alafranga

• çok alaturka bir kelimedir aslında.
• frenk usulu.. (bkz: klozet), (bkz: alaturka)
• fransız/frenk usulü anlamına gelen kelime.
  
  osmanlı'nın yüzünü batı' ya çevirmesi, fransa'ya sefir göndermesi sonrası kullanıma girmiş.
• peyami safa'nın babası ismail safa bey tarafından yazılan ve 'alafranga şathiyat' başlığını taşıyan bir tiye alma denemesi.
  
  ne bu süsleme, nedir bu tuvalet madmuazel?
  size derler bu kıyafetle koket madmuazel
  pek yaraşmışsa da kostüm, hele turnür korse
  kısa gelmiş size bir parça jaket madmuazel.
  
  a quoi pensez-vous?
  pour qui vous vous rendez malheureuse
  je vous rassure que,
  vous n'etes pas grisette mademoiselle
  
  seviyormuş sizi, şantör takımından birisi
  beni me'yus ediyor bak bu cihet madmuazel
  seviyormuş diyorum "non" demeyin doğru söze
  buna hem "oui" deyiniz, hem de "evet" madmuazel
  gelmedi aklıma birdenbire pardonnez-moi
  size takdim edecektim sigaret madmuazel
  acaba nerde bıraktım kutuyu ben ma şeri?
  kafe şantan'da mı kayboldu paket madmuazel?
  pratiksiz bana konversasiyon güç geliyor,
  gerçi ezberliyorum hayli lügat madmuazel.
• benim yârim iki dirhem bir çekirdek
  hoppa mı hoppa
  rakı içer
  kadeh kırar
  benim yârim sırasında benden hovarda
  kavuniçi mendil
  markalı çanta
  benim yârim çıtkırıldım
  benim yârim alafranga
  
  oktay rifat
• batı tarzında olan. batıya özgü.
• serbest çağrışım.....
  
  (bkz: airlangga)
• (bkz: alafranga tuvalet)
• istanbul'da^** 19.yy osmanli yemegi restorani. menulerindeki donem etkilerini^* isimlerine tasiyan bu mekanin sefi olan muhterem sanirsam fransa'da ascilik egitimi almis bir kisidir. bir turlu armada otel ile iliskilidir.
• frenklerin töre, âdet ve hayatına uygun, frenklerle ilgili, batılıca olan; bir kişiden söz ediliyorsa da avrupa uygarlığını benimsemiş, avrupa eğitimiyle yetişmiş kimse demek. frenk ise osmanlı zamanında rum, anglosakson, cermen, latin ama özellikle fransızlara verilen ad.