• hazirlikta streamline ve english for a changing world kitaplarinin yaninda okudugumuz ücüncü kitap. arthur'un mary'ye olan askini anlatirdi. bi de bruce vardi zengin. onun arabasi vardi, güzel mi güzel. basti mi gaza gider mi giderdi...neyse bu kitabin devami olan kitaplar ise getting on ve turning point idi.
  • lacivert kapaklı nefis bi kitap.. hala arada çıkarır okurum keyif için.. daha ilk chapter'ından bizlere avenue, cupboard, orange juice, fakyu gibi kelimeleri öğretmiştir.. getting on ve turning point ve open road şeklinde devam edecek serinin ilk kitabıydı.. ve fakat hocalara öyle bir ödev imkanı sunar idi ki folloş olurduk yazmaktan.. yine de sevgiyle anarım kendisini..
  • derste okutulabilecek en muhteşem ingilizce kitabı idi.
    mrs. harrison'un pansiyonunda barınan, arthur'un başından geçenleri anlatırdı. arthur, bir yandan mr. steel'in müdürlüğünü yaptığı kütüphanede mesleğini icra ederken, diğer taraftan da güzeller güzeli mary'i ayartmaya çabalıyordu. gel gör ki arthur'la beraber hepimizin beğenisine haiz mary*zengin ve yakışıklı bruce'a vurgundu.

    moustache ve handsome kelimeleri bruce'u anlatılırken kullanılırdı. prettyi mary'den öğrendik. garibim arthur ise bize lasyyi pooru öğretti.

    bilenler bilir efsane diyaloglarından birisi şu şekilde idi:

    - hey you
    -what, me?
    - yes you come down.

    ilk ingiliz ligi division 3 bilgilerini, at yarışlarını, driving license'i öğretti bize.
    bir de zengin puştların nasıl kadınların gönlünü aldığını.

    güya ikinci kitapta arthur ile mary evleniyormuş.
    orta birlerin yalancısıyım, bize okutmadılar.
  • bacak kadar veletken içerisinde, jesus, christ ve de superstar adlı sözcükleri arka arkaya ilk defa gördüğüm faideli eser. o zamanlar rock opera nedir, yenir mi vs. bilmezdik tabi ama, kitapta kulak dolgunluğu mahiyetinde böyle şık göndermeler de var idi.
  • ingilizce öğretmek konusunda çok iyi bir kitap olmasa da içinde arthur'un acıklı hayat hikayesi sayesinde arabeske meyilli gençlerimiz tarafından çok sevilmiş eğitim öğretim kitabı.
  • hayatta okudugum hic bir kitabın aynı tadı vermedigi eser.
  • 1) bu ders kitabi starting out, getting on ve open road'dan olusan uclemenin ilk kitabidir. hikaye middleford'da gecer.

    2)kahramanlar:

    arthur: kutuphane memurudur, butun gun mary'i dusunur , turlu sakarliklar yapar, kitap raflarini devirir.
    mary: arthur'un is arkadasi, bruce adinda zengin ve cakal bir erkek arkadasi vardir.
    bruce: sari kivircik saclari ve yine sari biyigiyla alman porno oyuncusu olmasi gerekirken , ikinci el araba alim satimi ve sonradan ortaya cikacak uckagitlarla paraya ve mary'e fazlasiyle sahip olmustur. lakabi: the casanova of middleford
    mrs. harrison:arthur'un gaddar ev sahibi
    jennifer: arthur'un reading'te ogrenci olan kiz kardesidir

    --- spoiler ---
    bu bolumde miserable kelimesinin anlamini bize ogreten arthur'un sansi getting on'un ikinci yarisi itibariyle aciliyor, bruce'un ne kadar adi , ceyar gibi bir adam oldugu anlasiliyor, arthur mary ile evleniyor, cocuklariyla mutlu yasiyorlar. maalsef biz kitabin mufredattan kaldirilmasi ile arthur'un muruvvetini goremedik, ama olsun mutlu olsunlar da biz goremeyelim. sorun degil.
    --- spoiler ---

    edit: alif'in uyarisi: bir de turning point varmis, open road'dan once.
  • bir bölümünde arthur'la mary plaja bile gidiyorlardı. bruce'u anlatırken bir bölümde bileğindeki altın saate vurgu yapılmak suretiye, wrist/ankle farkı gösterilmişti. bir de çay içilen bir bölümde öğretilen saucer kelimesini hiç "çay fincanının altına konan tabak" tanımıyla kullanmadığımı ama her nasılsa unutmadığımı anımsıyorum.

