• habire bunun güzelliğini, "amaç" olması lüzûmluluğunu, kendimizi buna zorlamamız gerektiğini öğretmeye çalışır dururlar...

    yanımızda güveneceğimiz birileri olsun diye mi, sırf "onlar" bizi aralarına alsın diye mi, her kılıfa girebildiğimizi göstermek için mi, uyum sağlamak... "ben niye onlara uyuyorum, ya onlar şeytansa" olamaz mı, yıllardır uydum durdum, uyacağım diye kendimden oldum, biraz da onlar bana/bize uyamaz mı ?

    illa ki "biz bir aileyiz" mi olmalıdır, zaten insanı çileden, hayattan çıkaran sorunlar hep aileyle başlamaz mı ?

    uyum sağlamak ödün vermek, kendini tüketmek, çilesini kabullenmek... uyum sağlamak bu dünyanın, projelerin, bu das kapital'in, bu paranoyakların askeri olmak...
  • insan evladinin, kahpe tabiatinin en bukalemun ozelligi. oyle de igrencizdir ki alisamadigimiz sey yoktur. (bkz: alisamadim)
  • insanoglunun en muhim, uzerinde en uzun uzun durulasi kabiliyeti. bir erdemdir. yasamayi mumkun kilan, hatta ogreten bir seydir. izi kalir, o ayri.
  • insanlara kedilerden devrolmuş bir özelliktir. fiziksel olarak binbir zayıf noktası olmasına ve şiddete maruz kalması durumunda hemen ölebilmesine rağmen, binbir türlü acıya, açlığa ve duygusal darbeye sıkı bir şekilde direnir. ha sonunda ya psikopat olup sağa sola saldırmayı ya da gandhi misali öbür yanağını dönüp bildiği yolda devam etmeyi öğrenir, o ayrı. ama yaşamaya devam eder bir şekilde. bir şekilde sürdürür ve hayatla bir çeşit bağ kurmayı başarır.
  • birşeyleri uslu uslu kabullenmek anlamı dışında çok anarşik bir işimizdir, bir alışkanlıktır bu uyum sağlama meselesi. asıl mesele birşeyleri kırıp dökmeden uyum sağlamakta.

    bir bakıma alışmanın ötesinde bir (d)evrim sürecidir iyisiyle kötüsüyle uyum sağlamak. insan iyiye kolay alışır da kötü şartlara o kadar da çabuk uyum sağlayamaz denir. öyledir de. bünyemiz şımarık bizim insanoğlu olarak da ondan böyle.

    mesela bir araba alsak şimdi, o kıymetli popomuz hemen yeni yerine alışıverir, artık otobüse binmeye karşı bir uyumsuzluk gelişir bünyede. dişimiz çekilse bir süre dilimiz arar durur onu boşluğunda, sonra unutuverir, bünye bir diş eksik dişle işlemeye uyum gösterir. başkasının kalbi bile bize uyum gösterebiliyor düşünsenize!

    yalnızlığa mı uyum sağlamak daha zordur yoksa iki kişilik bir yanlızlığa mı?
    neyse efendim, insan herşeye alışıyor işte...

    "duyulara uyum" diye geçermiş tıp dilinde ayrıca. sevgi ve hoşgörünün dergisi sızıntıda rastladım. suyun kaldırma kuvvetine, duyuları ayağa kaldırma ve insanı uyandırma gücüne inananlar için eğlenceli ve bilgilendirici bir yazı.
    http://www.sizinti.com.tr/konular.php?konuid=3997
  • zordur. kendinizi karşınızdakilerin yerine koyup öyle düşünmeli, çevrenizdeki değişikliklere ayak uydurmalısınız. ancak o zaman uyum sağlarsınız. insan ancak uyum sağlayarak hayatta kalabilir.
  • evrimleşmektir.
  • gururu bırakmadıktan sonra, saygı duymadıktan sonra;

    zevkler ve renkler ne olursa olsun başarıya ulaşamayacağınız eylem...
  • evcilleştirmenin sonucudur.

    (bkz: evcilleştirmek/@sersailles)
  • evcilleştirmenin sonucudur.

    (bkz: evcilleştirmek/@sersailles)
hesabın var mı? giriş yap