the shed

• rainbow'un "long live rock n roll" albümünde yer alan harika parça:
  
  the shed (subtle)
  
  i'm like a freight train
  feelin' no pain
  i never turn back one track
  better step aside
  
  like a shotgun
  i'm really someone
  you'll feel my heatwave
  won't save anyone near to me
  
  i'm steel
  so come and try to bend me if you can, hah
  i don't feel
  before you know it it's over
  get out of my way
  i'm street walking, street walking
  night stalking, i'm street walking
  
  no reputation
  you better quick run
  cause i got no time i'll climb
  all over you
  
  you need a strong hand
  to be a mean man
  you've got to think fast
  i'll last longer than you could know
  
  i'm steel
  so won't you come and try to bend me if you can
  i don't feel
  before you know it it's over
  out of my way
  i'm street walking
  
  hey, i'm a wild cat
  don't need to prove that
  i'm always howlin' prowlin'
  stalkin' my prey
  
  it could be your night
  to feel the dog bite
  and hear the slashing, crashin'
  tearin' inside of you
  
  i'm steel
  so come and try to break me if you can, no way
  like a wheel
  about to roll you over
  get out of my way
  i'm street walkin', street walkin'
  no talkin', street walking
  night stalking, street walking
  no talkin', i'm street walkin', yeah
  street walkin', street walkin'
  night stalking, street walking
• stamford bridge'in kale arkasina ve orada bulunan taraftar grubunun ismi.
• başı istanbul'da başlayan alias bölümü.
• restoran tarihinin en büyük trollemesi..
• the shed (kulübe), şartlı tahliye olduktan sonra küçük bir kasabada dedesinin gözetiminde yaşamaya başlayan lise öğrencisi stan'in, burada yaşayan canavarla ilgili bir efsaneyi duymasıyla gelişenleri konu ediniyor.
  
  vizyon tarihi: 21 ağustos 2020
  türkiye dağıtım: cj entertainment turkey
  şirket: cns prodüksiyon
  tür: gerilim
  yapım yılı: 2019
  
  filmin konusu:
  
  “liseye giden ve şartlı tahliye altında olan 17 yaşındaki stan, dedesinin veliliği altında onunla birlikte yaşamaktadır.
  
  lisedeki zorbalardan payını alan kankasını korumaya çalışan stan, kulübelerinde bir vampir tarafından ısırılan ve ölümcül bir yaratığa dönüşen bir avcının olduğunu keşfeder.
  
  bu yaratıkla önce kendi başına savaşmaya kalkan stan, daha sonra lisedeki zorbaların yaratığı öğrenmeleriyle beraber daha şeytani bir plan yapar.”
  
  yönetmen: frank sabatella
  oyuncular: jay jay warren, cody kostro, sofia happonen, frank whaley
  senaryo: frank sabatella
  görüntü yönetmeni: matthias schubert
  müzik: sam ewing
  
  vizyon tarihi: 21 ağustos 2020
  
  filmin altyazılı fragmanını buradan izlemek mümkün.
• --- spoiler ---
  
  özetin özeti:
  filme adını veren kulübeye bir vampir saldırısından tesadüfen kurtulan ama ısırılmış bir komşu dönüşüm geçirirken güneşten korunmak için sığınıyor. hayatta kalmayı başarıyor ama içeride vampire dönüşümü tamamlandığı için tekrar gün ışığına çıkamayıp mahsur kalıyor. kulübenin ait olduğu evde dedesiyle kalan ana karakter bu yaratığı fark ediyor ve işler büyük bir hızla sarpa sarıyor.
  
  --- spoiler ---
  
  --- spoiler ---
  
  birçok açıdan ilk fright night'a benzettiğim bir film oldu. kabataslak açıklamak gerekirse, hafif mizahi bir bakış açısı altında işlenen, gençlik filmi havasında bir vampir temalı korku filmi. bu ortak noktalara ilaveten ana karakterin en yakın arkadaşının vampire dönüşmesi ve bir müddet sonra "iş başa düştü." denerek vampirle mücadeleye girişilmesi ile bana doğrudan fright night'ı anımsattı.
  
  kesinlikle fright night kadar -orijinal yapımı veya remake'i fark etmeksizin- iyi olmasa bile şans verilebileceğini düşünüyorum. ancak korku türünde klasik olmaya aday bir film değil. hatta devamı her ne kadar niyet etmiş olsalar da gelir mi emin değilim. gene de türü sevenler için güzel bir film ama beklentiyi yüksek tutmak hayal kırıklığı yaratabilir.
  
  --- spoiler ---
• gerçekte olmayan sanal ortam hazırlanıp hayalde var olan londra'nın en iyi restoranına verilen isimdir.
• gazeteci oobah butler vice magazine için bir deney yapar. tripadvisorda aslında gerçekte olmayan the shed isimli rezarvasyonla çalışan bir restoran açar. bu restoranı sahte yemek fotoğrafları ve tanıdıklardan alınan sahte yorumlar ile süsler. bir süre sonra restoran tripadvisor londranın en iyi restoranları arasına girer. fransa gibi diğer ülkelerden insanlar rezarvasyon yaptırmak ister. oobah patlamamak için ilk başta doluyuz bahanesiyle bunları kabul etmez sonra başka bir şey denemeye karar verir. evinin arkasındaki bahçe barakasını mikro restorana çevirir. gelen misafirleri kabul eder ve onlara ucuz hazır yemekleri mikrodalgada ısıtıp servis eder. bu ilk gelen 10 misafir garip bir şekilde restorana çok iyi puan verir, yeniden gelmek istediklerini söyler ve yemeklerini tavsiye eder. sonrasında oobah gerçek bir restoran kurar.
  
  kaynak:
  
  https://en.m.wikipedia.org/…iki/the_shed_at_dulwich