    kısacası: sade ve faydalı; ancak günümüzde uygulanması zor bir ingilizce metodu.
  • diyalogları ezberletilip sınıfta oynatıldığı icin bir nesle ilkel bir frp havası yaşatmış, bilumum brit ögelerin de bonus olarak içine serpiştirildiği, lacivert kapaklı güzel kitap.
    özleyenler için gelsin: http://www.youtube.com/watch?v=cg-qddheyeg
  • orta hazırlık sınıfında ingilizce'de access adlı derste okutulan kitaplardan ilkiydi. zıt anlamlı ugly ve beautiful kelimelerini çirkin pansiyon sahibi mrs. harrison ve güzel kütüphane çalışanı mary ile, shy'in utangaç anlamına geldiğini utangaç arthur ile öğrenmiştik. casanova'nın kullanım amacını da bruca fanshwe ile.

    ingiltere'de reading'in middleford adlı bir kasabasında yaşayan arthur ve çevresindekiler anlatılırdı bu kitabın bölümlerinde, kitabın sonlarına doğru arthur'un ailesini de tanırdık. arthur doktor bir babanın oğluydu ama daha sonra getting on kitabından da öğreneceğimiz gibi, üniversite sınavlarında o level aşamasını geçse de a level'lardan geçemiyor ve üniversiteyi kazanamayarak babasını hayal kırıklığına uğratıyor, sınavı kazanamadıktan sonra da evden ayrılıp middleford'a yerleşiyor, ikinci iş olarak kütüphanede çalışmaya başlıyordu. kütüphanedeki işini ve özellikle yaşlı müdür mr. steele'i hiç sevmiyor, işe sadece orada tanışıp aşık olduğu güzel mary için katlanıyordu. kütüphaneden kazandığı para da fazla değildi ve ancak birinin evinde oda tutacak kadar bir maaşı vardı. o da hiç güzel yemekler yapmadığı, şişman ve çirkin olduğu hemen her bölümde vurgulanan mrs. harrison'ın evinde bir odada kalıyordu. dışarıda yemek yemeye kalksa parası yetişmeyebiliyordu. arthur'ın bu kitapta en çok vurgulanan özellikleri tembellik ve sakarlıktı. işe hep geç kalırdı. aşık olduğu mary de kasabanın zengin yakışıklısı, bıyıklı bruce ile çıkardı. arthur daha sonra biriktirebildiği az buçuk para ile bruce'un ikinci el araç galerisinden döküntü bir araba alabilmişti.

    bu kitapta en unutamadığım bölümler, arthur'ın kral arthur kitabını okurken dalıp kütüphane raflarını devirmesi, işe geç kaldığı bir gün mary'e sanki hastaymış ve gelemiyormuş gibi yalan söyletirken kütüphanenin karşısındaki telefon kulübesinde olduğunu müdürün görmesi, kardeşi ve kardeşinin erkek arkadaşı bob ile atyarışı oynadıklarında kendisinin oynadığı, pek şans verilmeyen darling mary adlı atın birinci gelmesi, totoda bütün maçları bilip zengin oldum diye havalara girse de kuponu postaya vermeyi unuttuğu için zenginlik sevincinin balon gibi patlamasıdır. kitapta başta temel düzeydeki anlatım bölümler ilerledikçe zorlaşmaya, ama hikaye de oturmaya başlar. seri sonra getting on ile devam eder. ben getting on'ın sonuna kadar okudum ama diğerleri yoktu.

    sonuç olarak güzel hikayesinin de etkisi ile 26 sene önce ingilizce öğrenmeye başlamamda önemli rolü olan kitaptır.
hesabın var mı? giriş yap