygınlık ihtiyacı (başarılı olmak, isim yapmak)
üst düzey ihtiyaçlar;
5. bilme, anlama ihtiyacı (dünya turuna çıkma)
6. estetik ihtiyacı (sanatsal ve kişisel tatmin)
7. kendini gerçekleştirme ihtiyacı (emekli olup, kendi domatesini yetiştirmek)
amerikalı psikolog abimiz abraham harold maslow'a göre insan ihtiyaçları seviye seviye ilerler. yani bir insan açken telefon modelini, güvenlik sorunu varken tiyatroyu, geçim sıkıntısı varken dış güzelliğini düşünmez. ülkemiz yıllarca terör sorunu, darbeler, işsizlik, enflasyon, daha özelde aile baskısı, evlen baskısı, erkek şiddeti gibi sorunlarla uğraştı durdu. insanlar spora, sanata, kendilerine vakit ayıramadılar. çünkü daha önemli sorunları vardı; para kazanmak, dedikodu çıkmasın diye evlenmek, töre cinayetine kurban gitmemek için evlenmek, çocuk yapmak vs.
kimse kız çocuklarına da erkek çocuklarına da fikirlerini sormadı. evlendirdiler, ya istedikleri işte çalıştırdılar ya çalıştırmadılar. ses çıkaranı dövdüler. mutsuz nesiller yarattıklar. mutsuz, geçim sıkıntısı çeken insanın nasıl göründüğü, nasıl koktuğu, vücut hatları, saçı, makyajı, dişi, game of thrones umrunda olmuyor maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre.(istisnalar vardır tâbi)
mutlu, refah seviyesi yüksek insanlar mutlu nesil yetiştiriler, mutlu nesiller kendilerine bakarlar, spor yaparlar, hobi edinirler. hem fiziksel hem ruhsal olarak yetişir giderler...
önce fakir bir ailede dünyaya gelmiş ünlülerin 15-20 yaş arası hallerine bakın sonra da 30 yaş civarı hallerine bakın. para, mutluluk, imkan ve istek olunca insan kendini hem fiziksel hem ruhsal olarak değiştirip, geliştirebiliyor.
başka ülkelerden örnek vermek gerekirse hindistan'da bir bollywood'un kadın yıldızlarına bakın bir de sokaktaki kadınlara bakın. bollywood yıldızları dünya çapında güzellikleriyle göz kamaştırırken sokaktaki kadının yüzünden acı, korku eksik olmaz. çünkü 15-16 yaşında zorla evlendirilmiştir, şiddet görmüştür, tacize uğramıştır, değil okumak için kitap tuvaleti bile zor bulmuştur.
son olarak 1-2 ülke dışında spor ve sanatta başarılı, söz sahibi ülkelerin hepsinin refah seviyesinin yüksek olduğuna hepiniz dikkat etmişsinizdir. işsizlik, iç savaş, siyasi-ekonomik krizler, salgın hastalıklar, kıtlıklar varken sanat ve spor ilgi görmez.
edit; ekleme.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ilkokul 2'ye giden kuzenime yaş problemi çalıştırırken:
ben: bak şimdi sıra arkadaşının yaşı seninkinden 1 fazlaymış ikizin yaşlarının toplamıysa 15 miş. bu durumda sıra arkadaşının yaşını nasıl bulursun?
kuzenim: sıra arkadaşım değl mi döner sorarım sen kaç yaşındasın diye!
tupac ölmedi
genç annelerdeki bebeğime dokunma şımarıklığı
-
bekar bir erkek olarak haklı bulduğum kadınlardır.
mk kim neye dayanarak pis elleriyle benim bebemi elliyor.
bunun tenhada sikini kaşıyanı, burnunu karıştıranı var.
kimseyi bebemin yanına hayatta sokmam lan.
edit: başlık başa kalmış.
umut sarıkaya
-
-pardon ben borcam almaya gelmistim ama..
-25 yil once bir borcam uretmistik beyefendi, ondan sonra uretmedik.. o butun turkiye'yi dolasiyor..
-nasil? anlamadim..
-soyle soyleyeyim.. en son ne zaman borcam gecti eline?
-evlendigimde hediye gelmisti..?
-sen ne yaptin ona?
-kutusunu acmadan kaynimin nisanina hediye olarak goturdum..
-simdi taslar yerine oturdu mu kucuk sincap. hadi beni yalniz birak...