*

  • şarkı sözü yazarı da aynen besteci gibi, eseri meydana getiren eser sahibi olarak kanunda tanınmaktadır. bir eser müzik ve sözden oluştuğu için eser oluştuktan sonra o eserin enstrümantal versiyonunda bile söz yazarının hakkı vardır. bu istenmiyorsa önceden anlaşma ile sabitlenmelidir. yani, enstrümantal versiyonlarda söz yazarına telif payı ödenmemesini kabul ediyoruz diye... aranjörde de olduğu gibi söz yazarının da besteci ile yaptığı ortak çalışmada oranlarını belirlemesi ve sözleşme altına alması gerekir. aksi taktirde paylaşım belirtilmeyen durumlara özgü % 50 paylaşıma tabi olurlar. aranjörün payının söz yazarından da kesilip kesilmeyeceği (ki normalde öyledir) ya da yalnızca besteciden mi kesileceği eser sahipleri arasında daha eser ortaya çıkarken belirlenmesi gereken unsurlardır.
    besteci bir beste yapabilir, söz yazarı ile yalnızca %20 üzerinden anlaşabilir. aranjöre toplam paydan % 40 verebilir. anlaşıldığı taktirde paylaşım besteci : %40 söz yazarı %20 aranjör %40 şeklinde olur. bu bildirime göre meslek birlikleri telif dağıtımını yaparlar.

    (bkz: aranjör telif hakkı)
    (bkz: telif hakkı)
  • mesela roger waters, pink floyd'dan ayrıldıktan sonra grubun devam etmemesi için dava açmıştır. ancak davayı kaybetmiştir. david gilmour ise grup ismini kullanmanın karşılığında, the wall'un bütün haklarından vazgeçmiş ve konserlerde waters'ın bestelerini söylemek için ona telif hakkı ödemeyi kabul etmiştir.

    bunun birebir örneği, müziğini nick mason, rick wright ve david gilmour'un beraber besteledikleri ya da birinin yaptığı ama sözleri roger waters tarafından yazılmış parçalardır. tabii müziğine roger waters'ın da katkısı olan parçaları, konu başlığı nedeniyle kenara koyuyorum.

    bu durumda, pink floyd'un 87'den beri verdikleri konserlerde waters'ın sadece ona ait sözleri için telif hakkı ödenmesi gereken parçalar başlıca; breathe, us and them, young lust, run like hell şeklinde olmuştur. fakat young lust, the wall konserleri haricinde çalınmamış bir parçadır.
hesabın var mı? giriş yap