• glaxo firmasinin tagamet'e rakip olarak cikardigi * ulser ilaci.
  • eşantiyon kalemler genelde gösterişsiz, kalitesiz ve aslında benim için hepsinden önemlisi birbirinin aynı olurlar. kalem koleksiyonu yapan biri için aralarından pek malzeme çıkmaz, çıksa da kocaman reklamların arasında kalem ruhunu kaybeder, güzel bir dizayna sahip olsa da ruhunu yitirdiğinden koleksiyona giremez.

    benim ilk uçlu kalemim de babamın bir ilaç deposunun kamyonunu tamir edince kamyon şoföründen eve getirdiği, beyaz, ince uzun, ortasında lacivert bir yazı olan, kapağı gövdesinden ayrılmayan bir 0.5'ti. ucu uzun olduğundan yazımı rahattı, yaşıma göre fazlaca büyük olan ellerime iyi oturuyordu, atlas'ların aksine parmağa gelen kısmı tırtıklı olmadığı için iz yapmıyordu. yanında bir de aspirin'in eşantiyonu olan silgi getirmişti babam ki onu hiç saymıyorum bile, ilk silgimin ömrü yaklaşık dört gün olmuştu.

    kalem o kadar afilli ve değişikti ki, ilkokuldaki hocamın bile ilgisini çekmişti. herkesin defterine kendi tükenmez kalemiyle yazarken sıra bana gelince kalemimi elimden aldı, inceledi, "ne güzelmiş..." diyerek ilk satıra o kalemle "ufuk erken uyu, erken uyan." yazdı, arkaya doğru devam etti. sıra arkadaşım da çok beğeniyordu kalemi, ucunu değiştirmek gerekince ona veriyordum, özenle uç takıyordu kalemime. yeryüzünde böyle bir kalem daha yoktu o an, ve zaten olamazdı da. uçluydu, atlas değildi, ince uzundu...

    tabii bu saadet uzun sürmedi. ben ki lisede bile defalarca yağmurluğunu askıda unutup -ki şu satırları yazarken çantamı ve yağmurluğumu iki saat evvel kütüphaneye bıraktığım aklıma geldi- bab-ı ali yokuşunu defalarca tepen biriyim, sorumluluk duygusuna hiç mi hiç alışkın olmadığım o yıllarda kalemimle uzun zaman yaşamayı ümit etmiyordum. sonra o gün geldi, kalemimi kaybettim. kendime ceza verdim, fatih kalemin köşeli kalemlerinden almayıp uyduruk bir markadan dandirik bir şey aldım, kurşun kalem yani, uçlu değil. okuldaki havamı korudum ama, sınıf başkanı olmuştum çünkü, sınıfın en çalışkanıydım.

    sol frame'de zantac yazısını görünce aklıma işte bunlar geldi. eşantiyon deyip geçmeyin, o ufak hediyeler bir çocuğun zihninde ne derin izler yaratabilir görüyorsunuz. pazarlama teknikleri dersinde anlatılabilecek bir anektodu aktarmanın huzuruyla zantac'ı hatırladığım şu entryyi sonlandırmak, son gözdem tombiş rotring'imi elime alıp yeni sınavlara yelken açmak isterim...
  • mide agrisi icin birebir muhtesem ilac... uretenin aklina saglik diyorum. bugune kadar bu kadar etkili bir mide ilaci kullandigimi hatirlamiyorum.
  • etkin maddesi ranitidindir.
  • midedeki h2* reseptörlerine antagonist etki göstererek asit salgısını azaltan ilaç.
  • kanserojen olabileceği korkusuyla amerika'da satışı durdurulmuş ilaç.

    ilgili açıklama
  • fda, kanserojen madde içerdiği için kullanmama uyarısı yapmış.

    https://tr.euronews.com/…a-uyarisi-ranitidin-kanser
hesabın var mı? giriş yap