• lauren weisberger'in ilk olmasina ragmen basinda nedense cok irdelenen romani..
    vouge dergisi genel yayin yonetmeninin asistanligini yaparken moda dunyasinin sahne arkasina dair biriktirdigi izlenimlerini ve anilarini toparladigi kitap, dortyuz kusur sayfalik bir dedikodu kaynagindan oteye gitmemis..
  • orijinal adı the devil wears prada'dır. moda dünyasının sahne arkasından çok, amerikan vogue'un genel yayın yönetmeni anna wintour'un tüm vogue dergisi çalışanlarına yaptığı sistematik işkenceyi anlatır. zaten bu kadını çıkarı ve prestij kaygısı olmayanlar dışında pek kimse sevmez. ben de sevmedim. yine de, dünyanın en kaliteli ve prestijli moda dergisi kesinlikle vogue'dur.
  • orjinal adı *"şeytan prada giyer" olan fakat dilimize şeytan marka giyer olarak çevrilmiş the new york times best seller listesine girmiş bir kitap. 1999 yılında üniversiteden mezun olup ilk iş olarak vogue dergisi genel yayın yönetmeni anna wintour'un yanında asistanlığa başlamış olan lauren weisberger'in ilk romanı.* moda dünyasıyla ilgilenenlerin hoşuna gidebileceğini düşündüğüm, o görkemli sahnelerin dekor arkasını anlatan, bu işle ilgilenen insanlar için ise şu tasvirde yer bulan yazarın yaşam hikayesi : "artık çevresinde yaşamlarının tek amacı marka giyip kendileri ile ilgilenmek olan genç, güzel kadınlar ve erkeklerin olduğu prada! armani! versace! dünyası."
  • zaman zaman kahkahalar attıran eğlenceli bir kitap.
  • miranda priestly'nin tam anlamıyla bir şeytan olduğu zevkle okunan kitap
  • inanılmaz sürükleyici ve hakikaten çok da eğlenceli kitap boyunca zavallı erkek arkadaşa acınan ve alkolik üniversiteli kız arkadaşın hikayesini gördükçe kendinize bi dur demeniz gerektiğini hatırlatan bitirdikten sonra bütün marka isimlerine aşina olunan okunası bi kitap.
  • sürükleyici ve eğlenceli bir kitap, bu kitabı okuyunca "miranda priestly" gibi insanı çileden çıkaran insanların dünyanın neresine giderseniz gidin karşınıza çıkabileceği ve bu tiplerin soylarının devam ettiği anlaşılıyor.
  • kitabın ismindeki zeka pırıltısı ve kışkırtıcılık malesef sayfaları çevirdikçe azalıyo
    vasat bir kitap.
  • büyük hevesle aldığım ve işletme-markalaşma ekseninde geçen hoş bir kitap sandığım kitap. lakin salak ve köleliğe razı bir kızın başından geçtiği iddia edilen türlü ofis içi işkenceleri anlatan 450 sayfalık kitap olduğunu görünce de verdiğim paraya mı yoksa harcadığım zamana mı acımam gerektiğine karar veremememe sebep olmuş şey.
  • yakında filmini izleyebileceğimiz yazın kumsalda okunası keyifli kitap.
hesabın var mı? giriş yap