• le corbusierin modern mimarlığa ışık tutan yapıtı. türkçesi ykyden "bir mimarlığa doğru" adıyla basılmıştır.
  • bir dahi olan le corbusier'nin, 1923 yilinda yayinlanan, basit, herkes tarafindan anlasilabilecek bir dille yazmis oldugu kitap. oyle akici ve buyuleyici bir anlatimi var ki, kitap bir solukta (~4-5 saatte) rahatlikla okunabiliyor.

    le corbusier'nin bir dergide yayinlanan makalelerinden olusan kitapta bazi kavramlarin sikca tekrarlandigi gorulur. makaleler kitap haline getirildigi zaman bu tekrarlar, le corbusier'nin insanlarin kafasina vurarmiscasina olan anlatimini destekler. gayet sert bir dille doneminin mimarligini elestirirken eski yapilardan ornekler vererek mimarligin nasil olmasi gerektigini aciklar, mimarlara tavsiyelerde bulunur, buyuk bir coskuyla modernizmi anlatir. kitabin her sayfasindan modernizmin en buyuk dayanagi olan "islevsellik" kavrami fiskirmaktadir.

    birinci dunya savasi sonrasi muhendislik alanindaki gelismeler ile mimarlik arasindaki durgunlugu, hatta gecmisi taklit etmeyle devam eden gerilemeyi karsilastirir. bicimin islevi izlemesinin* ve alanin optimum sekilde kullanilmasinin en iyi ornekleri olarak gordugu ucaklari, transatlantikleri ve otomobilleri, onlara duydugu hayranlikla birlikte anlatir. isin kolayina kacan, eskiyi ve hatta eskinin kotusunu taklit etmekten ileri gidemeyen, rasyonel dusunme ozurlu, isleve onem vermeyen meslektaslarini(!) yerin dibine sokar.

    kitabi okurken le corbusier'nin coskusunu, mimarliga olan tutkusunu farketmemek mumkun degildir. zamaninin otoritelerine ve geri kalmisligina karsi yilmadan savasan, modernizmin en buyuk savunucusu ve 20. yuzyilin en iyi mimari olan bu ustun insana tekrar tekrar hayran kalinir.

    ek bir bilgi daha; kitabin ingilizce cevirisi "towards a new architecture" adiyla yayinlanmaktadir ancak le corbusier'nin anlattigi "yeni" bir mimarlik degil, mimarligin gecmisten gelecege kadar nasil olmasi gerektigidir.
  • kitabin türkçe çevirisi bilkent universitesinde ögretim görevlisi olan serpil özaloglu tarafindan yapilmistir.
  • amédée ozenfant a adanmış kitaptır.
  • pek de yabancısı olmadığımız ve her daim sancılarını yaşadığımız yirminci yüzyılın makinalaşmasını, günlük hayatın nasıl insana yabancı bir meta haline geldiğini bunun akabinde de mimarinin de benzeri şekilde değişmesi ve zamana ayak uydurması gerektiğini anlatan yapıt.
  • nedense ingilizce'ye "toward's a new architecture" ismiyle çevrilmiştir. demek ki film adı çevirilerindeki "intikam peşinde" muhabbeti bir tek bizde olmuyormuş.
  • ''ilkel insan yoktur; ilkel gereçler vardır'' der üstat. okunası.
  • le corbusier'in l'esprit nouveau'da makaleler halinde yayımlanan yazıları 1924 yılında 'toward's a new architecture" adı altında kitaplaştırılmıştır. le corbu mimarlara 3 konuyu hatırlatır;
    kütle, duyularımızı tümüyle etkileyen, algılayıp ölçebilmemizi sağlayan öğe.
    yüzey, kütlelerin üzerimizde yarattığı coşkuyu yok edebilen veya artıran kılıf.
    plan, her şeyi kesin olarak belirleyen, kütlenin ve yüzeyin yaratıcısı."s.48
    le corbusier’nün mimari yapılarında öne çıkan 3 metafor; parthenon, buharlı gemi ve yalnızlık. kitapta bu metaforları açıklar. dili şiirsel ve parça parçadır ve aynı şeyleri zaman zaman tekrarlar. bu tekrarlara düşmesinin nedeni, yazar konferanslarda anlattıklarını sonradan kitaplaştırmasının sonucudur. bazı noktalarda emredici ve buyurucudur. bu kadar cesur ve çoşkulu olması zamanın ruhundan, modernizmin ilk zamanlarında bu denli çoşkulu ve dikteci olmasaydı bu kadar etkin olamayabilirdi. modern olan yıkıcıdır ve bir şekilde yıkıcı olmak zorunda kalmıştır. tüm şehirleri yıkıp yeniden modüler ve yüksek matematiksel bilgi ile yeniden inşaasını savunacak kadar yıkıcı.
  • okuduktan sonra uzun uzun yorum yapacağım kitap.
hesabın var mı? giriş yap