• (bkz: tokat)
  • argoda üstesinden gelmek, bertaraf etmek ya da yenilgiye ugratmak manasına gelmektedir. bir insana tokat atınca nasıl bir his bırakırsanız kar$ınızdakinde i$te o hale getirdiginiz ba$ka bir olayı betimlemede/anlatmada kullanabilirsiniz.
  • argoda yolsuzluk, çalma, çırpma anlamına da gelir.

    cümle içinde "... adamlar acaip para tokatlamışlar bu işten abi ya!"
  • sabah 7:12, uyku sersemliği ve rutin iş gününe başlama sancıları arasında poğaçacıya her sabah olduğu gibi aynı çeşit ve sayıda isteğinizi belirtirken size verdiği şu cevap sizi tokatlayabiliyor:

    - sıcak sıcak, bu sabah felakaet valla . . . al bunları hemen tokatla . . .

    boklanmış halim ve boş bakışlarım bana ikinci bir tekrar ve ısrar olarak geri dönüyor:

    - hemen tokatlamayacaksan poşete koyyüm . . .

    biri beni tokatlasın, sonra da bu amcayı . . . uzun süre hem de . . . böyle de mi kullanılacaktı ? . .
  • en çok çavuşların muzdarip olduğu hareket.

    (bkz: çavuşu tokatlamak)
  • arabalar arası kapışma söz konusuysa geçmek anlamına gelir
  • "kendine gel, şuursuzlaşma" anlamına da gelebilecek bir hareket (bu bağlamda 'kafaya üstten hafifçe vurma'nın alternatifi)
  • dealer ın parayı alıp kaçması gerçek olanıdır.
  • ben küçükken mahalledeki abiler ara sıra "ben dün yine çavuşu tokatladım" şeklinde birbirleriyle konuşurlardı. o zamanlar ki aklımla çavuşu çavuş olarak düşündüğüm için bunu diyen abilere birazda saygıyla bakardım. yıllar sonra kastedilenin ne olduğunu anladım. "çavuşu tokatlamak" aslında çavuşu tokatlamak değilmiş.
hesabın var mı? giriş yap