• birim hacimdeki enerji miktarı.

    p=n/m^2
    p=n.m/m^3
    p=enerji/hacim

    (n, newton; m, metre)
  • yüksek bölgelerde daha azdır. sebebi atmosfer yükünün daha az olmasıdır. alçak bölgelerde daha çok görülür.

    rüzgarın sebebidir. yüksek basınç bölgesinden alçak basınç bölgesine olan hava akımına rüzgar denir.

    yazın akdeniz bölgesi kıyı kesimlerinde meltemlerin görülmesinin sebeplerinden biridir ayrıca.

    denizler geç, karalar hemen soğuduğu için arada basınç farkı olur ve karadan denize, denizden karaya rüzgar eser.
  • katı maddeler ağırlıklarından dolayı bulundukları zemine kuvvet uygularlar. bu nedenle katıların bulundukları zemine uyguladıkları basınç oluşturan dik kuvvet, ağırlıklarıdır.
  • turgut uyar şiiri:

    "bir ülke! denizden arınmış
    bir durum! ölüm gibi
    bir ses! uzunluk değerinde"
  • denge halinde bir sistemde serbest enerjinin hacime göre türevi.
  • üzerimizde sürekli olarak olan şey. hissetmediğimiz halde, üzerimizdeki atmosfer tabakasının devamlı bir basıncı vardır. bu basıncı temelde su olan vücudumuzda hissetmememizin nedeni her tarafa eşit dağılıp dengelenmesidir.
  • saptırmayı dilediğinin de göğsünü öylesine dar ve sıkıntılı kılar ki, o göğe yükseliyormuş gibi olur. (6:125)

    bu ayette, bazı ruhsal durumlardan dolayı göğsünde darlık ve sıkıntı oluşan kişi, gökyüzüne doğru yükselmekte olduğu için göğsünde darlık ve sıkıntı hisseden kişiye benzetilir. gerçekten de gökyüzüne doğru yükseldikçe, atmosfer basıncı azalmakta ve kan, basınçla damarları ve kalbi zorlamaktadır. ayrıca yukarı çıkıldıkça azalan oksijen nefes alma güçlüğü doğurur ve göğsümüzün içindeki akciğerlerde sıkıntı ve daralma hissedilir. bu darlık ve sıkıntı gökyüzüne yükseldikçe artar ve sonunda yaşamın mümkün olmadığı noktaya gelinir.

    peygamberimiz’in yaşadığı dönemde insanlar balonla veya uçakla gökyüzüne yükselmediler. toriçelli’nin basıncın ilk ölçümlerini 1643 yılında gerçekleştirdiğini düşünürsek, bu dönemde basıncın azalmasıyla ilgili bir bilgiden söz etmek de mümkün değildir. ayrıca o dönemde kan dolaşımı ve akciğerler hakkında ciddi bir bilginin varlığından da söz edilemez. peygamberimiz’in yaşadığı dönemde insanların dağlara çıktığı ve dağların tepelerinde nefes alma zorluğuna kısmen tanık oldukları düşünülebilir. fakat ayette dağların tepesine çıkınca göğsün dar ve sıkıntılı olmasından değil, gökyüzüne çıkıldıkça oluşan bir süreçten bahsedilmektedir. dağların tepesinde göğsünün sıkıştığına kısmen tanık olan kişi bu durumu deniz seviyesinden gittikçe göğe doğru yükselmesine değil de bir dağın üstüne çıkmış olmasına da bağlayabilir. göğe yükselme ifadesi dağa çıkmanın çok üzerinde mesafeleri kapsayan bir ifadedir. bu ifadenin doğrulanması için bu mesafenin aşılması gerekmektedir.

    kuran ayetinin göğe yükselenin göğsünün dar ve sıkıntılı olmasıyla ilgili yaptığı benzetme allah’ın kitabı’nın bir mucizesidir. bu mucizeyi incelerken evren’de karşımıza çıkan atmosfer’in basıncıyla, oksijeniyle mükemmel yaratılışı ve bu yaratılışların bizim biyolojik yapımıza uygunluğu ise allah’ın yaratışlarındaki mükemmelliklerinin örnekleridir.

    (bkz: gökyüzüne yükselmenin dayanılmaz zorluğu/1)
  • insan vücudu katı ve sıvılardan oluştuğu için basınç altında sıkıştırılamaz kabul edilir. basınç arttıkça hacim azalır, basınç azaldıkça hacim artar; yani basınç ile hacim arasında ters orantı vardır...
  • birim yüzeye uygulanan dik kuvvete denir. *

    1 bar = 10^5 pa = 1000 hpa
    1 pa = 1 n/m^2
    1 hpa = 100 pa
    1 atm = 1013 hpa
  • bir akışkan (sıvı ve gaz) üzerine kuvvet uygulanması ile oluşan etkiye basınç denir. katı bir cisme uygulanan kuvvet doğrultusunda oluşan etki ise gerilme olarak adlandırılır.
hesabın var mı? giriş yap