• hakkında somut adımlar atılmaya başlanmış gibi. adı daha kesinleşmiş olmasa da senaryosu 7 ayda yazılan filme 75 milyon dolar gibi bir bütçe ayrılmış. atatürk rolü için önce son james bond daniel craig'e, eğer o kabul etmezse jude law’a teklif götürülecek. latife hanım rolü için de lindsay lohan, renee zellweger, scarlett johansson veya bir türk oyuncu düşünülüyor. benim aklıma takılan filmin dilinin ne olacağı. böyle uluslararası yıldızlar içeren bir filmin ingilizce olması yurtdışında da başarıya ulaşması için gerekli ama atatürk filmini türkiye'de alt yazılı izlemek de güzel olmaz. sanırım hem türkçe hem de ingilizce seslendirmesi olur filmin...

    http://www.hurriyet.com.tr/…gid=112&srid=3603&oid=1
  • on yıllardır çekilemeyen film.
    ayrıca biz atatürk'ü oynayacak oyuncuyu yurt dışında ararken meğer o burnumuzun dibindeymiş dememizde ilginçmiş.
    (bkz: mustafa kemal ataturk lu is bankasi reklami)
  • aptal bir senaryo yazacaklarsa cekilmesin istedigim filmdir.
    ataturk'u bir zamanlar yaptiklari gibi, karisindan firca yiyen, surekli raki icen bir adam olarak göstereceklerse cekilmesin dedigim filmdir.

    ataturk'un örgütcü, devrimci yanini göstereceklerse, ataturk un butun eserlerini okuyup yapacaklarsa sevecegim filmdir.

    zincirbozan* ve mavi gözlü dev* gibi olacaksa eksik kalsin.

    gerci biz 80 senedir hala anlaymadik adami, filmini nasil yapacagiz orasi da bir baska muamma.

    ben ataturkcu degilim diyen yazarlar, ataturkculer yüzünden ataturk'ten soğumak, gardrop ataturkculugu gibi kavramlar varken

    cok zor bu film
    bence cekilmesin.
  • bu konuda metin erksan'ın hil yayın'dan çıkmış bir kitabı vardır.
  • senaryosunu* turk tarihci ve senaristlerin olu$turdugu bir komisyonun hazirladigi, yonetmenlik koltugunda paul greengrass yahut clint eastwood un olabilecegi, ulu onder rolu icinse brad pitt belkide son izledigim valkyrie den sonra tom cruise un da du$unulebilecegi bir proje olursa bu film butun dunyada cok ama cok ses getirir.
  • 10 küsür yıldır nedense hiç adı duyulmayan "geyik muhabbeti". bir nevi "yerli araba".
  • cekilmeyen filmdir. ataturkculukten ölürüz, yere goge sigdiramayiz ama soyle adam akilli, ataturk’un hayatini anlatan, savaslardaki dehasini gosteren, turkiye’yi nasil modernlestirdigini anlatan bir film cekemiyoruz. butce mi yok? pekala butce var gerizekalica yuzlerce film cekmeye.

    anlamadigim nokta, turkiye’yi gecelim, dunya tarihinde ataturk gibi bir deha kolay kolay bulunmaz, boyle bir deha da yuzyilda bir belki gelir belki gelmez. sadece savastaki basarilari degil, ilimde, siyasette her alanda bir dehaydi kendisi. ulkeyi, o icine dustugu batakliktan kurtarmakla kalmayip muasir medeniyetler seviyesine cok kisa surede ulastirmaya basarabilmis bir yetenekti kendisi.

    elimden gelen bir sey olsa hic durmazdim. ama oyle bir film yapmak lazim ki, gise icin degil, hem tarihi hem de sinema degeri olan bir film olmali. umariz, ataturk’umuzun de boyle bir filmini bir gun yapmayi basaririz ve bu kara lekeyi daha fazla tasimayiz.
  • "1937 yılında atatürk, senaryosunu yazdığı "ben bir inkılap çocuğuyum" filmi için münir hayri egeli ile çalışmaya başlar. ancak atatürk'ün ölümüyle bu çalışma son bulur. 2008 yılında bu senaryonun filme çekileceğine dair haberler çıkar (akbıyık 2008). "türkiye'de iyi bir atatürk filmi çekmek mümkün mü?" yazısında turgay özçelik, atatürk ile ilgili film yapma fikrinin ilk olarak ikinci dünya savaşı sonrasında adil özkaptan'dan geldiğini ifade eder (2010). ancak özkaptan bu fikrinden vazgeçirilir. 1951 yılında ise douglas fairbanks jr, atatürk rolünü canlandırmak isteğiyle türkiye'ye gelir ve devlet töreniyle karşılanır. fairbanks ülkesine döndükten sonra ise senaryo bahane edilerek projeden vazgeçilir (özçelik 2010). daha sonra laurence olivier ve oğlu tarquin olivier de atatürk'ü canlandırmak ister, ama sonuç alamazlar. olivier'den sonra yapımcı ve yönetmen cecil b. demille atatürk filmi çekmek ister, oyuncu olarak yul brynner ile anlaşır. ancak dönemin cumhurbaşkanı cemal gürsel'in "tarihlere sığmayacak bir varlık filmlere sığdırılamaz" cümlesiyle bu proje de başlamadan biter (dedeoğlu 2010). aralarında ömer şerif ve robert de niro'nun da bulunduğu pek çok isim talip olsa da sonuç değişmez. 1981 yılında mustafa kemal'in doğumunun 100. yılında atatürk filmi tartışmalan yeniden başlar ve 100. yıl etkinlikleri kapsamında kültür bakanlığı üç tane film projesi gerçekleştirilmesini sağlar. belçikalı marc mopty'ye ait olan ilk film beğenilmez ve bu nedenle gösterimi yapılmadan, iddiaya göre yakılarak yok edilir (özçelik 2010). ikinci film ı stand for your dream'in de sonu farklı olmaz ve beğenilmediği için gösterilmez. üçüncü film ise halit refiğ'in atatürk ve sanat belgeselidir (özçelik 2010). refiğ belgeselin, ancak beş yıl sonra 10 kasım 1987'de trt'de gösterildiğini ve "türk yönetmene yaptınlan cumhuriyet ve atatürk ile ilgili ilk film" olduğunu ifade eder (refiğ 2014)."

    pınar yıldız, kayıp hafızanın izinde. (istanbul: metis yayınları, 2021), s. 56-57.

    tartışma hakkında daha fazla okuma için: https://www.metiskitap.com/catalog/book/36858
  • 100 yıl geçmiş türkiye cumhuriyeti'nin kurucusunun adam akıllı bir filmi yapılamadı.

    yahu yok mu senarist ,yönetmen şu işe yönelecek sağlam oyuncularla güzel bi film yapacak.
  • mesela pera palas'ta yaşanan olayın tam tersi olsaydı. atamız günümüze gelseydi. evine ışınlandığı günümüz modern türk genci ona türkiye'yi gezdirip tanısaydı. film siyaset içerseydi ama komedi ağırlıklı olsaydı. bu konuda tabuları yıksaydı. tamam atatürk'ün günümüze üzülmesini yaptıklarını, söylediklerini yapmamış olmamıza kızmasını izlemek isterdim. ama bir yandan günümüz teknolojisine şaşırmasını afallamasını izlemek isterdim. bazen bunun hayaliyle uyuduğum oluyor yalan yok. bunun film yapılmasını cüretkar bir senaryo ekibiyle yazılmasını çok isterim.
hesabın var mı? giriş yap