bahçelievler

• istanbul'daki bahçelievler yillar boyu gerçekten bahçeli evleriyle sakin, mutlu, mesut bir yerdi. en fazla üç kata müsaade ediliyordu (ya da yillarda ben bu denilene inandim).
  
  sonra 1980'lerden sonra türkiye'mizde hersey bozuldu. süte su katma ortani artti, paranin üstünü vermeyi unutmus gibi yapan bakkallar sardi etrafimizi. bunlarin hepsini turgut özal'a baglamamak gerek, halkimiz serbest ekonomiyi, dolandiricilikta sinir tanimamak olarak algiladi,bi kisiye her defasinda suç atilirsa o adam suçsuz çikiyo en sonunda, buna da karsiyim.
  
  neyse iste, sonra bahçelievler de bir çesit istilaya ugradi. iki katli, üç katli, bahçeli evler, bir bir müteahhitlere satildi, yerlerine sekiz katli, ön cepheleri kilim desenli apartimanlar aldi. gelen herkesin arabasi vardi, sokaklar otopark'a döndü. neredeyse tüm yerlesim planini arabali insanlara göre yapan otopark mafyasi kilikli belediye baskanlari geldi, zira bahçelievler bu sirada bakirköy'den kopmus bir ilçe haline gelmisti. "yayalara ölüm" gizil slogani her tarafi sarmis gibiydi, ben çok korkuyordum o sirada ama arada büyüdüm.
  
  soganli tarafina dogru apartiman katlari sekizden, ona, onikiye yükseldi, sonra bunlarin bir kismi 17 agustos depreminde yanibaslarindaki binalarin üstüne meyil verdiler, sonra bu apartimanlari "perde beton atma" tabir edilen operasyon sirasinda gördük.
  
  bahçelievlerde kösebaslarinda dondurmacilar olurdu, ben bir yaz mevsimini (o zamanlar küçüktüm) elime aldigim her parayi dondurmaya yatirmak suretiyle geçirmistim, nitekim o yaz dondurmadan tiksindim hala yemem.
  
  mesela o dondurmacinin oldugu kösede daha sonradan yer alan is yerleri üzerinden bahçelievlerin tarihini inceleyelim hep beraber:
  
  1970'lerde dondurmaci (evet 30'uma geldim)
  1982'de oto yikamacisi
  1985'te pideci
  1988'de bos kaldi burasi
  1990'da "manyak manyak kardesler" ismi altinda bir tisörtçü, gecelikçi
  1994'te hali ve mobilyaci
  1998'de tekrar oto yikamacisi
  2000'de bijuteri adi altinda envai çesit, renkli kolye küpeci
  2004'te asli börek
  
  tarihleri uydurmus olabilirim, arada hatirlayamadiklarim da olabilir, ancak buradan da hep beraber anladik ki, bahçelievler de her istanbul semti gibi herkes küçükken daha güzelmis gibi görünen bir semttir, olay yoruma açiktir (galiba en nihayetinde bisey dememis oldum ben).
  istek üzerine (bkz: ön cephesi kilim desenli apartman)
• birahane ve tekellerin bol, barların tek tük olduğu (genellersek, hiç), uefa kupasından tâ haznedar'a tırmanan cadde üzerinde iki yanda tamamen kafelerin (ya da oturulacak yer diyelim) bulunduğu ve gece hayatının nargile - çay ve pahalı arabaları kafe önlerine park etmekten ibaret olduğu, yaya kaldırımlarının araç kaldırımlarına dönüştüğü, metrobüs durağından kupa'ya değin upuzun fenomen bir sokağın (kültür sokak) bulunduğu, göçmeninin ve bu yüzden de yemek çeşidinin bol olduğu (adım başı kebapçı), geceleri seyyar kokoreççilerin ayrı ayrı sokakları mesken tuttuğu, o uzun mu uzun caddenin bahçelievleri hem sınırsal hem de sınıfsal olarak ikiye böldüğü (inanırsanız caddenin bakırköy'e bakan tarafından bahçeli-evler görebilirsiniz), sınırın bir tarafında az katlı evler bulunurken, diğer tarafında ise kocaman apartman bloklarından bir labirentin bulunduğu, sokaklarının durmadan kazıldığı-kapatıldığı-yamalandığı bir acayip mekân, devasa, kalabalık ve gerçek istanbul.
• her köşesini suriyeli dilencilerin sardığı istanbul ilçesi.
• bir zamanlar insana rastlamadan yuruyebileceginiz sokaklari olan, top oynanabilen bos arsalarla dolu, semt kulturunun yasandigi ve hemen hemen herkesin o semtte birbirini tanidigi bir yerdi. en son bu yaz gordugumde ise kentsel donusumun yeni bastan insa ettigi, araba cekili kaldirimlari kalabalik insan yiginini kaldiramayan, cocuklarin artik sokaklarinda kosturmadigi, birbirini tanimayan insanlarin ayni apartmanda altli-ustlu oturdugu bir yer haline gelmis.
  
