1 entry daha
  • sac tobanı. sacta ekmek pişirirken ekmeği köz üstünde kızartma sırası geldiğinde ekmeğin üstüne dayandığı bir maşa bir de şiş olur. ikisi birlikte ızgara gibi iş görür. pratik çalışır. bu şişin halkalı tarafı zeminde, yerde, sivri tarafı sacın altında bulunan konik yapılı tobanda, tobanın deliğinde olur. toban topraktan pişirilerek yapılmış, gövdesinde 2-3 delik bulunan mutfak aygıtına verilen isimdir. deliklerini saymazsak şapkasız peri bacası formuna yakındır.

    günlük tobanı ise topraktan pişirilmiş saplı minik bir nescafe fincanı kadar bir şeydir. birinci farkı sapı, ikinci farkı deliksiz olması, üçüncü farkı konik değil ve kısa oluşu.

    toban ekmek pişirmekten başka sancılanan atları veya eşekleri rahatlatmakta kullanılırmış. döşüne yani ön bacaklarının gövde birleşim yerine toban ısıtılır basılırmış. aynı anda maşa ve ısıran adlı diğer demir mutfak gereçleri de ısıtılıp uygulanıyor. sancılı olduğundan yakmaya at/eşek hayır demez, tersine istediğini yaklaşarak belli edermiş.

    yılan sokan malın ise kuyruğu yarılır, ocakta ısıtılmış şişle orası casır casır yakılırmış. yılan sokmasının birinci hekimi yakmaymış.

    (bkz: tombak), buhurdan
    (bkz: tömbeki)
    (bkz: boduç)
    (bkz: çerçi buhuru)
    (bkz: ölü yıkama/@ibisile)
    (bkz: topan)
hesabın var mı? giriş yap