ayla kutlu

• türkçe'nin büyülü sesi. cümleleriyle okurunu uzun yollara düşüreni.
  bu dilin soylu ve vakur anlatıcısı. yazdıklarını okurken, türkçe biliyor ve konuşuyor olmaktan anlatılmaz bir mutluluk duyuyor insan.
• baktığınız zaman görmek istemediğiniz türkiye'nin yazarıdır. onun küçük kızları tecavüze uğrar, köy saldırıları sırasında yitip gider, namus belası yüzünden evlenir, öldürülür, canlı kalanları satacak birisi elbet bulunur, çocukken tapınaklara satılır kadınlığın öyküsünü yazarlar.
  anlattığı insanlar işkence çekerler, yeryüzünün büyük tuvalet çukuru olan hapishanelere tıkılmışlardır, sürgündürler, davalarının ihanetinden dolayı alkoliktirler, çocukluklarındaki dünyanın yıkılışını izlerler.
  kapalı odalarda, köylerde, kasabalarda, şehirlerin aşağı mahallelerinde, işkence odalarında yaşar yazmayı seçtiği insanlar. her şeyin giderek daha iyi olduğunu sanan insanların bakmadığı köşelerde.
• bir 40. yıl mezunu olarak mülkiye ye geldiğinde 1960 darbesi öncesinde yaşanan olayları ve duvarlardaki kurşun deliklerini anlatırken gözleri dolan, sesi titreyen, sevilesi insan...
• türkçenin en büyülü, en kibirsiz, en duru yazarlarından.
  çeçendir; bu yönüyle annem gibidir.
• ege üniversitesi ekam kadın sorunları uygulama ve araştırma merkezi'nin düzenlediği "edebiyat ve kültürde cinsiyet, cinsellik, şiddet" adlı sempozyumda bugün yaptığı konuşmasında yeni bir yönünü daha keşfettiğimiz yazar. kendisinin iğne oyalarına karşı tutku derecesinde bağlılığı varmış meğersem ve evinde beş yüzü aşkın iğne oyasından oluşan bir koleksiyonu varmış. türkiye'nin dört bir yanını gezip köylü kadınlardan kendi yaptıkları el işi iğne oyaları satın almış, almakta ve almaya devam edecekmiş.
  
  iğne oyasının bir çeşit kadının kendini ifade ediş aracı olduğunu söyleyen ayla hanım yanında getirdiği elliye yakın iğne oyası üzerinden okumalar yaptı konuşmasında. kullanılan renklerin, motiflerin, malzemelerin olası meallerinden bahsetti.
  
  bir yandan kırk yıllık uğraşının sonucunda bir oyanın anlamını, yapıldığı zamanı, yapımında kullanılan malzemeyi ilk bakışta anlayabileceğini iddia ederken, bir yandan da bu tutkusunu bütün parasını el işi oyalara yatırmasından mütevellit lanet olarak değerlendirmekte.
• yedinci bayrak adlı son romanı için bugün odtü'de yaptığı söyleşide; mülkiye mezunu ve solcu olduğunu, her kitabının siyasal bir tavır içerdiğini, en büyük değeri ise bayrağa verdiğini, o bayrak olmadığında sanki evinin damı yokmuş gibi hissettiğini ve hatta bunun tartışılmasının bile kendisini öfkelendirdiğini söyledi. allah şifa versin.
• (bkz: sen de gitme triyandafilis)
• latife tekin, erendiz atasü döneminden^* kalemi sağlam ve kendine has bir kadın roman yazarı. (bkz: bir göçmen kuştu o)
• an itibariyle halk tv'de...
• kıymetinin bilinmediği kanaatindeyim. kitapları yapı kredi, iş, can ya da everest gibi bir yayınevinden çıksa da daha çok insan kendisiyle tanışsa.