silver spring

• maryland'de bulunan bir minik kasabamsi.
• washington dc sinirlarinin biraz disinda, maryland eyaletine bagli, washington'in en eski banliyosu. 1950'lerde altin cagini yasamis, sonradan aldigi yogun gocmen nufus ile dususe gecmis kasaba. yogun hispanik,zenci nufus barindirir. yahudi populasyonu da genistir.
  simdilerde sinirlari icine tasinacak olan american film institute, discovery channel gibi kurumlar ile eski gunlerini bulmaya calisiyor.
• yogun hispanik nufusunun yaninda bir o kadar da guney koreli barindirir, bu durum sinirlari icerisinde bulunan dil okulunun hedef kitlesinin koreliler olmasi ile aciklanabilir.
• hos bir fleetwood mac sarkisidir ayni zamanda.
• simdi hayatimda adim atmis oldugum tek aksamda kafamin bi milyar olusundan mi bilemiyorum ama, bu sehrin downtown'u futuristik hollywood filmlerinde karsimiza cikan amerikan sehri atmosferinin vucuda gelmis hali tamamen. universal studios tadinda her taraf. yururken surekli bir tipin "hey mcfly!!" diye onume atlamasini bekledim ama maalesef olmadi.
  
  edit: ayik kafayla gidildi, test edildi, ve son derece normal bir mekan oldugu uzulerek tespit edildi. oysa ne hayallerim vardi.
• washington dc metrosunun kırmızı hatı üzerinde bir durağa sahiptir.
• bir senedir ayri kaldigim evimin oldugu kucuk ilcemsi yerdir. dc'ye yakin diye fazlasiyla ucuk ev/kira fiyatlariyla olsun, ayriyeten egitimsiz ve gorgusuz nufusuyla olsun lan nereye geldim boyle dedirten bir mekandir. ayrica amerika'nin ana yemek mutfagi olan cin'den adam akilli bir allahin kulu restorant acmamis olacak ki dogru duzgun yemek yenebilecek bir yer dahi yoktur. ama evdir, candir. bir an once izin alip gitmek icin yirtiniyorum adeta. o kadar da sovdum.