• miserere, la fôret des mânes gibi jean-christophe grangé çevirileri bulunan çevirmen.
  • başarılı bir çevirmen fakat ne yazık ki bir şevket deniz değil. miserere, la foret des manes ve le passager'ı çevirmiş şimdiye kadar grangé'den, fakat ne yalan söyleyeyim, le serment des limbes, la ligne noire ya da l'empire des loups'dan aldığım tadı alamadım.

    fransızca bilmememe rağmen eğlence olsun diye le passager eylülde fransa'da yayınlandığında ikinci bölümünün ilk paragrafını sırf google translate'i kullanarak çevirmiştim. şimdi gökçe'nin çevirisinden okudum ve neredeyse birebir çevirmişim. tabii bu onun kötü bir çevirmen olduğunu göstermiyor, ben de niye bunu burada anlattığımı bilmiyorum zaten hehe.

    okuyoruz bakalım, passager nasıl olmuş.

    son olarak, le passager'ın kendisinin değil de doğan kitap'ın mallığından dolayı 'sisle gelen yolcu' adıyla yayınlandığını kabul ediyorum. o kadar olamaz çünkü.
  • bir çevirmen.

    grangé'in "lontano" adlı kitabını da çevirmiş.

    edit: lontano'nun devam kitabı olan kongo'ya ağıt adlı kitabı da çevirmiştir.
    şu entry'de bahsi geçen "31 nisan" olayı da çevirmenin kalitesini az çok gösteriyor: #69355682

    tekrar edit: numarasini verdiğim entry kaybolmuş. orada, ismini bilmediğim bir yazar, cevirmenin 31 nisanla ilgili bir hatasini elestiriyordu.
  • editörünü daha dikkatli olması yönünde uyarmak istediğim meslektaşım. kimisini burada da dile getirdiğim bir sürü dikkatsizliğini yakalıyorum; özellikle isimlerle ilgili. katz bir anda kate oluyor; erwan ve morwan karışmıştı lontano'da; keiken'de de vardı benzer şeyler; şimdi de 31 nisan'la beni benden aldı (kongo'ya ağıt, s.243). fransızca bilsem hayatta çevirisini okumam; çok ağır ve edebi açıdan yoğun metinler yok zaten grange'ın kitaplarında. okuyucu olarak talebim biraz dikkat, biraz özen yau! bestseller kitap bunlar; çevirmen de görece iyi kazanıyor; biraz özenin yau!
  • (bkz: #95247663)
  • keşke grange kitaplarını cevirmese. fransızcasını bilmiyorum ama türkçesi yeterli değil kendisinin. o kadar manasız şeyler yazmış ki.. ölüler diyarını okuyorum ve keşke fransızca bilseydim de orijinalini okusaydım diyorum.

    hani ingilizler bizdeki helal, takdir ettim gibi respect! derler ya, adam onu " saygı! " diye çevirmiş. yani dönüp bir kere okumamış mı yazdığını.

    çevirmenler yüzünden yabancı edebiyata mesafeliyim. hele murakami kitaplarını çeviren biri vardi, hatırladıkca fena oluyorum.
  • zaman zaman kullandığı istençdışı kelimesi rahatsız edicidir. ilgili kelime tdk'de de yoktur.

    "neye? diye sormuş bulundu janusz, istençdışı olarak."

    edit:imla
  • vasat çevirmen
  • (bkz: mermer adam) romanını, almanca kelimelerin yardımı ile iyice beter etmiş çevirmen. bu kadar tuhaf cümleleri nasıl kurdun be adam.
  • mermer adam kitabinda 1917 yilinda almanya'daki bir esir kampina turk esirleri yerlestirmis cevirmen.

    sanirim almanya ile osmanli ayni taraftaysa niye kampta turk var diye sormaya usenmis *

    oysa 1-2 dakikalik bir arastirma ile fransizlarin cezayirli askerlerle kurduklari birliklere “les turcos” dediklerini ve kamptaki esirlerin turk degil cezayirli olduklarini farkedebilirdi.
hesabın var mı? giriş yap