sepia
-
bu kimyasalin kokusuna* dayanilabilirse karanlik odada baskidan sonra da fotograf sepyalanabilir,hos olur nostaljik olur.
(bkz: sepya) -
manic street preachers'in kevin carter singleindan richey'e agit seklinde bir parcasi.. butch cassidy and the sundance kid'in bitisindeki elemanlarin binadan firladiklari sahneye gondermede bulunurlar.. zaten bu filmden raindrops keep falling on my head'i de coverlamislardi..
-
ing. mürekkep balığının mürekkebi.
-
yeni bir altinci nesil yazar.
-
picasa2'de bulunan bir filtre. sepia baski tadi verir..
-
yeni moda olan bir elektronik markası. mp3 çalar, dijital video kamera, universal uzaktan kumanda falan üretiyorlar gördüğüm kadarıyla.
-
yaşlarına göre gelecek vaadeden,kaliteli bestelere sahip,sıradanlıktan uzak melankolik progresif rock grubu. * ` :hayırlısı efenim`.
-
arenanin bir markasi. cin piyasasindan anlastigi bir elektronik firmasi tarafindan urettirdigi cihazlara etiket basmasiyla olusan bir marka. elbet marka sahibinin arena olmasi teknik servis ve destek konularinda guven veriyor.
-
eskimiş, sararmış fotoğraf görüntüsü elde etmek için görüntülere uygulanan işlem. dijital ortamda (fotoğraf makinası, kamera veya bilgisayarda) yapılan sepia'nın tonlaması, efekti yapan makina veya programa göre farklılık gösterir, kesin bir standart yoktur. sonuçta gri ile sarı tonları arasında bir şey olur. romantik fotoğraflar çekmek için kolay yollardan biridir sepia kullanmak.
-
porcupine tree seven insanlardan kurulu olmasıyla direkt dikkatimi çeken, nokia supersound'a yolladıkları şarkılarıyla da takdirimi kazanan liseli gençlerden kurulu bir grup.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap