• 25 ocak 2010'da çıkacağı kesinleşen orphaned land'in yeni albümü.
  • orphaned land'in ocak 2010'da çıkaracağı albümün tam ismi.
  • japonya'da 27 ocak 2010'da çıkacak olan albümdür.
  • malum ortamlara düşmüştür. içindeki şarkılar şöyledir

    1.sapari
    2.from broken vessels
    3.bereft in the abyss
    4.the path part 1 – treading through darkness
    5.the path part 2 – the pilgrimage to or shalem
    6.olat ha'tamid
    7.the warrior
    8.his leaf shall not wither
    9.disciples of the sacred oath ii
    10.new jerusalem
    11.vayehi or
    12.m i ?
    13.barakah
    14.codeword: uprising
    15.in thy never ending way

    not: albümün çalma süresi 1 saat 18 dakika. uzun zamandır böyle uzun bir albüm dinlemiştim

    edit: albüm daha bir kere dinledim ama pek olumlu bir yorum yapamayacağım. bayağı progresif riffler kasmıslar, şarkılar genelde uzun olmuş fakat aynı riffleri çok tekrar etmişler. sürekli aynı melodileri dinlemek bayıyor biraz. saz, darbuka gibi yan enstrumanlar şarkılara hoş bir hava vermiş. vokaller oldukça başarılı. brutal, clean ve bayan vokal kullanılmış. kayıt kalitesini pek beğenmedim enstrümanlar gayet net ama bi dandiklik hissi veriyor insana. tabi dinledikçe yeni tatlar alınabilir ama bu kadar aradan sonra orphaned land'den daha iyi bir albüm beklerdim.
  • dün itibariyle dört-beş defa durmadan dinlediğim, gayet güzel olan ama şimdilik mabool tadını(''olağanüstü'' tadını yani!) yakalayamadığım albüm. belki uzun süredir büyük umutlarla beklediğimden olabilir, biraz daha dinlemek lazım. parçalar mabool'a göre daha az tempolu gibi, yerel enstrümanlar ise daha fazla kullanılmış.

    aylar sonra gelen edit: aylardır dinleyince bir başka oluyor, mükemmel bir albüm! hatta mabool'a eşdeğer, o derece yani düşünün. tebrikler orphaned land ve steve wilson!
  • olmuş ama mabool tadı yok dedirten albümdür. orphaned land in kayıtlarındaki düzelme bu albümde kendini iyice hissettiriyor. steven wilson faktörü diyebiliriz bu duruma. albümün şarkılarına bakacak olursak;

    sapari isimli bir yemen halk şarkısı ile başlıyor albüm. gerçekten yaşadıkları coğrafyayı yansıtan içimizi kaynatan bir şarkı olmuş bu orphaned land yorumu. ilk klipte bu şarkıya çekilecekmiş. mantıklı bir seçim çünkü albüm içinde 5 dakikanın altında şarkıların belkide en iyisi ve klip piyasasına uygun olanı.
    from broken vessels le devam ediyor albüm ve girişi biraz sentenced havasında olmuş, sentenced sevenlerin hoşuna gidebilir. şarkı, başındaki bölümden sonra kobi nin brutal vokalleriyle ilerliyor. yarıdan itibaren yine doğu ezgileriyle süsleniyor ve yine içimizi kıpırdatıyor.
    bereft in the abyss 2:44 lük süresiyle tadını resmen damağımızda bırakan, tamamen akustik enstrumanlarla yapılmış çok hoş bir parça. daha önceki albümlerde de orphaned land den örneklerini görmüştük ama bu sefer kayıtları çok çok daha temiz.
    the path part 1 - treading through darknes bir önceki şarkıya destek verir nitelikte akustik başlıyor ve çok güzel melodiler ile devam ediyor. melodiler ve ritmler arasında kaybolup the path part 2 - the pilgrimage to or shalem isimli şarkıya geçiyor albüm. bu şarkıda değişkenliklerle devam ediyor. iki şarkı ile ilgili yorumlardan en güzeli, bu iki şarkıyı bir arada gündüz ve geceye benzeten bir yorumdu. melodiler ve brutal vokaller arasında bir gece bir gündüz yaşıyor insan 14 dakika boyunca.
    olat ha'tamid isimli şarkı albümün ilk bölümü olan godfrey's cordial - an orphan's life ın sonunu getiriyor. ibranice bir şarkı ve yine doğu ezgileri. biz dinlediğimizde bu parçayı nereden duymuştuk daha önce gibi hissetiriyor.
    the warrior ikinci bölümün açılış parçası, çok ağır başlayıp o şekilde devam ediyor ve hoş olsa da sanki içinde orphaned land den olmayan fikirler barındırıyor gibi. steven wilson yönlendirmesi gibi geldi bana bu şarkı.
    his leaf shall not wither yine akustik bir şarkı. el norra alila albümündeki el meod na'ala yı hatırlattı bana, ilerisine bir adım daha atamadı.
    disciples of the sacred oath ii albümün en uzun parçası, bence en orphaned land parçası. ama nedense bildiğimiz orphaned land kadar hareketli gelmiyor insana. yine de dikkat çekmeyi başarıyor albümde. hareket eksikliğini yine steven wilson a bağlıyorum ben. kayıtlarda her ne kadar temiz iş çıkarmış gibi dursada diğer konularda orphaned land in kafasını karıştırmış gibi duruyor.
    new jerusalem yine tanıdık melodiler, yine etnik doğu etkileri, yine değişkenlikler içerisinde kaybolduğumuz bir şarkı. biraz jam tadında olmuş ama sırıtmıyor gibi bu durum.
    vayehi or yine kısa bir parça ama bu sefer akustik değil. yarı ingilizce yarı ibranice başlıyor ve bitiyor. bence albümde olsa da olur olmasa da şarkılardan.
    m i ? albümün 2. bölümünün sonu. ağır ağır bu bölümüde bitiriyor bu şarkı. sanki albümü noktalayacakmış gibi geliyor insana.
    barakah albümün üçüncü bölümünü açıyor. sanki bu parçada bize tanıdık gelen enstrumanlar ve gitarlar daha uyumlu gibi. üçüncü bölümün diğerlerinden daha farklı olduğunu gösteriyor.
    codeword: uprising bence albümün en iyi parçalarından bir tanesi. eski orphaned land tadını yakalayabilirsiniz. barakah parçasıyla bir bütünmüş gibi başlayıp, bambaşka yerlere götürüyor insanı.
    in thy never ending way ile hem üçüncü bölümü hemde albümü noktalıyor. gitar sololarından farklı tadlar alınabilir. şarkının sonlarına doğruda klavyeyi bolca duyuyoruz ve so a heaven you may create sözleriyle albümü noktalıyoruz.

