• kutuphane kitaplarindan ya da kullanilmi$ kitaplardan cok farklidir yeni kitaplar. elinize aldiginizda once kapagini hissedersiniz avucunuzla. mukemmel bir $ekilde eliniz kayar uzerinden. sonra kitabi aralayip sayfalarini koklarsiniz. mis gibi yeni kokusu vardir. ko$eleri mukemmeldir. sayfalarin veya kapagin ko$eleri kivrik degildir. kitap bu mukemmeliyetini cok uzun sure koruyamaz ama koruyabildigi zaman icerisinde mumkun oldugunda bunu hissetmeye cali$malisiniz. sayfalari bukulmemi$tir. kitabi hafifce actiginizda kendi kendine kapanir sayfalar. eger benim gibi kitap feti$iniz varsa, asla 180 derece bukemezsiniz sayfalari cunku o sayfalar bukulurken, sizin de iciniz bukulur. kapagini yanli$likla ortada bir yerden katladiginizda, artik o kitabi okuma $evkiniz eskisi kadar olamaz. tamam, belki katlanmadan 1 saniye once ve 1 saniye sonra kitapta ayni $eyler yaziyordur ama o kitap artik sizin icin ayni kitap degildir. yeni kitap olmu$tur artik eski kitap.
  • swann'ların tarafında proust, yeni kitabı birçok benzeri bulunan bir şey gibi değil, kendinden başka varoluş nedeni olmayan, benzersiz bir insan gibi tanımlar.
  • alamadığımdır. dolaşıyorum içlerinde, dokunuyorum, sayfalarını karıştırıyorum, okuyorum ve koyuyorum yerine. sonra eski bir dost göz kırpıyor içlerinden. gidip sarılıyorum ona. on sene önce okudum belki ama olsun. kucaklaşıyoruz derken alıyorum yanıma. on sene öncesinin sevgisiyle yeniden okuyup beğeniyorum.

    kendimi tekrar mı ediyorum?
    yaşlılık alameti midir?
    yeni kimselere alışmak zor da kitaplara neden aynı muamele?
hesabın var mı? giriş yap