  ozellikle e-5'in ayirdigi bakirkoy'den kuzeye dogru gidildiginde arabesk kulturun baskin oldugu, istanbul'a yeni gocmus kitlenin yasadigi bagcilar, gungoren gibi istanbul ilcelerine nazaran bahcelievler ki ozellikle bahcelievler mahallesi kentli-yeni gocmus karisik yasanan bir yerdi, 90'lar ve 2000'lerde. oncesinde ise 60'lardan 90'lara kadar tek katli, yazlik ya da mustakil evlerin bulundugu bayagi sehir disi bir yerlesim yeri. daha oncesi de var da osmanli doneminde siyavus pasa'dan falan bahsetmemiz gerek. bizans doneminde ise bakirkoy, istanbul'un sehir disindaki yazlik semti, bahcelievler ise baglarin bos alanlarin bulundugu dutluk.
  
  neyse bugunlere donersek, bahcelievler'de eski adiyla eski londra asfalti simdiki adiyla adnan kahveci bulvari 2000'lerin ortalarindan itibaren cafelerle dolmaya baslamistir. oncesinde halici, kebapci, mobilyaci ve benzeri dukkanlar vardir. ılk acilan cafe, parkin yanindaki bulvara bakan taraftaki apartmanin park ile apartman arasinda kalan araliginda acilan, alaturka idi. sonradan kapattilar. onu da kirmizi cafe diye bir kari-kocanin actigi cafe izledi. ona da daha sonra mafya coktu. sonra sonra bulvar boyu cafelerle dolup tasmaya basladi. arzin oldugu yerde talep neden olmasin. ıste bu noktada, bagcilar ve gungoren taraflarindan da luks arabalar ve kalabalik gruplarla insanlar aksamlarini nargile, kahve, cay ile gecirmeye basladilar. tabii bir ara cafeler isin bokunu cikarip sanki bagdat caddesi'nde bir mekanmiscasina bir bardak cayi falan 4-4.5 liradan satmaya bile baslamislardi. unverdi is haninin oldugu yerde ise o muhendislik harikasi kopruden cok once tiyatro vardi. simdi orada da cafeler var.
  
  ote yandan sirinevler tarafi ise bilindi bilineli hep karma karisik daracik sokaklari ve asiri kozmopolit bir yapiya sahiptir. corlu'lu bir amcadan muhabbet esnasinda 70-80'lerde bu civarin kerhaneleri ile unlu oldugunu duymustum. sonradan hukumet konaginin bulundugu semt olmus demek ki.
  
  diger bir olumsuz yani ise metrobus denen deli sacmasinin e-5 civarini hem trafik hem insan yogunlugu acisindan dayanilmaz hale getirmesidir. simdi omur plaza'nin da oradan gececek bir metro hatti yapiliyor sanirim.
  
  neyse daha yazsak kitap olur. bahcelievler'e selam olsun...
• istanbul'da iki tane bulunan semttir. biri bahçelievler ilçesinde, öbürü de üsküdar ilçesindedir. aynı adı taşıyan ilçedeki bahçelievler, istanbul evleri'ninden başlar, ömür-çalışlar civarından (incirli cd. devamı) devam eder, yayla'ya kadar uzanır. uefa anıtı'nda son bulur. burası, metrekare başına düşen yeşil alan - ağaç sıralamasında rahatlıkla başlara oynar.
  
  nasıl yeşilköy'e bakırköy, bostancı'ya kadıköy denmiyorsa; yenibosna'ya, şirinevler'e de bahçelievler denmez.
• bahçelievler ilçesi istanbul'un en büyük ilçelerinden biridir. ismini de aynı isimli tam göbeğinde bulunan hâla bahçelere, ağaçlara sahip, bahçelievler mahallesinden alır.
  
