uzaktaki
-
uzak şehirlerde, uzak ülkelerde olduğu sanılan, oysa bedeni yan odada olsa bile ruhen uzak olan kişi...
-
uzakları tercih etmiş kişi...ne bir yere bağlanabilen, ne göçer, ne yerleşik yaşayabilen kişi...
-
uzaktayken tuzak olmayandir, hatta uzak yakinliktir* buyuk ihtimalle... vardir, oradadir, solugu, buyulu sicakligi hep yakinlardadir...
-
asıl büyük sarhoş benim
uzaktaki
ben ki tek damla şarap içmedim
ekmeğin beyaz zeytinin siyah
olduğunu biliyorum
asıl büyük sarhoş benim
uzaktaki
benim kusturucu sarhoşluğum
yoksulluğum
...... sonra ......
sen beyaz bir kadınsın
uzaktaki
gözlerin aklımdan çıkmıyor
sen beyaz bir kadınsın
karanlıkları dinleyen
uzaktaki
sarmaşıkları duyuyor musun rüzgârda
yorgun başını
üşümüş yastığına koyuyor musun
uyuyor musun ?
attila ilhan -
geç bulup erken kaybettiğim
farkettim ki benimle olman imkansızmış
ölü doğmuş aşkım, tek nefes almadan
gönül mahkemesinin ilamında
iyi halden "arkadaşlığın"a hüküm giydim
sevginle idam edilmeyi isterdim oysa
yaşanmamış sevda hikayesindeki
yaşayan ölüyüm artık
bilmezsin hislerimi, asla bilemezsin
ben yüzeye çıkamamışken
sen inemezsin o derinliğe
ah ne yazık!
ben şiirlerde yaşarım seninle
sen farkında bile olamazsın
önüne kıtalarımı seremem
öksüz mısralarım isyan eder bana
ama ben inadına seni severim
seni sevmeyi severim, engel olamazsın
duygu okyanusumdaki yalnız denizciyim,
hiçbir adanın kabul etmediği
sonsuz sular göğe tükürse beni
ya da ciğerlerimi doldursa da
gözyaşlarımı köprü yaparım sana doğru,
fırtınaları evcilleştiririm de gene boğulmam
aldırmam sana kavuşamamaya
sevdiğine ulaşamamak değil
sevememektir asıl işkence
oysa ben celladı olurum aşksızlığın
kendi giyotininde uçururum kellesini
benim için hazırladığı zindanda
kızıl saçların tüm kanımı hapsetmiş
"seni sevmek" dolaşıyor artık damarlarımda
ela gözlerin başkası için parıldıyor
benimkilerse çoktan söndü, ağlamaktan
cesaret edip resmine bakarsam eğer
boğazımda birşeyler düğümleniyor
sanma yaptığım sıradan bir sevgili denemesi
sadece umarsız platoniğin başarısız sevgi hamlesi
ızdırabımdan bihaber olmansa
dikenden kulak tıkaçlarım sanki
şüphesiz her an acı veriyor ama
hayatta tutuyor umudumu ve beni
lanetlerin en masumu olsa gerek bu
sevdiğim her kadında olduğu gibi
seni de bana hem uzak hem yakın tutuyor
sanmıyorum ama gene de sorayım
yanıbaşımda bekleyen hayaline:
tek şiirde unutur muyum seni?
sana senin dilinle ulaşmaya çalışırken
benim dilimle bana set çektin
maktülün olmayayım ne olur
ne de olsa uzaktaki arkadaşınım(!)
on bin kilometrelik hançere gerek yok
tek kelimen yeter beni öldürmeye
regenmann
20.08.2005 -
kişinin günlük hayatının dışında kalan, varlığı bu yüzden çok hissedilmeyen, her koşulda aranabilecekler listesinin ilk sıralarında yer alan, kalben hep yakınlarda olan kişidir.
-
ömür törpüsüdür. ama törpü dediğinde sonuçta bir güzelleşme aracı değil mi?
-
kimi zaman en yakınındakinden yakın olmayı becerendir.
not: aramızdaki binlerce kilometreye rağmen hep elimi tutan dostuma hiç görmeyeceği bir hediyedir bu da. -
muthis bir sevimliligi vardir. nesesinde de huznunde de vardir, bu sevimlilik. acilari acimiz, kahkahalari kahkahamizdir.
nerede degilse orada iyi olacagini sanan baudelaire gibi biz de nerede degilsek orada kahraman olacagimizi saniyoruz, herhalde ondan bu sevimlilik... -
şile deniz feneri
uzaktakine şefkat
yakına vahşet deniz feneri.
soğuğun
mavi sisin
sahibi sen değil misin?
(1998)
şu önündeki kördumanın içindesin şimdi, uzakta gördüğün de senin.
(ilk giri tarihi: 9.5.2018)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap