• (bkz: #9623682)
  • 12 eylül hukukunun süratle yargılayıp idam ettiği sol eylemcilerdendir. darbe sonrası bir çatışmada üsteğmen şahin akkaya'yı öldürmek suçuyla tutuklanıp alelacele idam cezasına çarptırılmış ve cezası 11 haziran 1981'de gaziantep'te infaz edilmiştir. malatya'lıdır, 1957 doğumludur.
  • 1957'yılında malatya'nın hekimhan ilçesinde doğan veysel güney ilkokulu bitirdikden sonra hasan çelebi nahiyesine gitti. izmir erkek sanat ensütüsü'nden sonra da liseyi malatya'da tamamladı.
    1975'te isdemir karabük montaj şanıiyesi'nde elektrikçi olarak çalışmaya başlayan veysel güney, bu arada iskenderun meslek yüksek okulu makine bölümü'nü de bitirdi. veysel güney iskenderun'da çalışırken devrimci mücadeleye aktif olarak katıldı.
    12 eylül darbesiyle birlikte gaziantep'e gitti.
    gaziantep'te kaldıkları ev basıldığında yanında bulunan ali ihsan adlı arkadaşı çatışmada yaşamını yitirdi.
    veysel güney yaralı yakalandı. yaralı yakalanmasına rağmen yoğun işkenceye tabi tutuldu. buna karşın, değil ifade vermek,işkence yapılırken bağırdığını bile duyan olmadı. cunta koşullarında yapılan yargılamayla idama mahkûm edildi.
  • 12 eylül öncesinin en kitlesel devrimci hareketi sayılan devrimci yol davası'ndan idama mahkûm edilen "ilk" kişi.
  • dosya no:981/1-1468
    ölüm cezasi infaz zapti

    tck’nun 450/9 maddesinin ihlal suçundan adana sıkıyönetim komutanlığı 2 no’lu askeri mahkemesinin 1981/71 esas 1981/80 kararı ile ölüm cezasına çarptırılan ve bu cezası yargıtay’ca onanarak 21.04.1981 tarihinde kesinleşen, milli güvenlik konseyince ölüm cezasının yerine getirilmesine karar verilerek bu konudaki kanun 9.6.1981 tarihinde resmi gazetede yayınlanan veysel güney’in ölüm cezasının infazı için 10.06.1981 tarihinde saat 03,00’de gaziantep e tipi cezaevinde bu işin infazı için ayrılan özel bölümde tüzüğün 66.maddesinde belirtilen kişiler olarak, hükmü veren mahkeme heyetinden hak.yb.ayhan ulusoy,infaz işleri ile görevli gaziantep c.savcı yardımcısı m.göktürk, cezaevi müdürü m.ekrem berdan,hükümet tabibi fahri zincircioğlu,din görevlisi ibrahim kaya,zabıt katibi şemsi meni, hazır bulundular.
    mahkeme hükmü, kesinleşme şerhi, milli güvenlik konseyinin cezayı onayan kararı incelendi. cezanın infazı ile ilgili hazırlıkların tamamlanmış olduğu görüldü.
    ölüm cezasına hükümlü veysel güney getirildi ve cezaevinin uygun bir odasına alındı.
    hükümlünün kimliğinin tespitine geçildi: veysel güney, ali oğlu 1957’de zeynep’ten olma, malatya hekimhan ilçesi davulgu köyü nüfusuna kayıtlı, aynı yerde oturur, bekâr, okuryazar, iskenderun demir çelik fabrikasında işçi olarak çalışmakta iken 6 ay kadar önce işi bırakmış, boşta gezer, sabıkasız. hükmü veren mahkeme heyetinden hakim yrb. ayhan ulusoy’dan soruldu: hükümde adı geçen kişi, şimdi huzurda bulunan ve kimliği belirlenen kişidir, dedi. bu sırada infazda bulunmak üzere başvuran hükümlünün babası ve yakınları asayiş açısından sakıncalı görüldüğünden bu konudaki talepleri reddedildi. ancak son defa veysel güney ile görüşmelerine izin verildi ve hükümlü yanından çıkarıldılar.
    hükümlü veysel güney infaz sırasında dini telkin istemediğini ve din adamı ile görüşmek arzusunda olmadığından din adamı ibrahim kale infaz mahallinden çıkarıldı.
    hükmün özeti hakim yrb. ayhan ulusoy tarafından hükümlünün yüzüne karşı hazır bulunanların yanında açıkça okundu
    veysel güneyden soruldu,” bir diyeceğim yoktur” dedi. hükümlü veysel güney’den son arzusu soruldu: babasına mektup yazmak istediğini söyledi, kendisine kâğıt ve kalem verildi. değerli babacığım ve tüm dostlarım diye başlayan, tüm sahifeden ibaret bir mektup yazdı; bu arada sigara içmek istediğini söyledi, kendisine sigara verildi.
    hükümlünü elleri arkadan kelepçelendiği sırada “ kahrolsun faşizm” gibi çeşitli sloganlar bağırdı. veysel güney ölüm cezasının infazı için özel olarak ayrılan yere götürülürken, cebinde çakmağı ve sigarası olduğunu, bunların alınarak babasına teslimini istedi.
    özel olarak ayrılan yerde görevlilerin huzurunda yasa ve tüzükte belirtildiği şekilde veysel güney’in ölüm cezası asılmak suretiyle saat 03.15’de infaz edildi.
    veysel güney’in öldüğü tabip tarafından kesin olarak tespit edildikten sonra, ceset, teşhirine müsaade edilmeksizin kaldırıldı.
    tören yapılmadan defnedilmek üzere ilgililere teslim edildi. düzenlenen bu ölüm zaptı hazır bulunanlarca birlikte imza altına alındı.
    sanığın son arzusu olarak yazmış olduğu mektup kapsamı itibariyle suç unsuru ihtiva ettiğinden, bu nedenle de yakınlarına verilmesi sakıncalı görüldüğünden, dosyasına konulmak üzere hâkim yb. ayhan ulusoy’a teslim edildi.
    c.savcı yrd : mete göktürk
    hakim yb. : ayhan ulusoy
    z.katibesi : şemsi meni
    hükümet tabibi: fahri zincircioğlu
    din görevlisi : ibrahim kale
  • adil yargilanma hakki elinden alinmis, isnat edilen sucu isledigine dair hic bir delil olmadan idam edilmis,cesedi kaybedilmistir. katilleri ve öldürdügü iddia edilen üstegmenin katilleri cezalandirilmamis, aramizdadirlar.

