• exile on main street albümünden bir the rolling stones şarkısı.
    sözlerini de yazayım tam olsun:

    saw you stretched out in room ten o nine
    with a smile on your face and a tear right in your eye.
    oh, couldn't see to get a line on you, my sweet honey love.
    berber jewelry jangling down the street,
    making bloodshot eyes at every woman that you meet.
    could not seem to get a high on you, my sweet honey love.

    may the good lord shine a light on you,
    make every song your favorite tune.
    may the good lord shine a light on you,
    warm like the evening sun.

    when you're drunk in the alley, baby, with your clothes all torn
    and your late night friends leave you in the cold gray dawn.
    just seemed too many flies on you, i just can't brush them off.
    angels beating all their wings in time,
    with smiles on their faces and a gleam right in their eyes.
    whoa, thought i heard one sigh for you,
    come on up, come on up, now, come on up now.

    may the good lord shine a light on you,
    make every song you sing your favorite tune.
    may the good lord shine a light on you,
    warm like the evening sun.
  • martin scorsese'nin the rolling stones hakkında çektiği ve şu an post-production aşamasında olan belgeseli.

    http://www.imdb.com/title/tt0893382/
  • 4 nisan 2008'de gosterime girecek the rolling stones belgeseli. adam gibi reklami yapilsin diye bu tarihe ertelenmis.

    ayrica exile on main st'den neffffisss bir stones sarkisi.
  • 58 uluslararasi berlin film festivali nin acilis filmi olarak secildikten sonra yirmi yedinci uluslararasi istanbul film festivali programina da dahil edilmis bulunan belgesel.
  • sonunda galasi da yapilmis film. bu fragmani:
    http://www.youtube.com/watch?v=m-0japhet1w

    bu banu guven'in film hakkinda yorumlari:
    http://www.ntvmsnbc.com/…5&cbvideo=3055&cbquality=1

    bu da filme adini veren pek nefis sarki:
    http://www.youtube.com/watch?v=hfpolox1nkm
  • her şeyden önce, rolling stones grubunun feci hayranı olan bi adam tarafından çekilmiş bir belgesel.
  • i cant get no satisfaction dizesiyle özdeşleştirdiğim scorsese filmi. zira marty efendi bence kenara çekilmiş herseyi kamera adamına yaptırmıstır. filmin başındaki muziplikler 'mick jagger'ı yakamayız' tripleri çok yapmacıktır. hele filmin sonunda ki 'up up' nidalarıyla bol ışıklı metropole yukardan bakma fantezi/klişesi insanı delirtir. ayrıca orada bill clinton ve ailesinin ne işi var diye de düşünmeden edilmez. konsere ve doğal olarak filme konuk sanatçı kontenjanından katılan jack white'ın sesinin çıkmaması ciddi hayal kırıklığı sebebidir, christina aguilera da yüksek topuklarından ve seksi poz verme çabasından seyirci gözünde bir türlü şarkıcı mertebesine ulaşamaz. filmin en ilginç yanlarından biri buddy guy'ın ürkütücü bakışlarından ibaret olan çekimlerdir kesinlikle. uzun uzun mistik bir havayla bakar buddy guy, ürpertir insanı koltuğunda. rolling stones'la yapılan bazı röportajlardan arşiv görüntüleri vardır eğlencelik olarak. grubun ilk yıllarına ait olanlardan birinde mick jagger seneye bakalım muzik yapıyor olacak mıyız, bilemiyorum falan der. yine de iyi bir konser dvd'si olabilir tabi, neden olmasın.
  • festivalde * izleyebileceğimiz film.

    http://www.iksv.org/…7&fid=127&strara=shine a light
  • bir belgesel ya da film olarak olmamış diyeceğim film, bir rolling stones konser kaydı olarak bakarsak da efsane olmuş derim. 3 tane röportaj koyarak belgesel yapılmıyor ne yazık ki, röportajlar ne kadar sağlam olursa olsun. 120 dakikalık filmin en az 90 dakikası konser kaydıysa, kalanın da grupla ilgili hiçbir şey yoksa ne yazık ki belgesel diyemem.

    ha konser kaydı olarak bakarsak, buddy guy efsane, christina efsane, jack white kolpa; ama kesin olan şu: rolling stones yakıyor*

    grubu seven bir insan olarak sıkılmadım konser seyretmekten ama filme başka beklentilerler girmiş olanlar için hayal kırıklığı oldu, ki onlara da hak vermemek mümkün değil.
  • bir rolling stones konser kaydı. konser dışındaki görüntüler sanırım yarım saati bile bulmuyor, ki birçok konser kaydında zaten konser dışı görüntüler fazla fazla olur. elbette rolling stones severler olarak konserlerini seyretmekten (clinton vakfına yardım için yapılmış olsa bile) sıkılmıyoruz; hatta emek sineması'nın gayet iyi ses düzeninde o ortamda gibi hissediyoruz.

    iyi güzel de, bunun için neden martin scorsese gibi efsane bir yönetmene, işte bilmem hangi ünlü filmleri çekmiş bir dizi ünlü görüntü yönetmenine ihtiyaç duyuluyor orasını pek anlayamadım. genç, yetenekli ve grubu seven bir yönetmen de aynı işi (belki daha iyisini) çıkarırdı gibi geliyor. üstelik seçilen mekan da bizim emek sinemasından hallice, stones konserlerine göre pek mütevazı bir yer. onu seçenin de scorsese olduğunu anlıyoruz. tabii stadyumla, büyük spor salonlarıyla ne uğraşsın.

    galiba iş stones'un, özellikle son 20 yılındaki sahne tasarımlarında, gösterilerinde, turnelerinde kendini bulan anlayışın bir devamı: en büyük, en gösterişli, en ünlü!

    not: türkçe altyazısı vardı, yani kaçıranlar üzülmesin yakında sinemalara gelir.
hesabın var mı? giriş yap