amortisör

• alex ferguson: bu bilete ne çıkmış bakar mısınız?
  milli piyangocu: amorti, sir
  
  (bkz: sir alex ferguson)
• amortisörlerin neden hala hibrid veya elektrikli otomobillerde enerji elde etme amacıyla kullanılmadığını anlamakta zorlanırdım. neyse ki birileri bunu 70'lerde düşünmüş:
  http://www.freepatentsonline.com/7408266.html
  
  iki saniye gugıllayınca ortaya çıkıyor ki günümüzde bu konuda mit'de süren çalışmalar var. araştırmacı öğrenci grubu tüketimin bu yöntemle %30-40'a varan oranlarda düşürülebileceğini ifade ediyor:
  http://www.greenoptimistic.com/…ng-shock-absorbers/
  http://news.softpedia.com/…k-absorbers-104524.shtml
  
  geleceği görür gibiyim. bu tür bir amortisör setiyle donatılmış bir araba seri üretime geçer de sonunda ülkemizde satışa sunulursa nah şuraya yazıyorum, hepimiz özellikle çukurlara girmeye başlarız. çukursuz yollar neredeyse tercih edilmez olur. en olmadı yol düzse dur kalk yapıp arabayı sallar, sineğin yağını çıkarırız.
  
  (bkz: regenerative braking)
• patlak amortisörlerin frenlemeye etkisi:
  http://www.liveleak.com/view?i=2eb_1350086020
• denge unsuru bölümlerden biri. kapasitesi zorlandiginda (yüksek sürat > dar viraj > yumusak amortisör) yoldan çikmaya neden aparat. gerçi bu noktada sebep amortisörlerden ziyade onlari zorlayan essegin bizzat kendisidir, ayri..
• suspansiyon sisteminde yayların salınımını kontrol altına parca..
• ing. shock absorber
• babayla yapılan sabah yolculukları ` :biri işe, diğeri okula gidecek` sırasında konu kendisiyle konuşmayı tercih etmediğim veya tartışmamıza yol açabilecek noktalara gelmek üzereyken kullandığım can simidi tadındaki sorulardan birinin temel öğesi? amortisör tam ne işe yarar?
  benzerleri için: karbüratör neydi? hidrolik fren nasıl işler? otomatik şanzımanla düz şanzıman arasındaki fark şu muydu? ligde lider kim bu hafta? x'in golleri çok güzelmiş, öyle mi? vb...
• efendim, kelimenin asli firansizca "amortisseur" imis.
  
  sordum, sorusturdum. türk dil kurumu dedi kî; "motorlu araçlarda sarsıntı, sallantı vb. hareketleri en aza indiren, yayların gereksiz hareketlerini gidermeye yarayan düzen. 2. bu düzeni kuran öge, yumuşatmalık." imis.
  
  kubbealti lugati'na da sordum. dedi kî, "makinelerde, otomobillerde sarsıntı, çarpma ve gürültünün şiddetini yumuşatmaya yarayan düzenek" imis.
  
  sadece bunlarla yetinmedim sevgili sözlük. nisanyan'a da sordum. dedi kî; firansizca "amortisseur" söndüren, tüketen, etkisini gideren mânâlarina geliyormus ve dahi öldürmek, tüketmek, itfa anlamindaki "amortir, amortiss" kökünden gelir imis.
  
  son olarak da vikipedi biraz ayrintiya girdi. biraz sikildim ise de sabrettim, dinledim. dedi kî; "amortisör makinelerde çalışma sırasında meydana gelen sarsıntı ve titreşimlerin şiddetini ve etkisini azaltmak için kullanılan elemanlardir. amortisörler hareket yönüne ters, hız ile orantılı bir direnç gösterirler. böylece sarsıntı ve titreşim doğuran enerjiyi ısıya çevirerek yutarlar. her türlü darbeli çalışan makinelerde (tekstil makineleri, presler, iş makineleri, kaldırma makineleri, otomobiller...) kullanılmalarına rağmen, en yaygın kullanma alanı motorlu tasitlardir.
  
  aslinda vikipedi "motorlu tasit" kelimelerini telaffuz etmedi. sadece "...araclardir." dedi ama bendeniz bu terimi yeterli bulmadim. nasil araclardir meselâ? bence bu kavrami biraz acmak, somutlastirmak gerekirdi. "motorlu tasit" kavramini bendeniz ekledim, müsâdenizle...
• toplu taşıma araçlarının alameti farikasıdır bence. tiyatro oyunlarından pay biçin. kendini hafif sallayarak ve zıplamak suretiyle yapılan taklitler bu algıyı pekiştiriyor.
• motorlu araçlarda sarsıntıyı en aza indirmeye yarayan düzenek.