    (bkz: adaleti gördünüz mü)
    (bkz: faschistische lynchjustiz)
  • ufuk urasın hakkında mecliste soru önergesi verdiği, asılmış devrimci.

    "türkiye büyük millet meclisi başkanliği’na,
    aşağıdaki sorumun içişleri bakanı sayın prof. dr. beşir atalay tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim. 20.02.2008

    ufuk uras
    ödp genel başkanı
    istanbul milletvekili

    1- 9 haziran 1981’i 10 haziran 1981’e bağlayan gecede idam edilen veysel güney’in cenazesinin, aynı dönemde idam edilen bütün siyasal tutukluların cenazeleri ailelerine teslim edilirken, ailesine teslim edilmemesinin nedeni nedir?

    2- ailenin çabalarıyla ancak 25 yıl sonra ulaşılabilen dava dosyasında veysel güney’in cenazesinin “babası ali güney’e teslim edilmek üzere yüzbaşı burhan erdem’e teslim edildiği” cumhuriyet savcısı mete göktürk, adli tabip fahri zencircioğlu ve cenazeyi teslim alan yüzbaşı burhan erdem tarafından imzalanan tutanakta görülmektedir. yüzbaşı burhan erdem neden cenazeyi aileye teslim etmemiştir? bu şahıs halen askeri görevini sürdürmekte midir? bu şahısa ulaşılıp veysel güney’in cenazesini ne yaptığı sorulmuş mudur? cenazeyi aileye vermeyerek açıkça suç işleyen bu şahısla ilgili her hangi bir adli kovuşturma yapılmış mıdır?

