• ilk kez karsimiza stephen king'in four past midnight kitabinin cok kalin olmasi dolayisiyla kalitesizce turkceye "geceyarisini iki gece" ve "geceyarisini dort gece" diye cevrilen kitaplarinda "geceyarisini iki gece"de umacilar adiyla cikmis bir kısa hikaye-roman arasi olusumdur. hasta bi kisa hikaye-roman'dir, tuyleri rahatlikla diken diken eder, ama gelin gorun ki 95te yapilan tv filmi versiyonu hic te ole super diildir tuyleri rahatlikla diken diken etmez
  • toplam 3.5 saat suren tv dizisi pek bir kotudur. oyuncular iyi degil, senaryo zayif, efektler commodore 64'le yapilmis gibi. tv'ye uyarlanmis butun stephen king eserleri gibi hayal kirikligi yaratiyor.
  • 1995 yapımı sacma otesi stephen king uyarlaması bir tv filmi. gecenlerde kazara showtime da izleme hatasını yaptım.
    kocaman celik disler isi gucu yok zamanı durdurup insanları binaları yolları yiyor. stephen king bu romanı/hilkayeyi bos bir anında yazmıs olmalı. merak edip imdb de film hakkında yazılanlara baktıgımda ise en buyuk dumuru yasadım: 10 uzerinden 5,6 rating vermisler.*
  • stephen king in gece yarısını dört geçe adlı kitabındaki 200 küsur sayfalık ilk öykü...türkçe ye umacılar diye çevrildi..
    stephen king in en ilginç konusu olan hikayelerinden biridir...kitap, uçuş sırasında bir uçakta yolcuların çoğunun aniden kaybolduğu olayı anlatır...kalan üç beş yolcu ise, uyandıklarında kayıp kişilerden geriye koltuklarında metal eşyalar kaldığını görür...uçak ise otomatik pilotta uçmaya devam etmektedir....
  • dün akşam tesadüfen digiturk'ün showtime kanalında rastladığım ve özellikle ilk bölümü itibariyle lost'un senaristlerinin feci şekilde etkilendiğini düşündüğüm 95 yapımı stephen king uyarlaması.
  • binin çok üzerinde öykü okumuş biri olarak söyleyebilirim ki, bu öykünün sonu kadar muhteşem bir son ne gördüm, ne duydum.

    ilk okuduğumda hissettiğim heyecan ve tuhaf deneyim, unutmadıklarımın, unutamayacaklarımın arasındadır.
  • az önce seyrettiğim ve neden olduğunu anlamadığım bir şekilde hoşuma giden filmdir. filmde ilgimi çeken bir diğer hadise pilotun feci şekilde rte'ye benzemesidir.
  • çocukluğumda izlediğim ama ondan sonra bir türlü aklıma gelmeyen film.

    tek hatırladığım kör kızın airportta 'geliyorlar, duyuyorum' demesiydi. sonra bende gittim google amacaya ' a blind girl in the airport' yazdım ve abartmıyorum 14-15 yıl sonra filmi buldum. stephen king'in hikayesinden uyarlama olduğunu da o zaman öğrenmiş oldum. zaten king okuyan birisi, hikayenin yazarını bilmeden filmi izlese ' çok stephen king lan bu ' der.

    --- spoiler ---

    filmdeki yazar bob jenkins, mükemmel bir olay. resmen filmi yukarı taşıyor çözümlemeleriyle. sarışın hatun laurel'a ise aşık olduk matmazel. bronson pinchot, craig karakterini mükemmel ötesi oynamış. aklıma the shinning'de jack nicholson'un oyunculuğunu getirdi birden. o kadar iyi.

    filmde beğendiğim bir diğer konu ise tam zamanı yakalarken gerçekleşen geçiş evresi. biranın sonradan köpürmesi, uçağın sonradan yakıtı kabullenmesi gibi. bir tek anlamadığım nokta ise filmin sonunda küçük çocuğun ' baba bak. yeni insanlar ' demesiydi. bunlar normal zamana değilde başka bir dünyaya mı geçtiler lan dedim bir an?

    --- spoiler ---

    hayatım boyunca en çok izlemekten zevk aldığım film yada dizi tarzı budur işte. terk edilmiş mekanlar, her şey yok olmuş ama bunu bulmaya ve hayatta kalmaya çalışan bir insan grubu.
  • cok guzel bir hikayeyi 4 saate uzatacagiz diye bozmuslar. cok gereksiz sahneler var filmde. yeniden uyarlansa ve bugunun teknolojisiyle cekilse super olur. bir de muhtesem yabanci da ki saf kuzen balki cok acaipti gercekten.
hesabın var mı? giriş yap