    her ne kadar kayıt anlamında steven wilson bir şeyler katmış olsa da, müzikal anlamda orphaned land in kafasını biraz karışıtrmış gibi duruyor. dinlenebilir bir albüm, mabool kadar aylarca playlistimizi meşgul eder mi diye düşünüyorum. sözler bildiğimiz orphaned land ama müzikte farklılıklar hemen hissedilebiliyor. beklenti yüksekti ondan mı tatminsizim yoksa bazı farklılıklar rahatsız mı etti anlayamadım henüz. bir sonraki albümü 5-6 sene beklemeyiz umarım, böylece orphaned land in nereye doğru yöneldiğini daha iyi anlarız. geçmişten birşeyler var bu albümde, geldikleri noktayıda gözler önüne seriyor. bu albümü beğenip loop a alacaklarda olur, beğenmeyip mabool dinlemeye devam edeceklerde. dinledikçe hatlar belirginleşecektir diye düşünüyorum.
  • ilk dinlemelerime göre olmuş gibi duran orphaned land albümü. uzunca bir süre bekleyiş, mabool albümündeki mükemmel tat gibi unsurların beklentileri arttırmış olmasındandır belki de tam anlamıyla olmuş diyememem.

    şunu da unutmamak lazım; ilk dinleme sonrası yapılan yorumlar iyi olmaz genelde. şu aşamada kötü diyemiyorsam, şarkılar zamanla daha da bi lezzet kazanacaktır. nitekim dile dolanan melodiler varlığını göstermeye başlamıştır bile.
  • bunyesinde the path part 1 - treading through darkness isimli son zamanlarda dinledigim en guzel sarkiyi barindiran album. nasil bir melodidir o oyle. ayrica olmus albumdur, agiz tadiyla dinlenebilir. mabool ile karsilastirmak yersizdir, kendi icinde oldukca tutarli ve dinlenir bir album olmus orwarrior.

    ote yandan herkes tutturmus yok steven wilson aman da steven wilson. ben zannetmiyorum ki steven wilson fazla birsey katmis olsun bu albume. son zamanlarda abi bi sekilde projeye steven wilson u da sokalim daha cok duyulur adimiz seklinde dahil olmus gibi duruyor bence bu albume. produktoru degil sonucta albumun, mix gorevini uslenmis sadece.

    son olarak burdan prog gruplarina sesleniyorum, biliyorum hepiniz pur dikkat bu yaziyi okuyorsunuz su anda. almayin lan su steven wilson u araniza. yeter be kardesim gina geldi. illa isim yapicaz diye herifi kullaniyosunuz, adam ne kendi projesinde adam gibi is yapiyor ne sizinkinde.

    not: bu yorumu yapan kisi dunya uzerindeki en azili porcupine tree fanatiklerinden biridir.
hesabın var mı? giriş yap