• insan-tanrı bağlantısını sona erdirme kodu
  • (bkz: copy paste in ustasiyim gozlerinin hastasiyim)

    "müslümanlar "amin" diyor. hıristiyanlar ise "amen" der. buradan anlaşılıyor ki yahudilerin "amen" kelimesi değişerek arapçaya "amin" olarak geçmiş. yahudiler de bu deyişi bir zaman tutsak oldukları mısır'da öğrenmişler.

    mısır firavunu amenofis, yapılan her duanın sonunda kendi adının anılmasını, "amen" denilmesini emretmişti. yani "amen" kelimesi eski mısır dili olan koptça. işte yahudiler de o zamanki mısır geleneğine uyarak böyle söylemeye başladılar. anlaşıldığı kadarı ile yahudileri mısır'dan çıkaran hz. musa bu geleneğe dokunmamış ve bu gelenek yahudiliğe, hıristiyanlığa ve müslümanlığa iyice kök salmış.

    gariptir ki, gerek tevrat gerekse kur'an'da firavunlar en nefret edilen kişiler olarak tanıtılmakta iken hem yahudi ve hıristiyanlar hem de müslümanlar günde birçok kere firavunun adını anmakta ve bunu kendi dinleri ile ilgili bir deyiş sanmaktadırlar. ilginc değil mi?"
  • ibranice de "öyle olsun" anlamına gelen kelime.
  • asıl olmayacak duanın ardından söylenendir. kim zaten kabul görecek isteğin arkasından yalvarır ki.
  • amin, yahudiler, hıristiyanlar ve müslümanlar tarafından anlaşma, onaylama veya istek belirtmek için bazı ibadetler esnasında kullanılan bir deyim. hıristiyan kaynaklarda amin, yahudi kaynaklarda ise amen olarak kullanılır.

    amin; arami ve de ibrani dillerinde bu söyleme – öyle olsun – bağlamında bir anlam yüklenir. türkçeye arapçadan geçen sözcük "öyle olsun, allah kabul etsin" gibi anlamlarda kullanılır.

    amin sözcüğünün sami kökenli olduğunu sanıyorsanız yanılıyorsunuz. kelimenin aslının nereden geldiğini öğrenince çok şaşıracaksınız.

    söylemle ilgili bazı din felsefecileri (teosofistler) afrika merkezli (afrosentrik) tarih teorisyenleri ve sezgisel yaklaşımı benimseyen gnostikler arasında yaygın olan bir görüştür. sözcüğün; "tanrıların kralı" olarak bilinen antik mısır tanrısı amon'un (amen) adından geldiğidir. bununla birlikte ibranice sözcük; 'aleph' (amen) ile başlarken, mısırca olanı 'yodh' (yamen) ile başlar.

    m.ö. 1550-1070 yıllarında thebesin mısırın başkenti olduğu dönemde amon ya da aminin mısırda önemi gittikçe arttı ve amin sonunda mısırın baş tanrısı veya “ tanrıların kralı” oldu. ismi de âmin ra ya da amon ra olarak değişti.

    amon-ra çok tanrılı mısır dinini kaldırmış ve tek tanrı tek tanrı- amon –ra’ya ( tanrı, allah) iman etmiştirler) olan firavundur. on sekizinci sülalede hüküm süren amon hoteb ( güvenilir, ikna olunur anlamındadır. kendisi; ‘emin olunan hatip’, ‘sözlerine güvenilen elçi’ olarak nitelendirilir) kendi döneminde yaygın bir şekilde benimsettiği inanç, ilk tek tanrılı büyük kümülatif inanç diye niteleyebiliriz. amon her dua ve dileğin arkasında kendi adının söylenmesini de şart koşmuş. yani bu dinin mensupları amon deyince; ‘ben ikna oldum’, ‘ben güvendim’,’ben emin oldum’ demek isterler ve bu söylemle aktarılanları bir şekilde tasdik ederler.

    yahudilerin o bölgede köle olarak yaşadığı ve 400 yıl sürdüğü tahmin edilen dönemde âmin kelimesinin önce ibrani diline, oradan da hıristiyanların ve müslümanların diline girmiş olduğu düşünülmektedir.

    ne gariptir ki, gerek tevrat gerekse kur’an’da firavunlar en nefret edilen kişiler olarak tanıtılmakta iken hem yahudi ile hıristiyanlar hem de müslümanlar nefret ettikleri firavunun adını, günde birçok kez, ister amen, isterse amin biçiminde anmaktalar!

    dinler de evrim geçirmiştir. evrim geçirirken, diğer toplumlara göre de şekillenmiştir. amon-amen-amin bir örneğidir.

    kaynaklar;

    1) wikipedia portallerinde; amenhotep ııı.
    2) nişanyan, türkçe etimolojik sözlük
  • 'send message' tuşu
  • kelimenin kökeninin mısır tanrısı amon'dan geldiği rivayet edilir.
  • eski ahitte 13 yeni ahitte 119 kere geçen, kuran da bulunmayan bu sözcüğün kökeni "gizli olan" anlamındaki "amon" diye bilinen mısır tanrısı na dayanır. ayrıca sami dillerinde güvenilir, doğru, tasdik edilen manasına gelen kelime dualardan sonra üç semavi dinde de "doğruladık, inandık" anlamında kullanılmaktadır.
  • eski mısır firavunu amenofis'in yapılan her duadan sonra isminin anılmasını buyurmasıyla "amen" şeklinde başlayan araplarca "amin'e" dönüşen eski mısır dili olan koptça kökenli kelime.

    müslümanlar,hristiyanlar ve yahudiler her duadan sonra bu firavunun ismini farkında bile olmadan anarlar.
  • amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı...

    bi de dua edilmişse; dua bittikten sonra tanrıya kabul etmesi için söylenen rica sözü...
hesabın var mı? giriş yap