• lacrimosa'nın angst albümünün ilk şarkısı.

    halte jetzt die fackel
    an mein gesicht
    ein vogel gleitet über's wasser
    doch er sieht mich nicht
    mein schiff ist längst gesunken
    ich bin am ertrinken
    ich kenne so viele hilfeschreie
    doch kein schiff in sicht

    nur verlorene stunden
    nur verlorene tage
    verloren wenn wir sterben
    verloren an was?
    doch ich lebe
    ich lebe immer noch
    ich lebe
    als eine lüge
    und die liebe
    eine illusion
    du tanzt im licht der zeit
    du tanzt in eitelkeit
    eine leere flasche
    und ich sterbe vor durst
    keine kerze hat mehr feuer
    doch mein herz verbrennt

    ich höre den schrei eines babies
    lüge im ersten atemzug
    asche zu asche - staub zu staub
    der sünde sei vergeben
    blind vor wut - blind vor schmerz
    taub aus liebe - stumm vor angst
    kann ich mich nicht mehr halten
    verliere den verstand

    ich kenne nicht deine stimme -
    kann dich ja nicht verstehen
    weiss nicht mal wie du aussiehst -
    habe dich ja nie gesehen
    kann nicht mal zu dir sprechen -
    nicht mal diesen satz:
    ich liebe dich!

    ich verfluche die erinnerung und schicke
    sie weit fort
    sie legt sich in mein grab und wärmt für
    mich den sarg
    gemalte bilder schmeicheln nur
    denn wer malt schon was so hässlich ist?
  • (bkz: seele)
  • tilo wolf'ün 1994 yılında çıkarttığı schakal adlı single'ında (metus mix) ve lichtgestalten'da da demo versiyonu bulunan parça. lacrimosa'nın en sağlam parçalarından biridir, her varyasyonu ayrı bir tat verir. rahatsız edicidir müziği, wolf'ün sesi, sözleri... rahatsız zamanlarda dinlenir çoğu zaman. müthiş bir düzenlemeye sahip olan bu parça, klavye eşliğinde acı çeken bir kedi-bebek karışımı bir efektle başlar. sözlerle birlikte giren klavye ritmi göğüs kafesinizde bir baskıya sebep olur ki bu insanda büyük bir burukluk yaratır. sözlerin önemli kısımlarında trampete vurulan dabelere türkçesi şu şekilde olan sözler eşlik eder;

    tehlikeli ruh

    şimdi meşaleyi yüzüme doğru tut
    bir kuş suyun ötesine doğru uçuyor
    ama beni görmüyor
    benim gemim çok uzun süre önce battı
    boğuluyorum
    yardım için ağlıyorum ama yakında hiç gemi yok
    sadece saatleri kaybetmek
    sadece günleri kaybetmek

    öldüğünde neyi kaybedeceksin
    ama hala hayattayım
    hala hayattayım
    bir yalan olarak

    ve sevgi
    ve ilüzyon
    zamanın ışığında dans ediyorsun
    kendini beğenerek dansediyorsun
    boş bir şişe
    susuzluktan ölürken
    hiçbir mum ateş yakmıyor
    ama kalbim hala yanıyor
    bir bebeğin ağlayışını duyuyorum
    ilk nefesinde uzanıyor
    külden küle,tozdan toza* (topraktan geldik, toprağa gideceğiz anlamı taşır hristiyanlıkta)
    günahlar affedilecek
    nefretle bağlanmış-acıyla kör edilmiş
    aşkla sağır-korkuyla hareketsiz
    artık dayanamıyorum
    aklımı kaybediyorum

    senin sesini bilmiyorum
    seni anlayamıyorum
    neye benzediğini ile bilmiyorum
    seni hiç görmedim
    seninle konuşamıyorum
    seni seviyorum bile demiyorum

    anıları lanetliyorum
    ve onları çok uzaklara yolluyorum
    o benim mezarımda yatıyor
    ve beni tabutumda ısıtıyor
    tablolar çok şımarmış,kim bu kadar çirkin bişeyi resmetmek ister ki?

    dip not: sözlerin çevirisi rdx tarafından 12.02.2007 yılında yapılmış olup, ingilizce çevirisi baz alınarak tercüme edilmiştir.
hesabın var mı? giriş yap