yeşil alan

• toplumun yararlanması için ayrılan, günübirlik eğlence ve dinlence ihtiyaçlarını karşılayan, gerek aktif gerekse pasif kullanımlı, bitki örtüsünün yoğun olduğu alanlardır. bu alanlarda yapılacak tüm düzenleme ve tesislerde türk standartları enstitüsünün engelliler ile ilgili standartlarına uyulacaktır.
• senelerdir okumadigim hincal uluc'un, bugun google'da baska bir sey ararken karsima cikan, 7 haziran tarihli yazisina konu sey...
  
  http://www.sabah.com.tr/…karsisinda-kentsel-trajedi
  
  edit: abartmisim,en son defne joy foster'la ilgili yazdigi sacmaligi okudugum aklima geldi.
• türkiye'deki şehirlerde giderek daha çok ihtiyaç duyulan buna karşılık giderek daha çok küçülen kara parçası. çok sevimlidir bizim yeşil alanlarımız, minimalisttir, kutu gibidir. koca koca binaların, sitelerin arasına sıkışmış birkaç ağaç, üç beş demet ithal çiçek ve bir iki banktan oluşur. zemin asfalt kaplıdır. eğer beldede çağdaş anlayışa sahip sosyetik bir belediye yönetimi varsa granit kaplama modeline de rast gelinir. ortada fıskiye mutlaka bulunur. çekirdek çitleme veya dondurma keyfi amaçlı gece oturmaları için genelev renklerinde lambalardan mürekkep aydınlatma sistemi bile vardır.
• şehir imar plânlarında toplumun yararlanması için ayrılan ve üzerinde inşaat yapılması mümkün olmayan ve ileride veya şimdiden park, çocuk parkı vb. hizmet alanı olarak ayrılmış alana verilen isimdir.
• ölülere daha fazla ayrılır olmuştur.
• moda çay bahçesi, moda'da manzarası müthiş, çay kalitesi mafioso kitsch olan bir yeşil alan. mafioso demem şundan; sivil ve kaliteli servis yapan birinin elinde olsa çoktaaan^* iflas etmişti.
• streil olmayan alan olarak bilinir. dış bölge de denir aynı şekilde. bu bölüm çalışanların hastane kıyafeti ile bulunabildiği bölümdür. bu bölümde ameliyathane çalışanlarıyla sınırlı iletişime izin verilir.
• (bkz: istanbul’un simgesi peyzajlar kaldırılıyor)
  
  (bkz: atv muhabirinin saksıya ısrarla yeşil alan demesi)
• "yeşil alan" toplumda dinlenme alanı olarak şehrin içine bırakılmış güzel yerlerken, aynı işlevi hastanede gören, cahil avutulan mekanlardır.
  
  örnekler ile geldim:
  örnek a:
  -hasta var olan gribal enfeksiyonu için 3 gün içinde 5. merkez olarak tarafınıza başvurur ve hastalığının geçmediğini belirtir. elinde daha önceki 1. devlet hastanesi ve sonrasında hizmetin çok mükemmel olduğuna inandığı ve resmen zatüre tedavisi başlanmış olan viral üst solunum yolu ilaçlarının verildiği özel hastanelerden aldığı 3 poşetlik ilaç ile size isyanda bulunur.
  
  örnek b:
  - uzak diyarlardan pazar günü anasını görmeye gelen o hayırlı evlat, bmi değeri 41 olan ve beden gücüyle çalışmak suretiyle postmenapozal şekilde kemik direncini ve rejenerasyon gücüde olmadan erimiş ve dejenere olmuş dizlerinde ağrıları olduğu konusunda isyan eden annesini tuttuğu gibi soluğu acil serviste alır. teyzeye sorarsınız neyin var der ki: "doktor bey benim dizler bitik, ameliyat dediydiler ama çocuklar uzak olamıyorum" sonra çocuğuna bakarsın, insanca durumu açıklarsın. ardına klasik ülke seramonisi başlar, kendi hatalarını ve acziyetini çevresine saldırarak çözmeye çalışan ağzından salyaları akan hayırsız evlat figanı...
  
  örnek c:
  - güzel bir haftasonu, tatil, arkadaşlar, eğlence... helali hoş olsun, insan neden o kadar süre emek verir çalışır kendisi için. sonra gelir ve der: "doktor bey/hanım ben x yaptım y y yaptım z içtim q ya gittim, çok yorgunum halsizim konforum yok. bana oradan 3-5 gün rapor", evet cümle aynen öyle restoran siparişi ile biter. klasik bir durum olarak izin mevkisi olmadığınızı belirtmeniz üzerine güzelleme tadında hakaret ve beddualar dinleyerek güne devam edersiniz.
  
  insanın insanlığa hizmeti değerlidir ama cehalete hizmeti sadece cehalet ateşini körüklemektedir. yeşil alanlar dinlenmek içindir, hastanedeki yeşil alanlar ise insanlar arasındaki acil olmayan ama ivedi olan elem ve enfektif durumlarda ilk tedavinin başlanması içindir. kronik dertleriniz, keyfi istekleriniz ve o bok ailevi ilişkilerinizi orada çözemesiniz...
• (bkz: sarı alan)