*

  • eskimeye, çürümeye yüz tutmuş her türlü yapının, alt yapısından başlayarak elden geçirilmesi etkinliği. örn: trt'nin yeniden yapılandırılması.
  • istanbul yaklasımı aracılıgıyla finans sektorunde gerceklesen bir cesit "bozmak yerine korumak" eylemi
  • istanbul yaklaşımı kapsamında devamında itfa planına bağlama eylemi gerçekleşen yapılandırma.
  • şimdilerde "işten eleman atıyoruz" diyemeyenlerin kullandıkları deyim.
  • dünyadaki çekik ırkın kaizen adı altında herkesin kafasına gözüne soktuğu işin bir parçası. türkler bu kavrama kısaca altust etmek de derler.
  • biz reklam ajanslarinda calisan, yaratici grup dedigimiz kisilerin hic de yabanci olmadiklari deyim. seni cok acil diye diye yaka paca ise almislardir ve gece gunduz deli gibi calistiriyorlardir. hatta musterinin tum oyuncakli ve sinir islerini de bir suru karmasaya ragmen, hic sesini cikarmadan gul gibi hallediyorsundur, her sey bir sekilde yolundadir yani senin canin ciksa da. ama birden o bel bagladiklari musteri ajans ile yollarini ayirmaya karar verir, akabinde ajans da seninle... bahane hemen hazirdir. "onemli bir musterimizi kaybettik ve sirketi yeniden yapilandirmamiz gerekiyor." uzgunuz!
  • işi yapanların -misal mühendis filan- bağlı olduğu çatının değişmesi haricinde pek de etkilenmediği -hala işini yapmaya devam eder- ancak yukarlarda büyük fırtınaların koptuğu plaza ortamları aktivitesi. fabrika aktivitesi de olabilir , işçi etkilenmez bunda da. mühendis de bi çeşit işçidir zaten. genelde öncesinde dedikodu yayılır, hiçbişi duymasan da kokusunu alırsın , noluyi len bu ortamda diye düşünürsün. sonra çatara patara mail gelir. döşenik. ona teşekkür buna teşekkür. amacımız.. karlılık. a yumuşak.
  • bir şeylerin daha önceki halinin uygunsuz olmasından yada şuan geçerliliğini kaybetmesede değişmesi daha iyi olacağı için gerçekleştirilen işlem.
  • reklam kuşaklarından anladığım kadarıyla diş minelerine verilmiş bir hak. bir diş macunu alıyoruz sanırım ve o diş macunu diş minelerimizden içimize girerek bizi, tüm sözlerimizi, ağzımızı filan yeniden yapılandırıyor.

    ben de bu yapılanmaya katılmak istiyorum:
    - anne, ben de o diş macunundan aldım. beni anlıyor musun? ilişkimizi yeniden yapılandırmak istedim ben anne.
    - ağzın benim en sevmediğim diş macunundan kokuyor. ayrıca diş minelerin de öff neyse.. önce bir yeniden yapılandırılman gerek yani. nerde doğurduğum o dişler, nerde bu...
    - fırçala anne fırçala...
hesabın var mı? giriş yap