akide şekeri

• osmanlıda ulufe günü yeniçerilere saray avlusunda yemek verilirmiş. kapıkulu askerleri verilen ücret ve yemekten memnun kalmışlarsa akide sunarlarmış. zaten sözcük anlamı da inanç, bağlılık.
• dünyanın en güzel $eker türü.^*
  
  rahmetli dedem getirirdi eve kavanozlar içinde rengarenk $ekerler. kendisi $ekerleme ustasıydı zaten, mesleği buydu. her uzanı$ımda o mis gibi kokan kavanozlara, ürperir, duygusal bir yoğunla$ma içinde bulurdum kendimi. o anlarda e$siz bir bütünlük olu$urdu aramızda bu güzel $ekerle, kimsenin arasına giremeyeceği kadar yoğun bir kayna$ma ya$ardık. o ya$larda, küçük ve güzel $eylerden mutlu olmayı öğrettiler bana bu $ekerler. yıllar sonra, ve bugünden yıllar önce üniversite sınavına girerken bile yanımdaydılar sadık $ekerlerim.
• ali muhiddin hacı bekir'de sakızlı, portakallı, çilekli, naneli ve de kahvelisinin de üretildiği şeker. güllü, tarçınlı, bergamotlu zaten kraldır ama fındıklı ve susamlı klasiktir, yerleri bir başkadır, ayrıdır.
• osmanlı devleti'nde bir çeşit bağlılık ve sadakat aktini sembolize eden şeker.
  
  akide arapça akit yani sözleşme kelimesinden geliyor. yeniçerilere ulufe töreninde dağıltılan akide şekeri askerlerin padişaha memnuniyetlerini ve bağlılıklarını gösteren bir sözleşme niteliğini taşıyor.
• kulah seklindeki kutularının en üstünde büyük bir şeker veya lokum olan dini bütün bir şekerleme cinsidir. memleketimde genelde kandillerde ve dini bayramlarda tüketilir.
  ama o en üstteki tek lokumunda tadından yinmez. o tek lokumu yemek ayrıcalıktır, çocuklukta toplumda statu atlamanın bir numaralı göstergesidir. o tek lokum hic bir lokuma benzemez kralını getirin o lokumdan aldiginiz tadi almazsiniz.
• her yediğinizde ya damağınızı ya dilinizi keser bu meret ama bırakamaz bi tane daha yersiniz..
• iri parcalar halinde kırıp ayva tatlısı yaparken ayvanın içine koyulunca harika bir koku,renk ve tat veren geleneksel türk şekeri.
• çileklisine bayıldığım ama zaman zaman dilimi kestiğim için kan tadıyla karışan şeker. ama yine de bırakamam. bir de üstüne su içmek var ya... özlediğim tat, ha bir de daha erirken ağızda doyulmayıp ikincisi arzulanan şey
• bir zamanlar mevlütlerde, külah içinde lokum ve bademle çeşitlendirilerek dağıtılan rengarenk ve içindeki aromalar nedeniyle geniz yakıcı olan şeker çeşidi. nostaljik.
  
  mis gibi bir tarçınlı akide sabahı bugün uyandığım
  o kadar tatlı ve yakıcı
  demlikteki karanfilli çay misali
  şükürle her şey, tadına vararak yudumladığım
  sıcacık selamlarına büründüğüm sevdiklerim
  çıtır bir gevreğin sıcaklığındalar, ne güzel
  vazomda kurumuş narin kayısı çiçekleri ve beyaz güller
  kahvaltı soframda menekşe rengi nazlı alazlarda yanmakta küçük mumlarım
  huzur doluyum, duaların sabırla örtündüğü tespih taneleri gibi..
• bu şekeri kırmadan sonuna kadar emen insanlar ermişlerdir. ellerini eteklerini öpünüz.