• joseph campbellin ilkel mitoloji eserinde mutlak güzelligi yasamaya hazırlamak icin düzenlenen rit ve derin düsünceler yani sıfatlar olarak tanımlanır.
  • "acının (upadhi) kendisi aldatmadır, çünkü onun özü esrime (upadhi)dir."
  • joseph campbell *tanrının maskeleri'nde bunu isis'e atfedilen bir cümlenin açıklamasında, parantez içinde kullanır. bana hint sistemiyle mısır kodlarının uyumlu olduğunu işliyormuş gibi göründüydü.

    isis: "acının kendisi aldatmadır (upadhi), çünkü onun özü aydınlanmanın* sıfatı (upadhi) olan esrimedir**." (umarım yanlış anımsıyor/alıntılıyor değilimdir, affola.) bunu biraz kendime göre yorumlarsam; aslolan aydınlanmadır, kendini ve yaşamı daha geniş kollarla kucaklayarak tanımaktır. yaşamda kendisi en sahici, yalancısı en az olacak şeyler acı ve sıkıntı. oysa bu tanım ve isis'e atfedilen özdeyiş, acının (bile) büyük gerçeğin bir aracısı, bir tanımı yani "kendisi değili" olabileceğini öne sürüyor. acının yalama olmasını/etmesini önlemek için, acıya girdiği gibi çıkabilmek, en büyük zevki/etkinliği sadece acıdan zevk almak ve anlam çıkarma olmaktan kurtarmaya gerek var. (bkz: acı/@ibisile)

    ingilizce vikipedi'ye göre upadhi gerçekliği hem tanımlamaya hem sınırlamaya yarar. upadhi ana terime eşlik eder ve onu sınırlandırırmış. bir insan veya hayvanın bedeni onun ruhunun upadhisiymiş. hint düşüncesinin mokşaya ulaşırken ortadan kaldırmaya çalıştığı, insan veya kendiliğinin gerçek durumunu bulanıklaştıran beden ve zihin durumlarından biriymiş.

    (bkz: 11 32), felix culpa, istidraç/@ibisile
  • aynı zamanda "sınırlayıcılar, limitleyiciler" gibi anlamları vardır.

    budist öğretide aile, mal, mülk, ünvan gibi dünyevi kavramları betimler.

    dhamya suttası'nda "upadhisi olmayan insanın acı çekmeyeceği" söylenir.
hesabın var mı? giriş yap