ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
haftanın günlerine bir renk vermek
-
dün siyahtır
bugün beyaz
yarın pembe..
sinan çetin ve rüzgar çetin'in tahliye pozu
-
bilmesek bunların bir yakınına sarhoş bi şoför çarpti da öldürdu sanacagımız poz.
tokyo'da 2 bisikletçimizin de pes etmesi
-
şimdi "hayatında hiç spor yapmamış insanlar eleştirmesin!!"ciler damlar. eleştireceğiz amk, yarışı 85 kişi bitirmiş, bizimkiler neden bitirememiş? en azından finishi gör, hiç mi utanmayacaksın dönerken. maltepe sahilde isbike ile antrenman yapsaydınız keşke aq.
gonca vuslateri
-
"...bu ülkenin en az paraya en sevilen karakterini oynamış oyunculardanım..."
samanyolu tv dizilerinde oynayan kimsenin tanımadığı biri iken, kendisine dizide rol verip tanınmasını sağlamış gülse birsel'e büyük terbiyesizlik yapmış.
ki eylem rolüyle aldığı aylık ücret de bugünün parasıyla 60 bin tl'ye denk geliyor.
sonra vasfiye teyze tutunca aldığı ücret iki katına çıkarılıyor. vasfiye teyze olarak oynadığı mediamarkt reklamından 600 bin dolar kazanıp 2014 yılında istanbul boğazındaki bebek'ten 1.5 milyon tl'ye daire alıyor.
dizide oynadığı zamanlarda da çok mutlu olduğunu söyleyen de yine kendisi.
sorarlarsa baget ekmeği bölüp pul biberle yutuyordum dersin, kim bilecek.
nankör ki ne nankör.
(bkz: yalan dünya)
~
ek: haberde pürüz çıktı dense de vasfiye teyze'li reklam, izleyenlerin de hatırlayacağı gibi tv'lerde yayınlanmıştı.
giffen paradoksu
-
ekmeğin fiyatının artmasıyla tüketiminin de arttığını gören giffen'in ileri sürdüğü çelişki. fiyatı artan şeyin tüketiminin azalacağı görüşüne aykırı gözüken bu olay gerçekte bir paradoks değildir tabii ki. çünkü ekmek fiyatındaki artışla birlikte diğer yiyeceklerin fiyatları da artmakta ve yoksul insanlar diğer besinleri yememekte ve daha çok ekmek yemektedirler.
17.45'te evden çıkıp 17.30'da işte olan insan
-
iş yerine 24 saat mesafede oturan insan. acilen yeni bir iş bulmalı.
lahmacunu içine soğan koyup eliyle yiyen kız
-
lahmacuna soğanlı diye burun kıvırıp burger king'de soğan halkası yiyenlerin beğenmediği kızdır.
posta gazetesi yazarının alıntıladığı ekşici
-
üzülerek söylüyorum ki benim.
yapansa 07.12.2013 tarihinde şu entry'imde yazdığım bilgiyi bire bir 11.12.2013 tarihinde mandela’nın mirasını açıklıyorum! başlığı ile kendi köşe yazısında kullanan candaş tolga ışık'dır.
şimdi sözü alıp kendi köşesine taşımasında bir sorun yok. *
heyhat * sözü söyleyen kişiyi zerre araştırmadan türkiye çapında bir gazetede ve onlarca haber sitesinde yayımlanması akıl alır gibi değil.
hem entryimde hem de köşe yazısında da yazıldığı gibi sözün sahibi detlef schrempfmiş gibi lanse edilmiş.
inanılır gibi değil lan.
peki kim bu detlef schrempf ?!!?
üşenenler için belirtiyim. * detlef özellikle jordan'ın ligi domine ettiği yıllarda bulls'a kafa tutan ama şampiyonluğa ulaşamayan seattle supersonics'in almanya doğumlu kısa forveti.
bırakın mandela'yı, adam siyahi oyuncuların büyük çoğunluğunu oluşturduğu nba'in 90'lı yıllarda dikkat çeken 3-4 beyaz oyuncudan biri. şaka gibi lan.
emeklilik günlerinde de pek mandela ile ilgileniyor gibi görünmüyor.
hadi benim uydurduğum bir söz - kişi ilişkisi ekşiden okunup köşeye konuyor, bu sözü söyleyen adam kimdir, nedir 10 saniye ayrılıp bakılmaz mı ? bakılmıyor.
siyasetçisi ayrı gazetecisi ayrı çılgın bu ülkenin.
yavuz bingöl'e utanmadan saldırdılar
-
"ayrıca milleti donuna kadar soyarken de utanmadık" diye devam etmesini bekledim, etmedi.
ölse de kurtulsak artık.
akbank
-
akaryakıt istasyonuna gidip depoyu doldurdum. içeriye kartla ödemeye gittim, ulan ne temassız ne de şifreli işlem yapılıyor. adama iban ver eft yapayım dedim bu seferde uygulaması çalışmıyor. şimdi bir arkadaşımı aradımki nakit getirsin. düştüğümüz duruma bak, rehin kaldık amk.
rezilsiniz it oğlu itler.
oxford ve harvard üniversiteleri üniversitesi
-
şöyle kafa dengi 1-2 profesör, bir de merkezi yerde kelepir bir apartman bulursam (kapanmış dersane filan varsa en idealı o aslında) açmayı düşlediğim üniversite.
ki insanlara "hangi üniversiteden mezunsun?" diye sorduklarında "oxford ve harvard üniversiteleri" diyebilsinler. göğüslerini gere gere.
gerek eğitim kadrosu gerek yenilikçi yönetimi gerekse sosyal imkanları olarak devrim....yaratmayacak bir üniversite şimdi doğruya doğru.
ama işte ücretsiz kablosuz internet olur. bir iki pinpon masası koyarız. sigara odası, kantini filan olur. yeter bence.
arda turan'ın sabah 5'te kalkıp 8 km koşması
-
bu ülkede 5'te kalkıp 800 metre yer altına inip güneş görmeden en ağır şekilde çalışan ve belki de "kaza!" sonucu hayatına veda etme ihtimali olan, maaşını alamadan patrondan tekme yiyen birisini aklıma geliyor reklamda.
futbolculuğu çok emek sarfedilen çok kutsal bir meslek gibi gösteren sermaye babaları ancak kendileri çalar kendileri oynar.
halk sizin ne bok olduğunuzu çok iyi biliyor. dünyayı kurtarana verilmeyecek miktarda büyük paralar ile bir futbolcuya veriliyor. çünkü sermayenin asıl amacı toplumların gerçeği görmek yerine maç izleyerek tahtlarına saldırmamaları.
bir maçta 40 tekme yiyormuş. halkın suratına nasıl bakıyorsunuz lan!