• yaratici bi fragmana sahip devam filmi.

    http://www.apple.com/…fox_atomic/thehillshaveeyes2/

    (bkz: the hills have eyes)
  • http://www.imdb.com/title/tt0800069/

    ilkinde ayakta kalan liberal damatla yola devam etmesini dilediğim film.
  • 23 mart 2007 de abd de gösterime girecek olan serinin devam filmi…bu sefer kurbanlar bir grup asker. bana james cameron ın aliens filmini hatırlattı...

    edit: film amerika'da gösterime girdiği hafta 10 milyon dolar hasılatla 7 numaradan box office e girip hayal kırıklığı yarattı....hayranları (ben ..benn..) için hiç önemli değil tabii...gelince izleriz artık..önceki bölümü süperdi çünkü.
  • buram buram pentagon reklamı kokan, (kim olursan ol orduya gel, bush karşıtı olsan da gel, moron olsan da gel)
    biraz da bu yüzden (ve karakterlerin iticiliğinden) "kurban"lara pek sempati kuramadığımız, ve hatta "kötüler"i tuttuğumuz,
    ilk filmi henüz izlemediğim için çok da eleştirmek istemediğim, (yoksa senaryo kevgir gibi)
    kan, revan, gerilim açılarından doyurucu (vampirmişim gibi laf ettim ya neyse),
    erkek karşıtlığının gözümüze gözümüze sokulduğu (yönetmen feminist olabilir)
    film.
  • bu tür filmlerin satır aralarında ben hep "üst sınıf" amerikalıların "alt sınıf" amerikalılara karşı olan bilinçaltı korku-nefretlerini okuyorum. üst sınıf "suburbia'nın dışına çıkarsanız sizi kızılenseler kapar" diye çocuklarına öğüt veriyor gibi.
  • tek kelime ile para israfı rezalet bir filmdir. o kadar ki starship troopers 2 ile kıyaslanabilir.
  • bomboş bir salonda 4 kişi izlediğimiz film. ilk film pek fazla sinemada gösterime girmemişti, ücra köşelerde idi. o yüzden kaçırdım, evde izlemiştim. çok orijinal bir yönü olmayan, ama türünde gayet başarılı bir yapım. türü sevmiyorsanız zaten filmi de sevmezsiniz. birincisine nazaran şiddet görüntüleri çok daha fazlaydı. ayrıca üçüncüsü de çekilecek muhtemelen.
  • yine aşırı şiddet ve kanlı sahneler olmakla beraber, ilk filmin gölgesinde kalmış bir wes craven yapımı...nedeni ise ilk bölümdeki o stres, gerilim ve heyecan (özellikle de karavan sahneleri) eksikliği.... ne zaman mutant çıkacak, nereden saldıracak artık tahmin edebiliyorsunuz. önceden kestirilemeyen yegane şey mutantların yakaladığı kurbanları "acaba nasıl öldüreceği" oluyor. bir de her bir yeni mutantın makyajı....filmin yine de ilgi çekici bir kaç olayı var.

    --- spoiler ---
    o kadar özel kuvvetten asker 5 metrelik tepeden nasıl olur da inememiştir?
    - tuvaletten canlı canlı çıkan profesör beni koparmıştır...o adam nasıl sağ kalabilmiştir..tuvaletin altı göl müdür?
    - filmin sonlarına doğru askerlere yardım eden iyi kalpli mutant da neyin nesidir?
    - ilk bölümdeki çocuk mutantları da gösterselerdi iyi olabilirdi.
    - fragmandaki enfes parçayı neden hiç bir yerde duyamadık ?

    --- spoiler ---
  • sanırım filmin sonundaki devamı gelecek yönündeki ağır gönderme içeren sahneye rağmen 3. sünün çekileceğini düşünmediğim film. diğer taraftan film bize amerikan askerlerinin aslında ne kadar denyo olduğunu ve bugun ırakta yada geçmişte afganistanda niye ağır kayıplar verdiğini gösterir gibi. yani aslında bir yönden filmdeki karakterlerin denyolukları gerçekçi bence. daha doğrusu denyoluklar+mutantların gerilla harbi.
    mutantların makyajları çok ürkütücü ve gerçekci olmuş. film genel olarak zaten vasat altı. ilk filmi izleyip de beğenenler (benim gibi) bunu izlemeyebilirler. ilk filmin gazına çekilmiş gibi duruyor. ama gişede patlamış sanırım. oh olsun!