    3- gaziantep mezarlıklar müdürlüğü’nün kayıtlarında 9 haziran 1981 gününe ait son kayıtta orduevinden gelen “hüviyeti meçhul” bir kişinin asılarak idam edildiği görülmektedir. türkiye cumhuriyeti yasalarına göre hüviyeti tespit edilemeyen bir kişinin idam edilmesi mümkün müdür? eğer hüviyeti meçhul bir kişi idam edildiyse bu infazı gerçekleştirenlere ilişkin her hangi bir kovuşturma yapılmış mıdır? idam edilen söz konusu kişi veysel güney ise neden kayıtlar “hüviyeti meçhul” olarak geçirilmiştir?

    4- gaziantep cumhuriyet savcılığı’nın daha önce tbmm insan hakları inceleme komisyonu aracılığıyla ailenin avukatına gönderdiği belgede “her ne kadar yapılan dna testi sonucunda düzenlenen raporda adli tıp kurumu veysel güney ile annesi zeynep güney ve babası ali güney arasında kan bağı kuramamışsa da, 1981 yılı içerisinde ilimizde bir idam olayının gerçekleştirildiği ve maktulün cenazesinin de, ilişik mezarlık kayıt defterinden anlaşılacağı üzere 9.6.1981 tarihinde 105341 numaralı mezara gömüldüğü anlaşılmıştır” denmektedir. dna testi uymasa da açılan mezardaki kişinin veysel güney olduğu doğru mudur? doğru değilse, açılan mezar 105341 numaralı mezar değil midir? eğer açılan mezar 105341 numaralı mezar değilse bu numaralı mezar yeri nerededir?

    5- gaziantep mezarlığı’nda yapılan ayrıntılı incelemede 105338, 105342 gibi veysel güney’e ait olduğu söylenilen mezar numarasının hemen öncesindeki ve hemen sonrasındaki mezar numaralarına rastlanırken 105341 numaralı mezara rastlanamamıştır. diğer mezarlar ve numaraları ortadayken, bu numaranın ve mezarın yok olması nasıl açıklanabilir?

    6- veysel güney’in mezarının verilmemesi sorununu çözerek kamu vicdanını bir ölçüde de olsa rahatlatmak için girişimlerde bulunmayı düşünüyor musunuz?"
  • veysel güney 1981'de idam edilen bir devrimci yolcu.
    tutuklandıktan sonra 5 ay tek başına bir hücrede tutuluyor.
    avukat tutmasına izin verilmiyor.
    görüşcüye izin verilmiyor.
    mektuba izin verilmiyor.
    hiçbir kanıt olmamasına rağmen asılıyor.
    asılmadan önce yazdığı mektup ailesine ancak 25 yıl sonra ulaşıyor.

    veysel öldürüldüğünde benden 8 yaş küçük. taburesine tekmeyi kendisi atıyor.

    veysel'e yapılanlar bununla kalmıyor. cesedi yüzbaşı burhan erdem'e teslim ediliyor, ancak burhan erdem cesetten bile korkmuş olacak ki aileye teslim etmesi gereken cesedi ortadan kaldırıyor.

    veysel'in mezarının nerde olduğu hala kesinleşmiş değil.

    http://www.veyseliariyoruz.net/

    veysel güney'i ariyoruz !
    yüzbaşi burhan erdem'e
    vicdan çağrisidir !

    burhan bey,

    çocuklarınız var mı?

    varsa onları seviyor musunuz?

    varsa onlar sizi seviyor mu?

    arkadaşlarınız var mı?

    sokağa çıkıyor musunuz?

    emekliler kahvesinde birlikte vakit geçirdiğiniz insanların yüzüne bakabiliyor musunuz?

    akrabalarınızla görüşüyor musunuz?

    sizi seviyorlar mı?

    siz onları seviyor musunuz?
    *********
    burhan bey,

    basında hakkınızda çıkan haberleri takip ediyor musunuz?

    sizin için tbmm'ye soru önergesi verildiğini biliyor musunuz?

    içişleri bakanı'nın önergeye "burhan erdem emekli olmuş bir askeri personeldir"

    diye cevap verdiğinden haberdar mısınız?

    kara kuvvetleri komutanlığı'nın gönderdiği dosyada imzanızı taşıyan belgeler çıktığını biliyor musunuz?

    savcının size imzalattığı belgede "babasına teslim etmek üzere aldığınız

    cenazeyi" (1)kaybettiğinizden haberdar mısınız?

    gaziantep cumhuriyet savcılığı'na hakkınızda suç duyurusu yapıldığı bilgisine ulaştınız mı?