  bahçelievler'in 80'li yıllardan sonra hızla büyümesi bence yeni yerel yönetimlere ihtiyaç doğuruyor. esasında yapılması gereken yenibosna veya şirinevler isminde yeni bir ilçenin kurularak bahçelievler'in arka taraflarının buralara bağlanması, yayla ışıklar'dan sonra gelen şirinevler yolu'nu oluşturulacak yeni belediyeye verilmesi gerekir. öte tarafta koraç kupası'nın bulunduğu taraf da bahçelievler ilçesi'nin yeni sınırları olacak, ordan inen kavis eski londra asfaltı ile birleşerek merter tarafına kadar indirilecektir. hatta açık söyleyeyeyim, küçültülen bahçelievler'e güngören ile ilgisi bulunmayam merter'in bağlanması da gayet pratik bir çözüm olacaktır.
  
  tüm bunları istememin nedeni bahçelievler'in göbeğinde oturan insanların hangi parti olursa olsun belediyelerden yeterli hizmet alamamasıdır. 29 mart 2009 yerel seçimleri öncesi aday osman develioğlu[sonrasında da seçildi, görevine devam etti] bahçelievler genelinde elektrik kablolarının yer altında gittiğini belirten bröşürler bastırırken bugün benim oturduğum sokakta, kablolar evlerin balkonların önünden geçmekte sıcak yaz günlerinde genleşerek 2,5 metre seviyesine kadar inip, insanlar için tehlike oluşturabilmektedir. bahçelievler'in göbeğindeki sokakların hâli içler acısıdır. çoğu köstebek yuvası olan bu sokaklar yüzünden insanlar sık sık araçlarını servise götürmek zorunda kalmaktadırlar. bunların nedenine gelelim;
  
  bahçelievler'in arka mahalleleri olan soğanlı, yenibosna gibi yerleşim birimlerinde ortalama bir sokakta 50 bina bulunup yaklaşık 3.500 kişi yaşamakta iken ilçeye adını veren bahçelievler mahallesi'ndeki ortalama bir sokakta 20 bina bulunup 700 kişi yaşamaktadır. durum böyle olunca yerel yönetimler bahçelievler'in arka mahallelerini oy deposu olarak görüp, çalışmalarını bu alanda hızlandırmışlardır.
  
  kesinlikle bu arka mahallelere hizmet kesilsin demiyorum. ancak adaletli bir sistemde ve bunu iddia eden partinin[adalet ve kalkınma partisi] adayı olarak belediye başkanı seçilen osman develioğlu bahçelievler mahallesi ve civarına hizmet götürmediği sürece aynı güngören belediyesi'nin merter'i dışlaması gibi bir niyetle olaya yaklaşılıyorsa merter[abdurrahman nafiz gürman mahallesi] ve bahçelievler'de bahçe ve sokak yapısı bozulmamış birkaç mahallenin birleştirilerek bahçelievler'de kalması, yenibosna ve şirinevler gibi bahçelievler'in b'si ile ilgisi olmayan yerlerin oluşturulacak yeni bir ilçeye bağlanması herkesin menfaatine olacak bir davranıştır. umarım böyle bir düşünce ileride gerçekleşir.
• yayla muhiti sayesinde nargile kafe cenneti haline dönüşmüş olan; kiraları yüksek, ahalisi genelde yaşlı semt
• otuz yıldır yaşadığım istanbul ilçesi. öyle ki, bakırköye bağlı olduğu günleri hatırlarım. malesef bu güzel ilçe son yıllarda, istanbuldaki ikametlerine bağcılarda başlayanlar için bir sınıf atlama tahtası haline geldi.
• hayatımın yarısını geçirdiğim eski mekanım. 7-8 aydır gelmemiştim ankara'ya , 7-8 senedir de istanbuldayım. bu kadar uzun zaman geçmiş olmasına rağmen bahçeli'de bir buruk yürüdüm kaldırımları. eve giderken sanki yine okuldan çıkmıştım gibi geldi ve hayal kırıklıklıklarım hemen bir gölge gibi beliriverdi arkamda, bıraktığım gibi.
  
  başkent yine acılarla " hoşgeldi" bana. şimdi 7. caddenin kalabalığına karışıp bir bira ısmarlayacağım kendime, şerefime...
• ne beşyüzevler ne de şirinevler
  bahçelievler bahçelievler
  hem karizma hem apaçileeeer
  bahçelievler bahçelievlerr
  
  şeklinde bi tezahüratı da vardır.ayrıca şükrü bey lahmacun salonu ve dürümcüleriyle eğlenmekten bitap düşmüş aç kalıp evine dönen herkesi gece 3 e kadar doyuracak mekanları ve kredi kartından sigara çeken tekelleriyle gönlümde taht kurmuş ilçemiz.