    ---spoiler---
    özellikle o tecavüz sahnelerinde iyiden iyiye midem bulandı. o nedir ya.
    ---spoiler---
  • bir kere filmde elle tutulur birçok yan bulunabilir, bulunamayabilir; ben kendi adıma gidin görün veya görmeyin diyemem, öyle ne olduğu belirsiz bir film olmuş.

    özellikle hiristiyanlıktaki kötülük problemine dokunabilen varoşların boks manyağı hilary swank'li the reaping 'in (bkz: #11310678) ardından izlediğim kadarıyla fazlaca manasız kaçan bir film, hatta bir seri olarak düşünürsek bunları, serinin ilk filmine oranla da ufak tefek amerikan yönetimi ve askeriyesine göndermelerden, ve bol bol kanla bezeli, hikayeyi tam olarak açıklığa kavuşturmayan dehşet görüntülerinden başka hiçbir şeyi yok bile denebilir. neymiş efendim, bütün başkanlar yalan söylermiş, truman'dan beri bu böyleymiş. kimse amerikan'lılığa laf söyleyemezmiş, bunun uğrunda gerekirse gerizekalı amerikan erleri kendilerinden geçerek doğulu gerillalara karşı allah ne verdiyse girişebilirmiş. zaten gerillalara karşı yetiştirilen erlerin kısa bir süre sonra, yardım ve erzak taşıma sebebiyle gittikleri 16. bölgede yeraltında , eski madenlerde yaşayan ya da kertenkeleler gibi taşlarda üreyen kimyasal bomba yemiş uzun dilli yaratıklara karşı kontrgerillalığa savunmaları, leblebi gibi ölümleri,değersizlik üzerine harcanışları derken, mesajdı, göndermeydi unutuluverdi. azmanlardan kurtulmanın çabasını izledik.

    niye orada olduğunu anlamadığımız iki hatundan birinin acılı tecavüzü bir kenarda dursun, telefondaki "seni özledim anne" temalı görüntülü mesajlara lanet olası pislik canavarlardan baba olanının layık gördüğü muamele ilk filmdeki aynı kavim içindeki abazanlık faktörünün açıklaması gibiydi. şimdi bunlar üremek isteyen pisliklermiş, maden diye diye yer altına gömülü kalmışlar, ilk filmden farklı olarak belli bir harap, virane kasabada demlenen üç beş yaratıklıktan muammaya sürüklenmişler, öyle ki filmin sonunda laptop başında sinirlenenin lanet olası pisliğin onların başı olduğunu ve ona dair hikayenin de the hills have eyes 3 'de irdeleneceğini düşünür olduk, yani moda kayalıklarında yaşayan ve ara ara öpüşen çiftleri, hafiften demlenen bünyeleri rahatsız eden fare aileleri gibi oldukları yerde canavar canavar mutlu mesut yaşamadıkları, orayı aslında belli bir iletişim ve teknoloji ağıyla denetledikleri de söylenebilir. ama dediğim gibi 3. filmi beklememiz gerekecek bunu öğrenebilmek için.

    ilk filmden bahsederken (bkz: the hills have eyes/@jimi the kewl) aslan demokratlar ve liberaller oltama takılmıştı, burada da bir savaş karşıtı bünye göze çarpmakta. yine aynı mevzu geçerli; kahramanımız savaşı sevmez ama ironik bir biçimde napolyon ünvanıyla dolaşır ortalıkta, sonunda da ortama ayak uydurur ve yaşayabilmek için öldürebilmeyi, barbarlığa, canavarlığa karşı temiz yüzlü ancak aslan yürekli amerikan askeri olabilmeyi başarır.

    nasyonel sosyalistlerden sonra şimdi de militarist & muhafazakar liberaller, papa'yı göreve davet ediyorum kardeşim. yaşasın canavarların kardeşliği, yaşasın amaçsız yere üremek isteyen gerizekalı, lanet olası pislik canavarlar!

    not veya ekleme sen karar ver: adamın kafasına baltayla yarık açarak içine cüzdan sokan bu lanet olası pisliklere haddini vermek gerekirdi... netekim verilmiştir de.
hesabın var mı? giriş yap