    ********

    burhan bey,

    insanlara düşman mısınız?

    ölüleri bile kaybetmek nasıl bir duygu?

    bir anne babanın çocuğunun mezarını görmek istemesi size insanca gelmiyor mu?

    olur ya bir gün çocuklarınız sizin gibi düşünmezse,

    olur ya bir gün çocuklarınız mahkemelik olursa,

    olur ya bir gün çocuklarınızın başına bir iş gelirse,

    mezarlarını bile bulamama duygusunu anlayabilir misiniz?

    ********

    burhan bey,

    10 haziran 1981 şafağı size bir şey çağrıştırıyor mu?

    veysel güney adı size bir şeyler çağrıştırıyor mu?

    darbenin bile bir hukuku olduğunu düşünüyor musunuz?

    asıp kaybederek darbenin bile hukukunu çiğnediğinizin farkında mısınız?

    mezarsız ölüler sizi rahatsız etmiyor mu?

    gaziantep mezarlığı'na hüviyeti meçhul olarak gömdüğünüz veysel güney'i hatırlıyor musunuz?

    bir aileyi 27 yıldır çocuklarının mezarından yoksun bırakmak, ömürlerinin belki de son günlerini yaşayan

    80 yaşını geçmiş anne- babanın her gün ahını almak -varsa- vicdanınızı rahatsız etmiyor mu?

    ********

    burhan bey,

    "nasıl vardı elleriniz

    nasıl kanattınız o domur domur mayıs göğünü

    nerelere gizlediniz dal uçlarını

    mevsimleri nettiniz

    yeşili, kırmızıyı, zambak morunu

    yavru kuşun sabah sıcaklığını

    nerelere kitlediniz akşam yelini

    karanlıklar ,karanlıklar

    ey karanlıklar

    nasıl oturdunuz bu ellerle sofraya

    ekmeği nasıl böldünüz" (2)

    ********

    burhan bey,

    size bey sıfatıyla seslendiğimiz için biliyoruz ki pek çok arkadaşımız öfkelenecek.

    bizimkiler bizi topa tutacak, veysel'in cenazesini vermeyen birine "bey" dediğimiz için...

    ve diğer yandan siz de bu yazıyı okuyup belki de dava açmaya yöneleceksiniz.

    dava açmak istiyorsanız lütfen hemen açın.

    belki mahkemede karşılaşırız ve burada sorduğumuz soruları bir kez de yüzünüze karşı seslendiririz.

    ***

    burhan bey,

    bu soruları neden mi sorduk?

    olur ya bir akşam çocuklarınızla oturduğunuz bir akşam yemeğinde ellerinize bakarsınız...

    olur ya çocuklarınızı, belki de varsa torunlarınızı severken saçlarına dokunduğunuzda

    bir ailenin çocuklarının saçına dokunmak şöyle dursun, ziyaret edecekleri bir mezar bile bulamadıklarını hatırlarsınız...

    olur ya yolunuz antep mezarlığına düşer bir gün, aileye mezar yerini gösterirsiniz..

    olur ya vicdan denilen şeyin bir gün herkese gerekeceğini anlarsınız...

    olur ya devlete zimmetli bir ölüyü kaybeden zihniyetin cisimleştiği isim nasıl sizseniz bulan da siz olursunuz.

    olur ya insanlığı hatırlarsınız!

    (1)veysel güney dava dosyasında savcı mete göktürk ve yüzbaşı burhan erdem imzasını taşıyan

    10 haziran 1981 tarihli belgede; idam edilen veysel güney'in cenazesi babası ali güney'e teslim edilmek üzere

    yüzbaşı burhan erdem'e teslim edildiği tutanak altına alınmıştır.

    (2)hasan hüseyin- tay şiirinden alınmıştır.

    veysel'in - ki kendisi babamdan bir yaş küçüktür- mezarı nerede hala bilinmiyor.
  • "bir kimsesiz mezarında yatıyor
    katilleri şimdi resim yapıyor
    veysel kalkıyor hesap soruyor
    güneş güneş yine doğuyor." *
hesabın var mı? giriş yap