• klasik türk müziği'nde eski bir makam. çok dikkatli bir kulak gerektirir. yoksa kendisini muhayyer makâmı'ndan ayırt etmek pek mümkün olmaz.

    muhayyer'in güçlühüseynî perdesiyken tâhir makamı'nın güçlüsü nevâ perdesidir. bu durum bu iki makamı birbirinden ayıran en önemli özellik. teorik olarak söyleyip geçmek işte bu kadar kolay olsa da, makamı uygulamaya gelince işler değişir. muhayyer'e alışmış bulunan kulağı tâhir'e yönlendirmek de alıştırmak da pek kolay değildir, hele ki bir taksim yapacak veya eser besteleyecekseniz.

    demem o ki, bu makâmın kendine mahsus bir hali tavrı, atmosferi havası yerçekimi vardır. yalapşap iş yapılacak bir makam değilmiş, bin yıl sonunda anladım şahsen.

    bu makâmın bûselikle karar vereni ise ayrı bir zariftir, çok başka bir tatlılıktadır. örnek olarak zeki arif ataergin'in tâhir-bûselik şarkısını fikret karakaya ve sâzende arkadaşlarından dinleyin. tatlılık budur.

    https://youtu.be/gg4wircbjis
hesabın var mı? giriş yap