uzun sürmüş bir günün akşamı

• dunyanin en buyuk tatmin ve bo$luk duygularindan biri.
  oylece yatilmalidir...
• liselerde turkce derslerinde okutulmasının edebiyatı sevmemeye yol açtığını öne süren^* kisilerin bulunmasi esef verici idi, ne de olsa dil, anlam ve anlati bakimindan essiz bir baş yapit uzun sürmüş bir günün akşamı.
• türk edebiyatının en iyi öykü kitaplarından biri. bir felaket habercisi, kehanet kitap (bkz: bir cag yangını)
• bilge karasu' nun 1971 sait faik hikaye ödülünü kazanmış kitabı.. ismi ile bana hüzünlü ayrılıkları hatırlatır.
  (bkz: her dalga ile bir denize veda edenler)
• bilge karasu, uzun surmus bir gunun aksami'nda ioakim'in akil yurutusunu soyle yazar:
  "yasami sanki hic gelmeyecek, erismeyecek bir bayram gibi, bir...
  bir bayrama nasil hazirlik yapilirsa, nasil yasamanin butun kaygilari, isleri, oruclari bayrama yonelirse, o kaygilar, o isler, o oruclar nasil o bayramda gerekliklerinin dogrulanisini bulursa...
  ama bayram gelirse, bayram gelirse...
  ama butun bir omur bayram hazirligiyla gecer de o bayram gelmezse...
  bayramin geldigini kac kez dusundu hayati boyunca, kac kez 'iste geldi artik' dedi, kac kez artik gelen bu bayramla...
  bugun, bu bayrami gelmis sayacak mi ki?"
• usta eckehart ise soyle der:
  "insan bin yil bile yasasa, yine de, kendine kattigi sevgiyi surekli cogaltabilir."
• okurken insanı çileden çıkaran, dünyayı zindan eden, bir türlü bitmeyen, insanı sıktıkça sıkan, lisede iken edebiyat hocamızın zoruyla okuduğum kitap.
• ada ve tepe adlı iki öyküden oluşan kitap.
  şiir tadında düzyazı.
• norah jones'un yumuşacık sesiyle muhteşem kıldığı long day is over adlı şarkıyla başlanası ve kafanın direk stresten resetlenmesi gereken akşam
• ucer ucer olmak uzere 6 saatlik hukuk dersinden ciktiktan sonra, metrodaki bir koltuga oturup cama kafani dayarak basladigin, eve ulastigin anda ise tv nin karsisindaki kanepeye uzanip sizarak bitirdigin aksam...