• 2 gunde bı msg uzerınden

    "ömrünün 23 yılını sözlükte geçirdiği" veya "lanetlı caylak olduğu" yüzüne vurulan.

    bu tezata sahip kaç yazar var beri gelsin.

    kendisinin yaklaşık 8500 entrysinden sözlüğün edit olmayan dönemine denk gelenleri edit dönemine denk gelenleri kadar. edit için duble mesai yapacak vakti yoksa her 3 ayda bir; ğüşiöç bulunmayan klavyesinden ve ircden kalan alışkanlıkla yazdığı o dönemlere ait bir entrysi yüzünden çaylak edilirse, ömrünün sonuna kadar çaylak edilebilecek rezervi var. don kişotluğa lüzum görmüyor.

    bunca sadakatin ödülü bu oldu. önce nesli sıfırladınız sonra takip edilemez kuralları geçmişe uyguladınız. bence titrini carrtt diye aldığınız birinci nesli bu tarz müdahalesi zor konularda korumalıydınız. yapmadınız.

    23 yıl içinde ilk kez ciyaklıyor olabilirim bu sözlükte.

    çünkü geniş açıyla bakınca bütün o sözlüğü bugüne ulaştırmış dar açılarla ve tarihi ayarlarla oynadınız. kuma çizilmiş geçmişi çomakladınız. yaşlı insanların kalbini kırdınız.

    galiba son entrysi bu.

    hay bin milyon muz kabuğu.
  • şimdi

    bir arcadia var : kendine aşık sabah kalkınca aynaya gülümseyen, sahip oldugu herşeyi seven, mutlu olan, okşandıkça çiçek açan, şükreden.
    bir arcadia daha var : uyanmak ıstemeyen, sahip olamadığı herşeye üzülüp, sahip olduğu herşeyi reddeden

    bir arcadia var: hiç büyümek istemeyen, kitap okurken kitabın, arkadasını dınlerken arkadasının haberleri izlerken haberdeki insanın dunyasına giren, sinemanın her seansında dort kose olan,güzel bir yerlerde güzel bir şeyler yerken sekiz köşe olan, bıkmadan usanmadan duran duran dinleyip, cafelerde sabaha kadar counter, bilardo salonlarında bilardo oynayabilen, haftanın her günü dıskoya gıdıp de haftanın her gunu eğlenebilen, 50 saat durmaksızın mud oynayabilen, günde 18 saat calıstıktan sonra eve gelip yemek yaparken şarkı soyleyen, uzun yürüyüşlerde bilmediği yollara sapan, keşfe çıkan, olmadık icatlarda bulunan keşfeden.
    bir arcadia daha var: yeterince büyüdüğüne inanan, hiçbir şey yapmak istemeyen, talepleri için arz bekleyen.

    bir arcadia var: biri de itse, kendi de düşse, kendi başına ayağa kalkıp üstünü çırpan, dizine tütün basan ve tekrar bisiklete binen,
    bir arcadia daha var: biri itekleyip yere düştüğünde berelendiğinde dizleri, biri kaldırıp gözünün yaşını silene kadar yerde ağlayabilen.

    bir arcadia var: dünyaları yıldızlarla ıle beraber değiştirmek isteyen, ışık saçan, organize eden, moralize eden, mutlu eden, dunya uzerınde "ölümsüzlük talebi" bulunan, beynınde o kapasıteye ait müşürü görebilen.
    bir arcadia daha var:ümidini yitirmiş, geçmişine saplanmış çekici bekleyen,

    bitmedi, bir arcadia daha var: çok zayıf, sen yukarıdakılerden hangisini desteklersen o oluveren.
  • antik yunan mitolojisinde, ulasilmasi zor, hayaller, guzellikler, bolluk bereket ulkesi
  • italyan edebiyatında 17. yüzyılın sonundan 18. yüzyılın ortalarına kadar hüküm sürmüş döneme verilen ad.asllında roma'da kurulmuş bir akademiden almıştır adını bu dönem.akademi üyelerine çoban denirmiş.
  • tanımadığım, hakkında fikir sahibi olmadığım fakat keşke ch yerine ç, sh yerine ş kullansa diye düşünmeden edemediğim yazar.
  • çaylaklığa uçurulduğunu şans eseri yeni öğrendiğim birinci nesil unesco sözlük mirası. ben ise üçüncü nesile yetişmiştim; o dönemlerde yazdığım ilk girilerin ardından yönetime ulaşıp benim yazarlık mertebesine yükseltilmemi sağlayan kişidir de kendisi.

    kendisi ile tanışıklığım 20. yüzyıla değin uzanır. bırakın akıllı telefonları, sosyal medyayı falan; henüz internetin emekleme dönemlerinde 56k modemi olan, raksnet irc sunucusuna bağlanıp ülkenin ilk sosyal medya platformunun seviyeli kanallarında sohbet edebilme şansına ulaşan ve icq çiçeğinin yeşillenmesi ile mutlu olabilen kişilerdeniz.

    çaylaklığa gönderme işlemini gerçekleştiren her neyse veya her kimse, sanırım bu işlemi kime uyguladığının ve arcadia nickinin büyüklüğünün bilincinde değil. bu yanlıştan dönüleceğini umuyorum.
    üzdün be sözlük...
  • 20.yil şerefine sozluge donmus, ufaktan nostajiye baglamis, hayatna dair film seridini ileri geri sarmak suretiyle afallamis kisi.
  • yunanistan'da sade ve mesut bir ırkın oturduğu rivayet edilen dağlık bir ülke, cennet hayatı yaşayan kırlar..
  • stephen king ve peter straub un ortak eseri talisman (namı diger tilsim) de, yolculugun baslangıcı olan mekan, sahil tesisleri ve lunaparkın adı.
  • dunku theme songu "ankara ankara guzel ankara"olan, bugunkunu ise "icimdeki edit aski bambaska" olarak belirleyen , yanar doner/ortaya karısık ruhunu klavyeye pek sızdırmayan kisi.
hesabın var mı? giriş yap